Ilıcak'tan Doğru'ya eleştiri

Abone ol

Nazlı Ilıcak, Vatan Gazetesi yazarı Necati Doğru'yu hedef alan yazasında eleştiri yağmuruna tuttu. İşte Nazlı Ilıcak'ın Bugün Gazetesi'nde yazdığı yazıdan ayrıntılar..

Vatan'da Necati Doğru'nun yazısını şaşırarak okudum. O da bizimle Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi'ne gelmiş, Merkezi İş Alanları'nın nerelerde yapılacağını öğrenmişti.

Ama bakıyorum da, hiç tereddüt etmeden şöyle yazıyor:
"İstanbul Ana Kent Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Dubai'nin hurma şeyhine peşkir tutar gibi elindeki proje demetini sunuverdi. Buyur şeyhim İETT binasını, Karayolu binasını, dik kuleleri şeyhim! Bizim için artık İstanbul'u İstanbul yapan o benzersiz Roma, Bizans, Osmanlı, Cumhuriyet dönemlerinden oluşan tarihsel varlık önemli değil. Sivri Kule, Aya İrini, dört minareli Ayasofya, altı minareli Sultanahmet Camii, tek minareli Çemberlitaş Camii, iki minareli Nuruosmaniye Camii, iki minareli Beyazıt Camii, dört minareli Süleymaniye Camii'nin oluşturduğu eşi benzeri dünyada olmayan İstanbul siluetinin kıymeti yok... Kıymetli olan şeyhlerdir. Dik İETT binası ile Karayolları binasının altın arazisinin üzerine 200 katlı, 650 metre, üç kuleyi...."

Vur abalıya
Baktık, Necati Doğru'da bilimsel tereddütten eser yok. Geçtiğimiz haftalarda bizzat başkandan projeleri birlikte dinlemiştik. Çok sayıda profesörle görüşüp, birinci ağızdan bilgiler almıştık. Bu durumda Doğru'nun, biraz daha derinlemesine tahkikat yapması gerekmez miydi? Belediye, Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı kuruyor. Bu onun yasal hakkı. Elindeki gayrimenkulleri ayni sermaye olarak koyacak. Dubai şeyhi de, nakdi sermaye yatıracak. Gayrimenkullerin değeri mahkeme tarafından tesbit edilecek. Daha sonra Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı'nın hisseleri halka açılacak. Başka belediyelerde de Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı biçimde uygulamalara rastlanıyor. İstanbul'un çehresini değiştirecek, belediyeyi de zenginleştirecek bir proje söz konusu. İzmit Körfezi'nde Koç'a Ford yatırım için arazi verilmedi mi? Ortada somut bir gelişme yokken, şimdiden suçlu ilân ettiklerimize cezalarını kestik bile. Bazı sütunlarda Yüce Divan tehditlerine dahi rastlanıyor. Doğrusu, Türkiye'nin mazisine bakarak, bu tavrı pek de yadırgamıyoruz. Politika, ülkemizde hep tehlikeli bir saha oluşturmuştur. Ama... İşin bir de aması var: Böyle geldik... böyle gitmeyeceğiz. İşte bazıları, bu değişimi fark edemiyor.

Günün Önemli Haberleri