İlber Ortaylı'dan Kanal İstanbul çıkışı
Abone olİlber Ortaylı, tarihi Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı'na tankerin çarpmasıyla ilgili olarak 'Boğazda facia yaşanmasını bekleyecek değiliz, ikinci kanal lazım' dedi.
Boğazı'ndaki kazaya ilişkin değerlendirmede bulunan Tarihçi
yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Montrö'yü değiştireceğiz
tabi ama bunlar kolay değil, önce statüyü değiştireceksiniz. Bunun
için boğazda faciaların yaşanmasını bekleyecek değiliz. İkinci
kanalın lazım olduğu görülüyor” dedi.
İstanbul Boğazı'nda geçtiğimiz cumartesi günü, Malta Bayraklı ‘VITASPIRIT’ adlı geminin çarptığı Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı'nda ağır maddi hasar meydana gelmişti. Tarihçi yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, kaza sonrası incelemelerin sürdüğü tarihi yalı ve yaşanan kazayla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı'nın İstanbul'un en önemli yalılarından olduğunu söyleyen Ortaylı, kazayla İstanbul Boğazı'nın büyük bir değerini kaybettiğini ifade etti.
"EL DEĞİŞTİRMEYEN YALILARDAN BİRİYDİ"
Prof. Dr. İlber Ortaylı, "Yalıya gelip biri çarpacak dediğim zaman
aklıma hep Hekimbaşı Salih Efendi geliyordu. Çünkü eski ve çok
orijinal bir yalı. İçinde de bir hayli kıymetli eşyalar varmış.
Eski yalılar çok sahip değiştirmiştir, bu öyle değil. Eski bir
aile, çünkü mütemadiyen el değiştirmeyen yalılardan biri, gün
geçirmişlerin elinde. Bunun gibi ibretlik bir örnek de Amcazade
Hüseyin Paşa Yalısı. Tamir edilen çok güzel yalılar var ama hep
aklıma bunlar geliyor. Tedbir almak lazım insanlar yaşıyor orada”
diye konuştu.
"HÜKÜMET VE UZMANLAR VATANDAŞI
BİLGİLENDİRMELİ"
‘Mühim olan İstanbul ve İstanbullunun hayatı’ diyen Prof. Dr.
Ortaylı, yaşanan bu tür olaylar karşısında ikinci bir kanalın
gerekli olduğuna dikkat çekti. Hükümetin ve konunun uzmanlarının
vatandaşı bu konuda bilgilendirmesi gerektiğini vurgulayan Prof.
Dr. Ortaylı, şöyle devam etti:
“Boğaz geçişini hükümet söyledi diye bazıları alerji duyuyor.
Ben bunu anlamıyorum. Bu lazım mı değil mi, olur mu, olmaz mı?
Bunun raporu verilsin. Böyle bir ikinci kanalın lazım olduğu
görülüyor. Türkiye ve dünya jeolojisini çok iyi bilen Prof. Dr.
Celal Şengör buna taraftar. Bu projeye karşı ciddi bir şey
yazılması lazım. İlmi şeylerle dolu değil, sadece halka açık
anlatılabilir bir rapor gerekiyor. Böyle bir şey yazılmıyor, sözlü
bir edebiyattır gidiyor. Yok sular karışır, yok bilmem ne olur.
Peki, o zaman bir yazın. Mesela kanal çok geniş tutuluyor.
Hakikaten neden geniş tutuluyor? Onu bir sorgulasınlar. Artık iş
yalıdan çıktı. Bundan sonra boğazda seyr-ü sefa halinde işine
gücüne gidip gelen insanlar, çoluk-çocuk var. Bu kadar lakayt kalıp
sonra ‘su kirlenir’ diyorlar. Kirlenecekse onu da lütfen izah
etsinler. Bu işte görevli uzmanlar ve hükümet bence kamuoyunu
bilgilendirmiyor. Bazı meslek grupları maalesef 17 Ağustos
depreminden beri çok iyi imtihan vermediler. İçlerinde konuşan,
uyaran ve rapor verenler olduğu gibi bunu ticaret vasıtası haline
getirenler de oldu. Bütün ilgili odaları göreve davet etmek
hakkımız.”
"MONTRÖ'YÜ DEĞİŞTİRMEK KOLAY DEĞİL"
Transit gemi geçişlerinde Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nden
kaynaklanan sorunlar olduğunu belirten Ortaylı, Montrö'yü
değiştirmenin kolay olmadığını vurguladı.
Faciaların yaşanmasını bekleyecek değiliz diyen Ortaylı, "Akdeniz'de bir sürü ucuz şirketin elinde sayısız gemi var. Bunlar takip edilemiyor. Biz boğazlardayız ve Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ne göre boğazdan geçen gemilerin kılavuz alma mecburiyeti bile yok. Oysa bunlar çok kontrole muhtaç geçişler. Mesela bu gemide anlaşılan hiçbir şekilde teknik donanım, teknisyen donanımı falan yok. İki yakada 20 milyona yakın insan yaşıyor ve kıtalar arası gidip geliyor. İstanbullular denizi kullanmak zorundalar artık ve gittikçe yoğunlukla kullanıyorlar. Beykoz, Yeniköy gibi bir sürü hat çıktı. Bu nedenle artık küçük gemilerin hayatı bunlar yüzünden tehlikede. Bunlar son derece başıboş, dikkatsiz ve personeli üzerine hiç iyi şeyler düşünemeyeceğimiz gemiler. Sintine bırakıyorlar ve çöp döküyorlar. Boğazın ekolojisini değiştiriyorlar. İstanbul'un yakın gelecekte bunlarla baş etmesi mümkün değil. İlla felaket beklemeyelim” ifadelerini kullandı.