İnsanın kötülük yapamayan iki hali
Abone olAzade, Servet ve Metin "Cenin ve Ceset"te de iş başında!
Piraye Şengel, Ayçöreği Dedektiflik Bürosu’nun ikinci kitabını
yazdı. Serinin baş kahramanları Azade, Servet ve Metin "Cenin ve
Ceset"te de iş başında!
Piraye Şengel, "Hayat Tutulması" ve "Ayçöreği" isimli romanlarının ardından üçüncü kitabı ile yeniden okurlarının karşısına çıkıyor. "Ayçöreği"ni bir polisiye dizi olarak kurgulayan Şengel, serinin ikinci kitabını da yazdı. Bu kez "Cenin ve Ceset" adını verdiği yeni romanında baş kahramanlar yine Azade, Servet ve emekli polis Metin.
Polisiye türüne "Ayçöreği" kitabı ile başlayan Şengel’in diğer romanlarında da ‘polisiye’ izleğini bulmak mümkün. Yazarın "Gölgesiz Bir Kadın" ve "Hayat Tutulması" romanlarında dikkat çeken polisiye kurgusu "Ayçöreği"nde kendini ‘dedektif’ karakterler ile tamamen ortaya çıkarıyor. “Ayçöreği?ni yazmaya karar verdiğimde, bu kez diğer kitaplarımdan farklı olarak, bir de iki dedektifim olmuştu,” diyor Şengel. “Son iki kitap da yine söylemek istediklerimi söylüyorum ama bir farkla, anlatıcı yerine bu kez dedektiflerimi kullanıyorum.” Yazar, bir tür ‘hesaplaşma’ kitabı olan "Hayat Tutulması" türünde kitapları da yazmaya devam edeceğini söylüyor.
Azade, Servet ve Metin
"Ayçöreği" ile "Cenin ve Ceset" romanlarının baş kahramanı olan
Azade ve Servet kesinlikle ‘ithal’ tipler değil!
Azade, tombul, anaç, sevimli ve meraklı birisi. Mahalle
kültürüyle büyümüş, geleneksel bir Türk kızı… Evde poğacalar
yaparken birden bire kendini dedektif olarak buluyor. Önce
bocalıyor, sonra eğlenmeye başlıyor daha sonra da profesyonel bir
dedektif olmaya çabalıyor. Mahallesinden dışarı çıkmamış bir kızın,
yeni, hızlı, tüketen, güvenilmez ve hiçbir şeyin uzun vadeli
olmadığı bir hayatla karşılaşması zaten başlı başına olaylar
zinciri yaratıyor.
Servet’e gelince, ilk başta Yugoslavya’dan yıllar önce göç etmiş,
tutunmaya çalışan, orta direk bir ailenin oğlu olarak çıkıyor
karşımıza. Ancak ilerleyen sayfalarda polis akademisinden atılınca
o da dedektiflerimizden biri oluyor. Servet; zeki ve ilginç bir
kişilik.
Yan karakter gibi görünen, ama en az ana karakterler kadar önemli olan emekli polis Metin ise romanda kaybolan bazı değerleri temsil ediyor.
Sıradan gibi görünen bu iki tip -Servet ve Azade- aynı zamanda hiç de sıradan olmayan arayışlara sahipler. Romandaki katmanlardan biri bu ‘arayışlar’. Yan karakterler ve onların hikayeleri ayrı bir katmanı, çözülmesi gereken polisiye olay ise ayrı bir katmanı oluşturuyor. Dedektifler, başlangıçta basit olaylarla uğraşırken; örneğin aldatan kocaların ya da kadınların peşine düşerken, giderek kendilerini daha çetrefilli olayların içinde buluyorlar.
Olaylar beklenmedik şekilde gelişiyor
Serda, güzel ve gizemli bir kadındı, tıpkı Fransız oyuncu Jean
Seberg gibi. Âşık olduğu o yakışıklı ve zengin adamla evliydi.
Dışarıdan bakıldığında istediği her şeye sahipti, bir tek şey
dışında... Yaşamını ve mutluluğunu daha da anlamlandıracak bir
çocuğa... Günün birinde çocuk sahibi olmak isteyince, koskoca bir
yalanın ortasında yapayalnız kalmış olduğunu anladı. O, çok sevdiği
kocası tarafından aldatılmıştı, hem de asla mücadele edemeyeceği
biriyle... Evet, artık onun için her şey bitmişti.
Tüm bu bilinmezler yumağında dedektiflerimiz Azade ve Servet devreye girer. Ulaştıkları her ipucu onları sır dolu bir dünyaya sürükler. Gerçekler beklenmedik biçimde ürkütücüdür.
Piraye Şengel kimdir?
Piraye Şengel, 1956 yılında doğdu. Sanat Olayı, Varlık, Cönk gibi
sanat dergilerinde çalıştı. Aynı yıllarda TRT için drama senaryosu,
belgesel ve metin yazarlığı yaptı. 1994’te Varlık Yayınları’ndan
Gölgesiz Bir Kadın adlı romanı yayımlandı. Daha sonra özel
televiz-yon kanallarında drama yazarlığı yaptı. 1998’de Papirüs
Yayınları’ndan Masumiyeti Özlemiştim adlı öykü kitabı; 2003 yılında
Epsilon Yayınları’ndan Pusulasız Yolcu adlı romanı; 2005 yılında
Altın Kitaplar Yayınevi’nden Hayat Tutulması adlı romanıyla 2006
yılında Ay Çöreği adlı dedektiflik seri kitaplarının ilki
yayınlandı.