İmam-Hatipler YÖK'e takıldı
Abone olYÖK Başkanı Prof. Teziç, Açık Öğretim Lisesi Yönetmeliği ile ilgili Danıştay’a açacakları davanın dosyasının hazırlıklarının tamamlanmak üzere olduğunu bildirdi.
Erdoğan Teziç, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Yücel Aşkın’ın dün yapılan duruşmasıyla ilgili YÖK’te basın
toplantısı düzenledi. Teziç, toplantıda gazetecilerin, dün Resmi
Gazete’de yayımlanan Açık Öğretim Lisesi Yönetmeliği’ne ilişkin
dava açacakları yönündeki açıklamalarıyla ilgili soruları da
yanıtladı. "Hazırlıklarımız tamamlandı. Belki de yargıya gitmek
üzere. Bir gözden geçirmemiz lazım" diyen Teziç, yargıya
göndermeden önce bu konuda açıklama yapmayı hukuksal olarak doğru
bulmadığını ifade etti. Teziç, "Yükseköğretime ilişkin bir
düzenlemeyi Anayasa’nın 131. maddesi karşısında Milli Eğitim
Bakanlığı’nın yapması hukuken ne kadar doğrudur" diye sordu.
"TEŞRİK-İ MESAİ VARDI" Erdoğan Teziç, bugüne kadar Milli Eğitim
Bakanlığı’nın (MEB)yükseköğretim ile ilgili bir düşüncesi varsa
bunu YÖK’le, YÖK’ün de ortaöğretimle ilgili düzenlemelerde MEB
bürokratlarıyla görüş alış verişinde bulunduklarını belirterek,
şunları söyledi: "Böyle bir, eski deyişle teşrik-i mesai vardı,
çalışma birliği vardı. Fakat bu kez, her nedense Milli Eğitim
Bakanlığı bizden bir görüş de sormadı, görüşme talebinde de
bulunulmadı. Gerçi, illaki görüşlere katılmak şart değil ama ben
pek çok konuda Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşmelerimizde, bu
görüşmelerden sonra kanaatlerimizi değiştirdiğimizi bilirim. Milli
Eğitim Bakanlığı’ndan gelen arkadaşlarımızın da bizimle görüştükten
sonra kanaatlerini değiştirdiklerini bilirim. Böyle bir karşılıklı
zenginleşme olanağından birbirimizi mahrum etmemizi bu sefer
anlayamadım. Bu bizim için bir zenginlik olurdu, onlar için de
zenginlik olurdu. Yine, istediği tercihi ortaya koyabilirdi. Bunun
hukuksal gerçeğe uygun olup olmadığını değerlendirecek olan
yargılama mercileridir. Biz de bir inatlaşma içinde miyiz, ki hep
’YÖK inatlaşma içinde deniyor’, hayır, biz kendi düşüncelerimizin
yargı süzgecinden geçmesinden yanayız. Ve gelen kararların da
uygulanmasını istiyoruz. Biz bugüne kadar sorunlarımızı hep
yargılama makamlarının kararlarıyla çözmeye çalıştık. Onun için
burada tekrar yargıya olan güvenimizi bu vesileyle tekrarlamak
istiyoruz. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi konusunda da gene çözümü
getirecek olan yargıdır. Ama ne düşündüğümüzü de yargıya müdahale
etmeden hatırlatmalar yapmak bizim görevimiz. Çünkü yetki
konusunda, burada yetkili bir makam var. Türkiye Cumhuriyeti’nde
Anayasa’da öngörülmüş YÖK diye bir makam var. Onun da Anayasa’da ve
kanunda belirtilen yetkileri var. Onlara bağlı kalınarak yol
alınırsa, hiç kimse bundan şikayetçi olmaz sonunda." "BİZİM
İDEOLOJİK PLANA KAYDIĞIMIZ SÖYLENİYORSA..." Teziç, "ideolojik
davrandıkları yönünde eleştiriler bulunduğunun" anımsatılması
üzerine "konuyu akademik ve hukuki açıdan değerlendirdiklerini"
vurgulayarak, şöyle konuştu: "Bizim görevimiz bu. Hakikaten bizim
ideolojik plana kaydığımız söyleniyorsa, MEB’in de savunmada bu
olanakları kullanabilir, dava sürecinde cevap verecekleri layihada
bunu kullanabilirler. Biz de gerçekten ideolojik mi, yoksa hukuki
veya akademik mi davrandığımızı görmüş oluruz. Bunu tespit edecek
olan yargıdır. İdari yargının, siyasi mi, hukuki mi, bu tespiti çok
iyi yapan çok zengin içtihatları vardır