İltihaplı romatizmalarda kaplıca tedavisi zarar veriyor
Abone olESOGÜ Romatoloji Bilim Dalı İç Hastalıkları Uzmanı ve Türkiye Romatoloji Derneği Üyesi Doç. Dr. Timuçin Kaşifoğlu, iltihaplı romatizmal hast...
ESOGÜ Romatoloji Bilim Dalı İç Hastalıkları Uzmanı ve Türkiye
Romatoloji Derneği Üyesi Doç. Dr. Timuçin Kaşifoğlu, iltihaplı
romatizmal hastalıkların tedavisinde kaplıca ve banyoların yarar
sağlamaktan çok zarar verdiğini söyledi.
Bir otelin toplantı salonunda gerçekleşen programda konuşan Doç.
Dr. Kaşifoğlu, günümüzde hastaların bilgiye ulaşmasının son derece
kolay olduğunu ancak internet üzerinden yapılan yanlış
bilgilendirmelerin hastaları olumsuz yönde etkilediğini öne sürdü.
Romatizmal hastalıkların yaygın olarak görüldüğünü belirterek
tedavi konusunda bilinen hatalardan söz eden Kaşifoğlu, ‘‘Yanlış
bildiğimiz noktalardan birisi banyo ve kaplıcaların romatizmal
hastalıklara iyi geldiği yönündedir. Genellikle tanı koyduğunuz
romatizmal hastalığı olan hastaların bize ilk sorduğu soru
kaplıcaların hastalığa iyi gelip gelmediğidir. Gerçekten bu algı
biraz da turizm merkezlerinin teşvikinden kaynaklanıyor. İltihaplı
romatizmal hastalıklarda kaplıca tedavileri yarardan çok zarar
sağlamaktadır. Pek çok hastamız bu tür yerlere gittiğinde çok daha
kötü bir şekilde, hatta sedye üzerinde gelebiliyor’’ dedi.
"SÜLÜK TEDAVİSİNİN TIBBEN İSPATLANAN BİR ETKİNLİĞİ YOK"
Sülük tedavisi ve hacamatın hastalar üzerinde olumsuz etki
oluşturabileceğini de anlatan Doç. Dr. Timuçin Kaşifoğlu, şöyle
devam etti:
‘‘Sülük tedavisi çok sağlıklı değildir. Hastaların çeşitli
hastalıklarının bu yolla bulaşması söz konusudur. Bir kişi üzerinde
uygulanan sülükler farklı kişilere de yapıştırılabiliyor. Sülük
tedavisinin tıbben ispatlanan bir etkinliği yok. Sülüğün kanında ya
da ağız sıvısında bulunan bir madde kanın pıhtılaşmasını önler.
Dolayısıyla bu alınıp hematoloji alanında kullanılan bir ilaç
haline gelmiştir ancak romatizmal hastalıklar konusunda fayda
göstereceğine yönelik hiçbir kanıt yoktur, hatta hastalara zararı
da olabilir. Hacamatın da faydalı olabileceği söyleniyor. Bu tür
yaklaşımlar hastaların hekime ulaşmasını ne kadar geciktirirse
sakat kalma riski o kadar yüksek olacaktır.’’
Kaşifoğlu, romatizmal hastalıkların eklemleri tutan bir hastalık
olmadığını, tüm organları etkileyebildiğini ve hastalığın tanı ile
tedavisinin önemli olduğunu da sözlerine ekledi. Kaşifoğlu ayrıca,
Türkiye Romatoloji Derneğinin bir projesi olarak hayata geçirilen
‘Romatizma TV’ adlı internet sitesinin hastaları bilinçlendirdiğini
de aktardı.
(İHA)