IMF'den Türkiye'ye bir övgü bir uyarı

Uluslararası Para Fonu (IMF), aylardır değer yitirmekte olan ABD Dolarının daha da gerileyebileceği uyarısında bulunarak, dünya ekonomilerini bunun ekonomik etkileri hakkında dikkatli olmaya çağırdı. Kuruluşun Dubai'da yapılacak IMF-Dünya Bankası yıllık ortak toplantısı öncesinde yayımladığı 6 aylık ''Dünyanın Ekonomik Görünümü'' raporunda, doların zayıflamasının etkilerine karşı gelişmekte olan Asya ekonomilerinin, gelişmiş Japon ve Avrupa ekonomilerine göre daha hazırlıklı olduğuna da dikkat çekildi. Raporda, güney Asya ekonomilerinin görece büyük büyüme hızları ve cari işlemler hesabı fazlaları sayesinde doların ucuzlamasının olumsuz etkilerini telafi etmekte daha şanslı oldukları belirtildi. IMF raporunda, başta Çin olmak üzere Asya ülkelerine ''esnek kur'' sistemine geçmeleri için gelişmiş ülkelerce yapılan baskılara da temkinli bir destek verildi. Raporda, ''Asya ülkelerinin esnek kur sistemini benimsemelerinin bulgede yeni kriz riskini azaltacağı ve bölgenin ekonomik büyümesini olumsuz dış etkilerden koruyacağı'' ifade edildi. TÜRKİYE'YE ÖVGÜ Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası'nın Dubai'deki Yıllık Güz Toplantıları yan faaliyetlerle başlarken, IMF'nin yeni yayınlanan ''Dünyanın Ekonomik Görünümü'' raporunda, Türkiye ekonomisinde elde edilen ilerlemelerden dolayı Türk hükümeti övüldü ve programının iyi uygulanmasının sürmesi istendi. Raporun tahminler bölümünde, Türk ekonomisinin bu yıl yüzde 5.3, gelecek yıl da yüzde 5 oranında büyüyeceği öngörüsünde bulunulurken, enflasyon oranının ise bu yıl yüzde 26, gelecek yıl da yüzde 13.4 şeklinde gerçekleşeceği beklentisine yer verildi. Raporun Türkiye'ye ilişkin bölümünde ise bu yılki yüzde 5'lik büyüme ve yüzde 20'lik enflasyon hedeflerinin elde edilmesinin mümkün olduğuna işaret edildi. IMF raporunun Türkiye bölümünde, şu görüşlere yer verildi: ''Türkiye'de finansal koşullar ve kısa dönemdeki ekonomik görünüm iyileşti, Türk Lirası değer kazandı. Ayrıca, üretimdeki güçlü toparlanma ve enflasyonun indirilmesi yönünde bu yıl gösterilen çabalarla yüzde 5'lik büyüme ve yüzde 20'lik enflasyon hedefine ulaşılması gayet mümkün görülüyor. Elde edilen bu sonuçlarda, Irak Savaşı'nın kısa sürmesinin katkısı bulunurken, Türk hükümetinin Avrupa Birliği yönünde gerçekleştirdiği güçlü reform adımları ve IMF destekli programın 5. Gözden Geçirme Dönemi'nin Ağustos'un başında sona ermesini sağlayan ekonomik politikaları da rol oynadı. REEL FAİZ ORANLARI HALEN YÜKSEK Ancak, mevcut kırılganlıkları ve uygulamaya ilişkin kaygıları yansıtacak şekilde reel faiz oranları halen yüksek. Bu kaygıların giderilmesi için Türk yetkilileri politikaların zamanında uygulanması konusunda güçlü bir gelenek oluşturmalı ve programa tamamen sahip çıkmalı. Bu alanda, Gayri Safi Milli Hasıla'nın (GSMH) yüzde 6.5 'i olarak amaçlanan faiz dışı bütçe fazlası hedefinin sağlanması için mali disiplinin korunması, kilit önem taşıyacak.''