İmtiyazlı azınlığın korkusu
Abone olCemil Çiçek, Anayasa'ya karşı çıkanları tanımladı. Çiçek açık konuştu...
Bugün Gazetesi'nden Seda Şimşek'e özel röportaj veren Cemil
Çiçek, Anayasa değişikliği çalışmalarını engelleyenleri şu sözlerle
tanımladı; "Türkiye'de bir de oligarşik adacıklar,
prenslikler var. Bunların özel yetkileri var. İstiyorlar ki bu
yetkiler, bu imtiyazlar devam etsin."
Çiçek'in röportajından satırbaşları şöyle;
ANAYASA ENGELLİYOR
Yapılacak Anayasa TBMM'de yapılacak, orada görüşülecek, orada müzakere edilecek. Oraya gelmeden önce de kamuoyunda tartışılması gerekiyor. Kim ne çalışma yapacaksa biz bunları olumlu buluruz. Çünkü bu en temel yasadır, herkesin katkısı bizim için önemlidir.
CESARETLERi YOK
Türkiye'de geniş bir kesim Anayasa değişikliğini istiyor ama, Türkiye'de bir de oligarşik adacıklar, prenslikler var. Bunların özel yetkileri var. Bunlar halka karşı bu yetkileri kullanırken çoğu zaman sorumluluk duymuyorlar. İstiyorlar ki bu yetkiler, bu imtiyazlar devam etsin. Geniş bir kesim yeni Anayasa talep ederken, bunlar açıkça 'biz yeni Anayasa yapılmasına karşıyız' diyemezler. Öyle bir cesaretleri yok.
MELEZLEŞTİRME KAMPANYASI
Anayasa gündeme gelince hemen bir Malezya tartışması başlatıldı. İnsaf etmek lazım. Türkiye'nin köklü ve eski devlet, millet geleneği var. Çok sağlam bir kültürü, çok ihtişamlı medeniyeti olan bir ülkenin bir başkasına benzemesi söz konusu değildir. Bunu kendi milletim hesabına bühtan kabul ederim. Türkiye model ithal edemez. Etmesine gerek yoktur. Malezya sloganları ile Anayasa tartışmalarını melezleştiriyorlar. Bu Malezya propagandası değil, melezleştirme kampanyasıdır.
LAİKLİĞİN TEMİNATI
Laikliğin teminatı milletin kendisidir. Laikliğin teminatı yürürlükteki Anayasa ve çıkacak Anayasa'daki hükümlerdir ve kurumlardır. Bir defa demokratik ve laik olmayan bir ülkenin Avrupa Birliği içerisinde yer alması mümkün değildir. Bu hükümet ve bu parti ki AB sürecine en fazla katkı sağlamış ve Türkiye'yi bu süreçte ikinci ligden birinci lige çıkarmış bir parti ve hükümet var. Laiklik bu toplumun ortak değeridir.
Çiçek'in röportajından satırbaşları şöyle;
ANAYASA ENGELLİYOR
Yapılacak Anayasa TBMM'de yapılacak, orada görüşülecek, orada müzakere edilecek. Oraya gelmeden önce de kamuoyunda tartışılması gerekiyor. Kim ne çalışma yapacaksa biz bunları olumlu buluruz. Çünkü bu en temel yasadır, herkesin katkısı bizim için önemlidir.
CESARETLERi YOK
Türkiye'de geniş bir kesim Anayasa değişikliğini istiyor ama, Türkiye'de bir de oligarşik adacıklar, prenslikler var. Bunların özel yetkileri var. Bunlar halka karşı bu yetkileri kullanırken çoğu zaman sorumluluk duymuyorlar. İstiyorlar ki bu yetkiler, bu imtiyazlar devam etsin. Geniş bir kesim yeni Anayasa talep ederken, bunlar açıkça 'biz yeni Anayasa yapılmasına karşıyız' diyemezler. Öyle bir cesaretleri yok.
MELEZLEŞTİRME KAMPANYASI
Anayasa gündeme gelince hemen bir Malezya tartışması başlatıldı. İnsaf etmek lazım. Türkiye'nin köklü ve eski devlet, millet geleneği var. Çok sağlam bir kültürü, çok ihtişamlı medeniyeti olan bir ülkenin bir başkasına benzemesi söz konusu değildir. Bunu kendi milletim hesabına bühtan kabul ederim. Türkiye model ithal edemez. Etmesine gerek yoktur. Malezya sloganları ile Anayasa tartışmalarını melezleştiriyorlar. Bu Malezya propagandası değil, melezleştirme kampanyasıdır.
LAİKLİĞİN TEMİNATI
Laikliğin teminatı milletin kendisidir. Laikliğin teminatı yürürlükteki Anayasa ve çıkacak Anayasa'daki hükümlerdir ve kurumlardır. Bir defa demokratik ve laik olmayan bir ülkenin Avrupa Birliği içerisinde yer alması mümkün değildir. Bu hükümet ve bu parti ki AB sürecine en fazla katkı sağlamış ve Türkiye'yi bu süreçte ikinci ligden birinci lige çıkarmış bir parti ve hükümet var. Laiklik bu toplumun ortak değeridir.