İmam nikahına ceza artırılsın
Abone olÖneriler arasında kadını istismar eden imam nikâhın engellenebilmesi için ceza miktarlarının artırılması da var..
Türkiye'nin çeşitli yerlerinde faaliyet gösteren 15 kadın
örgütü, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) yeni tasarısını da cinsiyet
ayrımcılığı gütmekle suçladı. Kadınların, Adalet Bakanı Çiçek ve
Adalet Komisyonu Başkanı Toptan'a, gerekçeleriyle birlikte sunduğu
öneriler şöyle: Tasarıdaki 'kadın' tanımı, kadın-erkek
ayrımcılığının yolunu açıyor, çıkarılmalı Bu ne 'rıza'sı? Namus
cinayetleri, bir çözüm yaratabilmek için, 'öldürme fiilleri'
kapsamına alınsın. Çocuk kavramı için 15 yaş sınırı düşük; Medeni
Kanun'daki gibi 18 yaşını bitirmeyenler çocuk sayılsın. Cinsel
istismarda çocuğun rızasının olabileceğini varsayan 'Küçüklerin ve
çocukların rızası ile ırzına geçilmesi' başlığı, 'çocuklara cinsel
tecavüz' olarak değişsin. Tanımlar, ayrımlar 'Tecavüz'ün, 'bir
kişiye cinsel organ ithali' şeklindeki tanımı, çeşitli araç ve
aletlerle yapılan cinsel saldırıyı da kapsayacak biçimde
genişlesin. Zorla evlendirme, 'Fuhuşu ve cinsel eylemleri sömürme'
maddesine alınsın. İnsan kaçırmada 'evli' ve 'bekâr kadın' ayrımı
kalksın. İmam nikâhının cezası artsın. TCK tasarısının ayrımcılığın
devamı için yasal zemin oluşturduğunu ve toplumsal cinsiyet
eşitliğini göz ardı ettiğini söyleyen kadınlar, harekete geçti.
Ankara Barosu Kadın Hakları Kurulu, Cumhuriyet Kadınları Derneği,
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Mor Çatı TCK Çalışma Grubu'nun
da aralarında bulunduğu 15 kadın örgütünün Adalet Bakanı Cemil
Çiçek ile Meclis Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan'a sunduğu
öneriler şöyle: Tasarıdaki 'kadın' tanımı, kadın-erkek
ayrımcılığına yol açtığı için çıkarılmalı. 'Bakir olan veya
olmayan' ayrımına gidilmeyen tasarıda, 'kadın' tanımının kızları da
kapsamasının öngörülmesi yanlış. Öldürme fiilleri arasına, 'namus
cinayetleri' de alınmalı. 'Suç sonucu gebelik' başlığı, kadını da
suçlu gösterdiği için, 'suçtan mağdur olanın gebeliği' olmalı.
Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Medeni Yasa'ya uygun olarak, tasarıda
15 yaş olarak belirtilen çocuk kavramı '18 yaşını bitirmemiş olma'
durumu dikkate alınarak düzenlenmeli. 'Zorla ırza geçme' başlığı
'cinsel tecavüz' olarak değiştirilmeli. Irz kavramı; namus, iffet,
şan ve şeref kavramlarını içeriyor. 'Rıza dışı ilişki, suçtur'
Evlilik içinde ya da bir arada yaşayan kişiler arasında rıza dışı
cinsel birleşme suç sayılmalı. Rızaya dayalı birlikteliklerin
bittikten sonra gerçekleşecek rıza dışı cinsel ilişki, cinsel
tecavüz olarak değerlendirilmeli. Irza geçme fiilini 'hangi
nitelikte olursa olsun bir kişiye cinsiyet uzvunun ithali' şeklinde
tanımlayan hüküm, fiilin çeşitli aletlerle yapılmasını cinsel
saldırı ve tecavüz saymadığı için madde kapsamı genişletilmeli.
'Küçük ve çocukların rızası ile ırzına geçilmesi' başlığı,
'çocuklara cinsel tecavüz' olarak değiştirilmeli. Ensest ilişki,
suç olarak tanımlanmalı ve cezalandırılmalı. 'Söz atma,
sarkıntılık, cinsel taciz' olarak üç ayrı kavramla ifade edilen
fiillerin ortak adı, cinsel taciz olarak değiştirilmeli. Çalışma
yaşamı içinde kadınlara yönelik 'cinsel taciz', tasarıda
tanımlanmalı ve cezalandırılmalı. 'Zorla evlendirme', esasta
fuhuşun meşrulaştırılması anlamına geldiğinden 'fuhşu ve cinsel
eylemleri sömürme' maddesi kapsamına alınmalı. 'Fuhuş icra etmek
suretiyle, aynı binada yaşayanları veya komşuları rahatsız eden
kimseye', 'kiraya verdiği yerlerde fuhuşa hoşgörüde bulunan
kimseye' ve 'fuhuş olanakları üzerine alenen dikkat çeken kimseye'
ceza verilmesini öngören hükümler, kolluk güçlerine geniş takdir
yetkisi vereceği için tasarıdan çıkarılmalı. Bunun yerine, fuhuş
icra eden kişinin çevreye ve komşuya zarar vermesi hali
cezalandırılmalı. 'İnsan kaçırma ve alıkoymayı' düzenleyen madde,
evli kadınların kaçırılması, bekâr kadınların kaçırılmasına oranla
daha fazla ceza öngördüğü için ayrıma neden oluyor. Oysa, kaçırılma
veya alıkonulma durumunda görülen zarar, kişinin evli olup olmaması
ile ilgili değildir. Kadını istismar eden imam nikâhlarının
engellenebilmesi için ceza miktarları artırılmalı. Kaldırılması
istenilenler Tasarıdan çıkarılması önerilen hükümler de şöyle:
Öldürme fiilinin, evlilik dışı ilişki sonucu yeni doğmuş çocuğa
karşı anası tarafından işlenmesi halinde verilecek suçluya cezayı
düzenleyen hüküm kaldırılmalı. 'Hayâsızca hareket' başlıklı madde
kaldırılmalı. Gerekçede, 'hayâ ve edep' kavramlarının yasayla
tanımlanamayacağı, yasayla düzenleme altına alınamayacağı
vurgulandı. Bu iki kavramın, zamana ve topluma göre değişen
değerler taşıdığı, öznel yorumlara açık olabileceği belirtildi.
"Çağdaş hukuk normlarına göre, ceza hukukunun, korumakla yükümlü
olduğu hukuksal değer, 'genel ahlak ve adap'tan önce bireyin temel
hak ve özgürlükleridir" denildi. 'Çocuğun rızası'ndan
bahsedilemeyeceği için 'rızası olsa bile 18 yaşını bitirmeyen bir
çocuğa veya küçüğe başkasının cinsel isteklerinin tatmini için
aracılık eden veya çocuk veya küçük ile bu maksatla anlaşmayı'
düzenleyen madde kaldırılmalı. Kaçırma ve alıkoymada pişmanlığa
ceza indirimi öngören madde, tasarı metninden çıkarılmalı.
(Radikal)