İnternet kafe değil kahvehane
Abone olDiyarbakır’da yapılan bir araştırmada internet kafelere gidenlerin yüzde 95’inin erkek olduğu tespit edildi
Araştırmada, bu yönüyle internet kafelerin, geleneksel
“kahvehane”lerin devamı niteliğinde olduğu sonucuna varıldı. Dicle
Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. M.
Cengiz Yıldız, aynı bölümde yüksek lisans öğrencisi Kenan Bölükbaş
ile birlikte, Diyarbakır’da internet kullanıcıları arasında
kadın-erkek eşitsizliğini araştırdı. Araştırmada, internet kafelere
devam eden ve burada gerek internetten yararlanan, gerekse
internete bağlanmadan oyun oynayanlarda cinsiyet bakımından büyük
dengesizliğin göze çarptığının altı çizildi. Buna göre, internet
kafelere gidenlerin yüzde 94.7’sinin erkek, yüzde 5.3’ünün ise
kadın olduğu tespit edildi. Araştırma bu yönüyle internet
kafelerin, kahvehanelerin devamı olduğuna dikkat çekiyor. Kamuya
açık alanların erkeklere daha geniş olanaklar sunduğunu belirten
araştırmacılar “Kahvehanelerden sonra internet kafelerin de,
stadlar, kahvehaneler gibi erkek egemen alanlardan biri olduğunu”
vurguluyor. KULLANIMDA CİNSİYET FARKI Araştırmada, erkek internet
kullanıcılarının kadınlara göre, internete bağlanma süresinin çok
daha uzun olduğu ortaya çıktı. İnternete bağlanma süresinin
arttıkça, kadın kullanıcı sayısının azaldığı, erkek kullanıcı
sayısının arttığının belirlendiği araştırmada, haftada 6-10 saat
bağlantı süresi için kadınlar yüzde 12.5’te kalırken, erkeklerin
yüzde 24.6’sı, 10-20 saat bağlantı süresi için kadınların yüzde
12.5’i geçemezken, erkeklerin yüzde 16.2’sinin bilgisayar başında
kaldıkları tespit edildi. KADINLAR DEZAVANTAJLI Kadınların internet
kafelerde geçirdikleri zaman itibariyle erkeklerin gerisinde
kaldıkları gözlendi. Araştırma kadınların internet kullanımında
geriye düşmelerinin nedenleri olarak kadınların dezavantajlı
ekonomik durumlarını, ailelerin erkek kullanıcılara gece geç
saatlere kadar internet kafelerde kalmalarına izin vermelerini ve
erkek egemen bir mekan olarak internet kafelerde, kadın
kullanıcıların uzun süre ve özellikle geceleri kalmalarının
imkansızlığını gösteriyor.