Demokrasilerin güçlülük noktalarından biri,
siyasal iktidarın ve bütün güç merkezlerinin denetlenebilmesini
sağlayan özgür bir basının varlığıdır.
Basın özgürlüğü, demokrasinin
en temel vazgeçilmezlerinden biridir ve halkın öğrenme hakkının en
önemli güvencesidir. Vatandaşların doğru kararlar alabilmeleri,
tercihlerini özgürce oluşturabilmeleri ancak haber alma
özgürlüklerinin kısıtlanmadığı ortamlarda
mümkündür. Bu noktada haber alma kanallarının, toplumu
bilgilendiren mecraların çeşitliliği, yaygınlığı bir demokrasinin
en önemli sigortalardan biridir. Bu çeşitlilik
daraldığı oranda halkın haber alma hakkı bundan
zarar görecektir.
Yazılı basında ve televizyon
kanallarındaki çeşitliliğe son dönemde çok etkili bir
mecra olarak internet de eklenmiştir.
İnternet gazeteciliği, halkın -doğrudan ve süratli
bir şekilde- bilgi alma kanallarının çeşitlenmesinde bir
devrim yaratmıştır.
İnternet gazeteciliğinin
sağladığı büyük imkan ve fırsatların yanı sıra pek çok
sorun yarattığını da kabul etmeliyiz. Bu alandaki
hukuksal çerçevenin yetersizliği ve ayrıca
geleneklerin henüz tam anlamıyla yerleşmemesinin yol açtığı bir
dizi sorundan söz edebiliriz. Ayrıca, kimliksiz,
künyesi belli olmayan ve gazeteciliğin
etik kurallarını gözetmeyen sitelerin yarattığı
sıkıntılar da bir başka sorunlu alanı gösteriyor.
Zaman zaman bu tür mecraların ciddi anlamda
haber kirliliğine yol açtığını da görebiliyoruz.
En basitinden bir gazeteye karşı hukuki açıdan hakkınızı
arayabilmenizin yolları açıkken, bu tür siteler karşısında
hukuk yolları daha sıkıntılı bir şekilde
işliyor.
Her yeniliğin başlangıç dönemlerinde belli bir
kargaşanın yaşanması kaçınılmazdır. Hukuki
çerçevenin oturması, geleneklerin yerleşmesiyle birlikte bu
sorunların da aşılması beklenmelidir. Bu açıdan belli bir mesafe
alınmıştır ama yeterli değildir.
“İnter”, Türkiye’de gazeteciliğin bu
yeni serüveninde iki nedenle önem taşıyor.
Bunlardan birincisi, bu sektörün
ilklerinden biri. Tam 13 yılı
geride bırakmış olması müesseseleşme açısından hiç de
yabana atılacak bir süre değil.
İkincisi, bu mecraya belli bir
düzeni getirme, kuralları
yerleştirme gayreti içinde olan sayılı markalardan
biridir.
Bu çerçevede internet gazeteciliğinde
Türkiye’deki öncü isimlerden biri olan
Hadi Özışık’ın bu alandaki sorunlarla ilgili bir
farkındalığın oluşması, ayrıca bu mecranın yazılı basın ve
televizyonla eşit bir statü kazanması için sarf
ettiği çabayı uzun bir zamandır yakından izliyorum.
İnter’u 14’üncü yılına ulaşması
vesilesiyle kutluyorum.