İnci Ertuğrul KTÜ'de konuştu
Abone olKTÜ Üniversitesi'nin konuğu olarak öğrencilere konuşan TGRT Haber Spikeri Ertuğrul, "Hoşunuza gitmeyen programı seyretmeyin" diyerek seçici olmalarını istedi.
TGRT Haber Spikeri ve Türkiye Gazetesi Yazarı İnci Ertuğrul,
İşletme ve Ekonomi Kulübü'nün davetlisi olarak geldiği Karadeniz
Teknik Üniversitesi'nde (KTÜ) 'Medya'nın Hayatımızdaki Rolü' konulu
söyleşide öğrencilerle bir araya geldi. Prof. Dr. Mehmet Yazıcı
Anfisi'nde çok sayıda üniversite öğrencisi ile bir araya gelen İnci
Ertuğrul, kendisinin de KTÜ İşletme Bölümü'nde mezun olduğunu
belirterek, yıllar sonra aynı üniversitede bulunmaktan dolayı çok
mutlu olduğunu söyledi. Medyanın insan hayatındaki rolüne değinen
Ertuğrul, özellikle televizyonun son zamanlarda iyice hayatımıza
girdiğini belirterek, "Herşeyi çok çabuk tüketen bir toplum haline
geldik. İnsanlar her alanda yenilik peşinde koşuyor. Bu durum
medyada da kendini gösteriyor. Medyanın son zamanlarda özellikle
televizyon sayesinde hayatımızdaki rolü arttı" dedi. Medyaya hakim
olan anlayışın daha çok reyting almak olduğunu ifade eden Ertuğrul,
"Medyaya daha çok reyting almak yönünde bir anlayış hakim olunca,
mesleki etik de ikinci planda kaldı. Örneğin dönem dönem moda
programlar oluyor, çok seyrediliyor, sonra silinip gidiyor. Şimdi
de gelin-kaynana seçiyoruz. Bu programları bizler seyrediyoruz,
birinci yapıyoruz. Değerlerimizi ezip geçiyoruz ama bu durumdan
rahatsız olmuyoruz" diye konuştu. Söyleşisinin sonunda öğrencilerin
sorularını cevaplayan Ertuğrul, 'Medya daha çok magazin yönlü
programlara yer veriyor, halbuki eğitici programlara da yer vermesi
gerekmez mi?' şeklindeki soru üzerine, "Bu tür programlar da
yayınlanıyor. Ancak seyredilmiyor. Medya kuruluşlarına daha çok
reyting alma kaygısı hakim olmuş durumda. Böyle olunca da ne daha
çok seyrediliyorsa, o tür programlar yayınlanıyor. Artık haberlere
bile magazin katmak zorunda kaldık. Böyle olmayınca seyredilme
oranları düşüyor. Ancak bu iş aynı zamanda bir ticaret sayılır.
Medya patronları kendi çıkarlarını da gözetmek zorunda. Evet medya
sorumluluk sahibi olmalı, ancak karnı da doymalı. Olaya bir de bu
yönüyle bakmak lazım. Yani toplum olarak daha iyi yerlere gelirsek,
daha iyi şeyleri talep edersek medya da bunları vermek zorunda
kalacaktır. Medya yönlendirdiği kadar yönlendiriliyor da. İnsanlar
neyi daha çok istiyorsa onu veriyor" dedi. "HOŞUNUZA GİTMEYEN
PROGRAMI SEYRETMEYİN" "Toplum olarak yeterince kitap okumuyoruz,
gazetelerin spor ve magazin sayfaların okuyoruz" diyen Ertuğrul,
"Elbette ki medya halkı bilinçlendirmeli, eğitmeli. Ancak bu
haliyle bunu yapamaz. Biz toplum olarak yeterince kitap okumuyoruz,
gazetelerin magazin ve spor sayfalarını okuyoruz. Eğer toplum genel
olarak daha iyi bir konuma gelirse o zaman medya da iki basamak
birden atlamak zorunda kalır ve bu görevini de yerine getirir"
dedi. Medyanın toplumun değil, daha çok kendi çıkarları
doğrultusunda hareket ettiği yönündeki soru üzerine İnci Ertuğrul,
"Farklı holdinglerin farklı görüşleri var. Bu görüşler televizyon
kanallarına, gazetelere yansıyor. Mesela bir televizyon kanalı
ABD'yi Irak'ta işgalci olarak görürken, diğeri ondan müttefik diye
bahsediyor. Ancak bu durumda seçenekler de çok fazla. Siz bunların
içinden en objektif olanı seçip onu alacaksınız. Yoksa hiçbir şey
baskıyla, yasaklamayla olmaz. Elinizde televizyonun kumandası var.
Hoşunuza gitmeyen programı seyretmeyin. Hiçbir şey bulamıyorsanız,
televizyonu kapatın" şeklinde konuştu. Konuşmasında zaman zaman
öğrencilere nasihatlerde de bulunan Ertuğrul, şunları söyledi:
"Dünyada her insanın kendine özgü bir yeri var. Önce bunun
bilinmesi ve algılaması gerekiyor. Hiç kimse bir başkasının yerine
geçemez. Öyleyse yapılması gereken, kişinin kendi özünü algılaması
olmalıdır, kim olduğunun farkına varmasıdır. Ülkemizde insanlar bir
yerlere üye olmaya korkuyor. Ne kadar çok yere üye olursanız, ne
kadar çok yere girer çıkarsanız, ne kadar çok insanla diyalog
kurarsanız o kadar çok kazanırsınız. Etrafınızla diyalog kurmaktan
çekinmeyin. Soru sorup cevap almaktan çekinmeyin. Konuşmadıkça,
sormadıkça başka kişilerin yorumlarını dinlemek zorunda
kalırsanız." Öğrencilerden şikayetçi oldukları konuları telefon,
mektup, elektronik posta araçlarıyla medya kuruluşlarına
bildirmelerini isteyen İnci Ertuğrul, bunların mutlaka dikkate
alınacağını ifade etti. Oldukça neşeli bir havada geçen söyleşinin
ardından öğrenciler İnci Ertuğrul ile birlikte hatıra fotoğrafı
çektirdiler.