İnternet çıktı, teşhir hortladı
Abone olFotoğraf ya da filmleri internet sitelerinde yayımlanan sevgililer, eşler ve şahısların sayısı giderek artıyor. Cinsellik artık "mahrem olmaktan" çıktı, piyasaya döküldü.
Gamze Özçelik "vakası", örtülü bir gerçeği ortaya çıkardı.
Haftalık haber dergisi TEMPO bu hafta konuyu kapağına taşıdı...
Gamze Özçelik'e ait olduğu söylenen görüntüler internet sitelerinde
oradan da gazetelere yansıyınca, örtülü bir gerçek ortaya çıktı.
Görüntülerdeki kadının kim olduğu tartışıladursun, "oradaki kadın"
aslında bir ev pornosu kurbanı! Türkiye'de artık "çıldırmış" bir
biçimde; bedenini, yatağını, cinsel yaşamını teşhir eden, bunu
paylaşmaktan da büyük zevk duyan, "yeni tip" insanlarla karşı
karşıyayız. Kimi fantezi uğruna eşini görüntüleyip kaset çıkarıyor,
kimi intikam için sevgilisini gizlice cep telefonuna çekiyor. Kimi
genç kızlarsa para uğruna özel hayatını deşifre ediyor. Yaygınlaşan
dijital teknoloji de bu görüntülerin hem kolayca elde edilmesini,
hem de internet ortamına kolayca aktarılmasını sağlıyor. Porno
sektörüne yeni bir darbe vuran sürecin adı "ev yapımı porno".
Ticari kaygı yok. İlişkilerine bu şekilde heyecan kattıklarını
düşünenlerin yanı sıra bu işin kurbanları da var. İzinsiz
görüntüleri çekilip, internet ortamında paylaşılanlar... Yani
teknoloji, insanların 'yatak özgürlüğünü' bile kısıtladı! Çılgınlık
derecesine ulaşan 'ev yapımı porno'nun patlamasının arkasındaki
neden ise teşhirciliğin müthiş bir cinsel fantezi olarak patlaması.
Öyle öyküler anlatılıyor ki! Evli çiftler arasında bu işin
yaygınlaşması gerçekten şaşırtıcı. Gerek cep telefonları gerekse
dijital makinelerle elde edilen bu görüntüleri internet ortamına
ulaştırmak da zor değil. Türkiye'deki çoğu site kredi kartıyla
üyelik şartı getiriyor. Ücretsiz kullanım olanağı sunanlar da var
ama onların da bazı şartları var. Bu sitelere olan ilgi öyle yoğun
ki kimi zaman "En iyi kim?" şeklinde yarışmalar bile düzenleniyor.
Eşi ya da sevgilisiyle cinsel ilişkisini çekip gönderenler arasında
en fantastik olanları, üyeler arasındaki oylamayla belirleniyor.
Maksat, en pornografik, en teşhirci, en erotik pozu verebilmek! Bu
durum onların en büyük motivasyonu, kazancı ve zevki! Sadece
büyükşehirlerden değil; Diyarbakır'dan, Mersin'den, Denizli'den
bile görüntü gönderen çiftler bulunuyor. 'Ev pornosu' internette
öyle bir yer edinmiş ki, sanal yıldızları bile olmuş. Bunlardan
büyük bir firmada üst düzey yöneticilik yapan 32 yaşındaki Fatma
Bilir ve Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencisi Ece en bilinenleri. 'EV
PORNOSU'NUN YILDIZI: FATMA BİLİR Sanal alemdeki adıyla Fatma Bilir
yine sanal adı Hasan olan eşiyle cinsel ilişkilerinin görüntülerini
yüzbinlerce kişiyle paylaşıyor. Özel platformlarda günde 600 bin
kişi onun görüntülerini ve fotoğraflarını izliyor. Bunun kendileri
için çok büyük bir heyecan olduğunu vurgulayan Fatma Bilir, bunu
"İlerleyen yaşımızda hala güzel olduğumuzu göstermek, belki de
kaybolan gençliğimizi başkalarının beğenisiyle diri tutmaya
çalışmak" sözleriyle açıklıyor. Bilir, fotoğraf ve görüntüleri
çekerken yüzlerini göstermediklerini, görüntüler dışında
kendilerine ait hiçbir bilgi vermediklerini, hatta çekim yaptıkları
ortamı bile gizli tutmaya özen gösterdiklerini belirtiyor.
Kendilerine eş değişimi talebiyle mesaj atanların çokluğundan da
söz eden Fatma Bilir, böyle bir şeyin şu anda sadece hayallerinde
olduğunu henüz böyle bir şeye cesaretlerinin olmadığını da
söylemeden edemiyor. Fatma Bilir, internetteki bu 'beğenilen'
görüntülerinin ardından çok para kazanabilecekleri amatör film
teklifleri de almış ama 'Biz para ile ilgilenmiyoruz' diyor.
İnternet olmasaydı, böyle bir şeyi yapmayı düşünmeyeceklerini
söyleyen Fatma Bilir, yaptıklarının normal olmadığını bir tür
sapıklık olduğunu da kabul ediyor. 'Ev pornosu'nun sanal yıldızı
Fatma Bilir'in şu sözleri yaşadıklarını biraz daha açıyor: "İkimiz
de gerçek dünyada kıskancız, ama sanalda rahatız. Gerçekte eşim
benim bir yerim görünse kapattırır, gömleğimin yakası biraz açık
olsun iğneletir. Ama orada bambaşka insanlar oluyoruz; bu, güzel va
rahat... Eşim orada kıskanmıyor, aksine mutlu oluyor. Benim gibi
beğenilen bir eşi olması onu mutlu ediyor. Yorumları okumak,
fotoğrafları görmek, onu daha da azgın yapıyor." SIRADA ECE'NİN
ÖYKÜSÜ... 1981 doğumlu Ece'nin fotoğraflarını sanal alemde beğeniye
sunmasını, yaşadığı süreç geliştirmiş. Yakın arkadaşlarının
fotoğraf makinesi alması, Ece'nin bir pozunun çekilmesi, bundan
hoşlanması ve fotoğrafların arkasının gelmesi. Sonra fotoğrafları
internette yayınlama fikri... Ece "Şurada ben defotoğraflarımı
yayımlayayım bakalım, ne olacak" diye başlayan macerasında
beğenilmenin başta keyifli geldiğini ancak bir süre sonra teşhir
boyutunun anlamını yitirdiğini söylüyor. Son zamanlardaki
fotoğraflarını cep telefonuyla kendisinin çektiğini söyleyen Ece,
"Yüzüm görünürse cinayet çıkar" düşüncesini de gözardı etmiyor.
"Ben ne kadar özgür ve cesur bir insan olsam da, ne yazık ki aileme
ve dostlarıma karşı ağır bir sorumluluğum var. Etekle bile dışarı
çıkmamı pek onaylamayan dünya tatlısı bir babam ve kızına ne kadar
güvenirse güvensin, ne yazık ki ilkokul mezunu ve belirli ahlaki
değerlere sahip müthiş bir annem var" İlk bakışta üniversitede
okuyan, asla para karşılığı yatmayan, ailesiyle yaşayan bir insanın
çırılçıplak fotoğraflarını yayımlamasının düzmece olarak
düşünüldüğünü söyleyen Ece, daha gerçekçi fotoğraflarını bu yüzden
çektiğini söylüyor: "İnadına daha gerçekçi fotoğraflar çektim.
İzmir'in sokaklarında veya vücudumda adımın yazılı olduğu pozlarla
gerçekliğimi ifade ettim. Peki tek ifade etmek istediğimi inandığım
değerler miydi? Hayır, değildi. Bir yandan şunu da anlatmış oldum,
bu fotoğraflarla çevrenizde gördüğünüz her insanın içinde bu tür
bir şeyler olabilir ama hayatın öğrettiği değerlere uyduğu için bu
içinde kalmıştır, dışa vuramamıştır. Bense bunu dışa vurdum. Evet
ben soyunmak istedim, soyundum... Ama neye dayanarak, başkalarının
ahlakına saygı duyarak soyundum. Beden, bir kapitalist malzeme
değil, içinde ruhu taşıyan nefis bir kılıftır, bunu görsün artık
insanlar"