İncirlik'te cevap bekleyen sorular

CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, Türk Silahlı Kuvvetleri adına yapılan ve bugün hemen hemen tüm gazetelerde yer alan açıklamaların gerek CHP gerekse çeşitli demokratik kitle örgütleri tarafından çeşitli platformlarda dile getirildiğini belirterek, ''Ancak bu ses medya tarafından duyurulmamıştır''dedi. CHP Grup başkanvekili Haluk Koç ve Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, TBMM'de ortak basın toplantısı düzenlediler. Koç, Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve bazı TSK yetkililerinin Türkiye üzerine yaptığı tespitlerin tümünün CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve CHP sözcüleri tarafından dile getirildiğini söyledi. Demokratik sivil muhalefetin, iktidarın uygulamaları sonucunda Türkiye'nin hukuk devleti niteliğini yitirip bir parti devleti haline dönüştürdüğünü her platformda ortaya koyduğunu ve Cumhuriyeti dönüştürme çabalarına dikkat çektiğini belirten Koç, şunları kaydetti: ''Ancak demek ki burada bir eksiklik var. Bu eksiklik, tüm çabalara karşın muhalefetin ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin sesinin önemli bir medya kesiminde yer alamamasıdır. Burada özeleştiri yapmak gerekirse elbette herkesin hataları görünecektir, ama bu durum somut bir gerçektir. Demokrasilerde herkes görevini yapmalıdır, demokratik muhalefetin sesinin duyurulmaması bir demokrasi zaafıdır.'' İNCİRLİK ÜSSÜ CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de konuşmasında bugün basında yer alan İncirlik üssü ile ilgili haberleri değerlendirdi. İncirlik üssü ile ilgili ABD yönetimi ile mutabakat zaptı imzalandığı ve kararın Bakanlar Kurulunda imzaya açıldığını basından öğrendiklerini kaydeden Öymen, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Düşünebiliyor musunuz, TBMM bu kadar önemli bir konuda haberi basından öğrenmektedir. Konuyla ilgili gerek soru önergelerimize gerekse direk bilgi istememize bugüne kadar hiçbir yanıt verilmedi. Basında lojistik destekten söz ediliyor. Nedir bu lojistik destek, depo ne anlama geliyor? Öldürücü olmayan silahlar bulunacakmış üs'te.. Ne demek öldürücü olmayan silahlar? Hükümetin bugüne kadar ne yaptığını ve ne yapacağını öğrenmek istiyoruz. Muhalefet olarak bu en temel hakkımızdır. İktidar ve muhalefet liderleri başka konularda biraraya gelip ortak tavır belirleyebildiler. Bu kadar önemli bir konuda da aynı yaklaşım sergilenemez miydi? Belli ki ABD bizden birşeyler istedi ve sizde verdiniz. Peki biz ABD'den ne aldık ya da alabildik mi? Son dönemlerde artan PKK saldırılarının hangi otoritenin bulunduğu bölgeden kaynaklandığını biliyoruz. Örneğin bu konuda bir girişimde bulunulamaz mı? Dışişleri Bakanı Gül derhal TBMM'ye gelerek bu konuda bilgi vermelidir.'' Öymen, Polonya Parlamentosunun aldığı bir kararla sözde Ermeni soykırımını tanıdığını belirterek, iki ülke ilişkilerinin geçmiş ve bugünü açısından bundan büyük üzüntü duyduğunu söyledi. Öymen, Dışişleri Bakanlığı'nın konuyu kısa bir açıklama ile geçiştirmesini de leştirerek, ''En azından bize haber verebilirlerdi ve biz de elimizden geleni yapardık. Ancak hükümet bu konularda meclisi yok saymaya devam etmektedir''dedi. Daha sonra yeniden söz alan Haluk Koç, hükümetin dış politikada, ''kendi çalıp kendi oynadığını'' ileri sürerek, ciddi bir ateş çemberiiçinde olan Türkiye'nin böyle bir yaklaşımı haketmediğini söyledi. Koç, hükümetin icraatlarından kuşku duyduklarını ve bunu her platformda dile getirdiklerini belirterek, ''Sayın Dışişleri Bakanı derhal bugün TBMM'ye gelerek bize bilgi vermelidir. Başka ne yapılabilir, ben gidip Dışişleri arşivlerini mi basayım. Demokrasinin neresi eksik, eksik yapılanlar ortada'' dedi.