İki saatte Boğaz keyfi

Bir pazar sabahı, Eminönü İskelesi'nden Boğaz turu yapan teknelere bindik. 2 saat süren turda insanlar Boğaz'ı, biz insanları seyrettik... Eminönü İskelesi'nde bir pazar sabahı. Ortalık yeni hareketleniyor. Büfelerden biri teybin sesini iyice açmış, Tarkan'ın 'Dudu' parçasını çalıyor. Çoluk çocuk toplananlar Boğaz turuna katılmak için gişelere yürüyor. Denizcilik İşletmeleri 6.5 milyon, özel tekneler 10 milyon liraya 2 saat süren turlar düzenliyor. Tercihimiz özel turlardan yana oluyor. İlk tekne Eminönü İskelesi'nden saat 11.00'de hareket ediyor. Şortlu, mini etekli turistler teknenin ön kısmında güneşleniyor. Turist fazla olunca, müzik tercihi de onlardan yana oluyor. Kaptan, yolcular iyice görsün diye kıyıya yakın gidiyor; bir yandan da, "Denizcilik işletmeleri vapurunda kıyıyı görmek için dürbün kullanmak gerekir" diyor. Tekne sırayla; Dolmabahçe, Beşiktaş'ı geçiyor. Çırağan Sarayı bahçesindeki helikopter liselilerin dikkatini çekiyor. Kıyıdakilere el sallanıyor, doğal ve tarihi güzellikler fotoğraflanıyor. Bir süre sonra da, "Fotoğrafımı çeker misiniz?" ler başlıyor. Tekne ilerledikçe yolcular hemfikir: "Böyle bir güzellik başka bir yerde yok." Altından geçerken tüm dikkatler Boğaziçi Köprüsü'ne çevriliyor. İstanbullular bile köprü isimlerini karıştırıyor: "Şimdi bu hangisiydi? Boğaziçi mi? Fatih mi?" 'Laila da küçükmüş' Sahil şeridinde görüntü renkli; balık tutanlar, yürüyüş yapanlar, banklarda sohbet edenler, yalılarında güneşlenenler, kafeteryalarda kahvaltı edenler, kocaman yatlarıyla denize açılanlar... Derken tekne önce Reina, ardından Laila adlı gece kulüplerinin önünden geçiyor. Liselilerden biri, "Laila burası mı? Çok da küçükmüş!" diyor. Ardından 'Laila mı daha güzel, Reina mı?' tartışması başlıyor. Beylerbeyi'nde yarım saat mola veriliyor, müzik Türkçeye çevriliyor, dönüşte Anadolu kıyıları geziliyor. 2 saat sonra, Boğaz Turu yine Eminönü'nde bitiyor... Haber: Aslı Öktener Kaynak: www.milliyet.com