İlk Türk işlemci yarışmada!
Abone olTürkiye, kendi bilgisayar işlemcisi için düğmeye bastı. Bu konudaki ilk çalışma için bir yarışma düzenlendi.
Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünün proje grubunca tasarlanan mikroişlemci, Türkiye Bilişim Sektörü Derneği (TÜBİDER) tarafından düzenlenen ''Türkiye İşlemcisini Tasarlıyor'' yarışmasının ''FPGA ile Fiziksel İşlemci Tasarımı'' dalında birinciliği elde etti.
DPÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Özmen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, danışmanlığını yaptığı proje grubunda, aynı bölümde yüksek lisans öğrenimini sürdüren İsmail Güdenler ve Ercan Doğan'ın yer aldığını söyledi.
Yarışmaya, ''FPGA ile Fiziksel İşlemci Tasarımı'' dalında katılmaya karar verdiklerini anlatan Yrd. Doç. Dr. Özmen, yarışmanın, ''Sanal İşlemci Tasarımı'' ve ''Gömülü Sistem Tasarımı'' ile birlikte toplam 3 dalda düzenlendiğini anımsattı.
Yrd. Doç. Dr. Özmen, Güdenler'in donanım programlama dili olarak adlandırılan verilog kapsamında mikroişlemciyi kodlama yönünde çalışmalar yaptığını, Doğan'ın ise bu mikroişlemciyle ilgili yazılımsal geliştirmelerde bulunduğunu belirtti.
Başvurusu yapılan yaklaşık 100 projenin temmuz ayında değerlendirmeye başlanarak elemeler sonucunda ''Avrasya'nın en büyük iş platformu'' olarak tanımlanan ve İstanbul'da 7-12 Ekim arasında düzenlenen CeBIT Bilişim Eurasia Fuarı'nda sergilenen 7 proje arasında kendilerinin tasarladığı mikroişlemcinin de bulunduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Özmen, şunları kaydetti:
''CeBIT, her yıl nisan ayında Almanya'nın Hannover, ekim ayında ise İstanbul'da yapılan bu alanda uluslararası en büyük fuarlardan biri. Bu yıl 70 ülkeden yaklaşık 160 bin ziyaretçiyi ağırladı. Ürettiğimiz mikroişlemcinin burada sergilenmesi hem DPÜ hem de proje açısından büyük önem taşıyordu. TÜBİDER'in yarışması, Türkiye'nin kendi bilgisayarını yapması gerektiği düşüncesinden hareketle düzenlendi. Gelecek yıl da işletim sistemi geliştirilmesi konusunda yapılması planlanıyor. Bu yıl yapılan yarışmada birinciler, CeBIT'in üçüncü gününde ilan edildi. FPGA ile Fiziksel İşlemci Tasarımı dalında birinciliğimiz ilan edilince çok memnun olduk.''
''TÜRKİYE, KENDİ BİLGİSAYARINI YAPABİLİR Mİ?''
Yrd. Doç. Dr. Özmen, yarışmaya müracaat ettikten sonra kendilerinden istenen ön tasarım bilgileri doğrultusunda DPÜ'ye yaklaşık 10 bin dolar değerinde donanım ve yazılım bağışı yapıldığını bildirdi.
Mikroişlemcilerde ''hesaplamaya yönelik'' ve ''kontrol amaçlı'' olmak üzere iki sınıf bulunduğunu dile getiren Yrd. Doç. Dr. Özmen, yarışma öncesinde hedeflerinin otomotiv ve robot endüstrisinde kullanılan kontrol amaçlı işlemciyi gerçekleştirmek olduğunu kaydetti.
Mikrodalga fırın, buzdolabı, çamaşır makinesi, uzaktan kumanda gibi cihazlarda mikroişlemcilerin bulunduğunu anlatan Yrd. Doç. Dr. Özmen, ''bu hedeflere hizmet eden tek çekirdeğe sahip ve hızı günümüz mikro denetleyicileriyle aynı değerde bir mikroişlemciyi gerçekledik'' dedi.
Yrd. Doç. Dr. Özmen, ''Türkiye kendi bilgisayarını yapabilir mi?'' düşüncesine sürekli sahip olunduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
''TÜBİDER'in düzenlediği yarışma, Türkiye'de bilgisayar içindeki mikroişlemci kısmının bilim adamlarınca yapılıp yapılamayacağının gösterildiği bir platforma dönüştü. Mikroişlemci, bilgisayarın hesaplama ve karar verme yeteneğinin olduğu kısımdır. Bilgisayarın en hassas parçasıdır. Ürettiğimiz özellikteki mikroişlemciler, ticari olarak imal edilip piyasaya sunulabilir.
Türkiye kendi mikroişlemcisini yaptı, bilgisayarını yapma konusunda hızla ilerliyor. Elde ettiğimiz başarı, bu karmaşıklıktaki logic devreleri gerçekleyebilen öğrenciler yetiştirdiğimizi gösteriyor. İyi öğrenciler yetiştirmek, üniversitenin başarısı, mezunları iyi yerlere yerleştirmekle olur. Bu tür yarışmalar istihdam edecek firmaları yönlendiriyor. Böyle bir yarışmada derece almak, yetişmekte olan öğrencilere farklı ufuklar açıyor. Onların heyecanlandığını görüyoruz. Daha başarılı olmaya çalışıyorlar.''
DPÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Özmen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, danışmanlığını yaptığı proje grubunda, aynı bölümde yüksek lisans öğrenimini sürdüren İsmail Güdenler ve Ercan Doğan'ın yer aldığını söyledi.
Yarışmaya, ''FPGA ile Fiziksel İşlemci Tasarımı'' dalında katılmaya karar verdiklerini anlatan Yrd. Doç. Dr. Özmen, yarışmanın, ''Sanal İşlemci Tasarımı'' ve ''Gömülü Sistem Tasarımı'' ile birlikte toplam 3 dalda düzenlendiğini anımsattı.
Yrd. Doç. Dr. Özmen, Güdenler'in donanım programlama dili olarak adlandırılan verilog kapsamında mikroişlemciyi kodlama yönünde çalışmalar yaptığını, Doğan'ın ise bu mikroişlemciyle ilgili yazılımsal geliştirmelerde bulunduğunu belirtti.
Başvurusu yapılan yaklaşık 100 projenin temmuz ayında değerlendirmeye başlanarak elemeler sonucunda ''Avrasya'nın en büyük iş platformu'' olarak tanımlanan ve İstanbul'da 7-12 Ekim arasında düzenlenen CeBIT Bilişim Eurasia Fuarı'nda sergilenen 7 proje arasında kendilerinin tasarladığı mikroişlemcinin de bulunduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Özmen, şunları kaydetti:
''CeBIT, her yıl nisan ayında Almanya'nın Hannover, ekim ayında ise İstanbul'da yapılan bu alanda uluslararası en büyük fuarlardan biri. Bu yıl 70 ülkeden yaklaşık 160 bin ziyaretçiyi ağırladı. Ürettiğimiz mikroişlemcinin burada sergilenmesi hem DPÜ hem de proje açısından büyük önem taşıyordu. TÜBİDER'in yarışması, Türkiye'nin kendi bilgisayarını yapması gerektiği düşüncesinden hareketle düzenlendi. Gelecek yıl da işletim sistemi geliştirilmesi konusunda yapılması planlanıyor. Bu yıl yapılan yarışmada birinciler, CeBIT'in üçüncü gününde ilan edildi. FPGA ile Fiziksel İşlemci Tasarımı dalında birinciliğimiz ilan edilince çok memnun olduk.''
''TÜRKİYE, KENDİ BİLGİSAYARINI YAPABİLİR Mİ?''
Yrd. Doç. Dr. Özmen, yarışmaya müracaat ettikten sonra kendilerinden istenen ön tasarım bilgileri doğrultusunda DPÜ'ye yaklaşık 10 bin dolar değerinde donanım ve yazılım bağışı yapıldığını bildirdi.
Mikroişlemcilerde ''hesaplamaya yönelik'' ve ''kontrol amaçlı'' olmak üzere iki sınıf bulunduğunu dile getiren Yrd. Doç. Dr. Özmen, yarışma öncesinde hedeflerinin otomotiv ve robot endüstrisinde kullanılan kontrol amaçlı işlemciyi gerçekleştirmek olduğunu kaydetti.
Mikrodalga fırın, buzdolabı, çamaşır makinesi, uzaktan kumanda gibi cihazlarda mikroişlemcilerin bulunduğunu anlatan Yrd. Doç. Dr. Özmen, ''bu hedeflere hizmet eden tek çekirdeğe sahip ve hızı günümüz mikro denetleyicileriyle aynı değerde bir mikroişlemciyi gerçekledik'' dedi.
Yrd. Doç. Dr. Özmen, ''Türkiye kendi bilgisayarını yapabilir mi?'' düşüncesine sürekli sahip olunduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
''TÜBİDER'in düzenlediği yarışma, Türkiye'de bilgisayar içindeki mikroişlemci kısmının bilim adamlarınca yapılıp yapılamayacağının gösterildiği bir platforma dönüştü. Mikroişlemci, bilgisayarın hesaplama ve karar verme yeteneğinin olduğu kısımdır. Bilgisayarın en hassas parçasıdır. Ürettiğimiz özellikteki mikroişlemciler, ticari olarak imal edilip piyasaya sunulabilir.
Türkiye kendi mikroişlemcisini yaptı, bilgisayarını yapma konusunda hızla ilerliyor. Elde ettiğimiz başarı, bu karmaşıklıktaki logic devreleri gerçekleyebilen öğrenciler yetiştirdiğimizi gösteriyor. İyi öğrenciler yetiştirmek, üniversitenin başarısı, mezunları iyi yerlere yerleştirmekle olur. Bu tür yarışmalar istihdam edecek firmaları yönlendiriyor. Böyle bir yarışmada derece almak, yetişmekte olan öğrencilere farklı ufuklar açıyor. Onların heyecanlandığını görüyoruz. Daha başarılı olmaya çalışıyorlar.''