İki milyon kişi kör olabilir
Abone olİndiana Üniversitesi Tıp Fakültesi Glokom Araştırma ve Tanı Merkezi Direktörü Prof. Dr. Alon Harris'e göre Türkiye'de iki milyon kişi körlük riski altında... Neden mi?
Bunların yüzde beşinin hastalığının farkında olduğuna dikkat
çeken Prof. Dr. Harris, sadece 100 bin kişinin düzenli tedavi
gördüğünü vurguladı. Doktorlara yönelik seminere katılarak glokom
(göz tansiyonu) ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Alon Harris,
hastalığın Türkiye'de görülme sıklığının çok yüksek olduğunu
kaydetti. Prof. Dr. Harris şunları söyledi: "Tedavi edilmediği
takdirde körlüğe neden olacak kadar ciddi bir hastalık olan glokom,
göz basıncının yükselmesi ve göz sinirlerinin zayıflaması sonucu
ortaya çıkar. Göz tansiyonu uzun süre kendini göstermeyen bir
hastalıktır. Genellikle; ani görme kaybı; ile hastalığın farkına
varılır. Glokom hastalarının yüzde 20'si görme özelliğini yitirir.
Bu hastalığın toplumlarda görülme sıklığı yüzde 3-4'tür. Daha çok
40-45 yaş üstü kişilerde glokom görülür. Bu nedenle 40 yaşından
sonra her yıl mutlaka göz muayenesi yaptırılmalıdır. Hastalığın ilk
evresinde hastada açık bir belirti ortaya çıkmayabilir. Hastalık
ilerledikçe görme alanının daralması, hafif baş ağrısı, ışığa
bakıldığında hale görülmesi, karanlığa uyumsuzluk gibi belirtiler
görülebilir. Hastalığın ilerlemiş evresinde ise ani görme kaybı,
şiddetli göz ve baş ağrısı, görmede bulanma ve azalma, gözde
kızarıklık, mide bulantısı, karanlığa uyum gösterememe ve kusma
olabilir. Bu durumda acil tedavi gereklidir. Genellikle 40 yaş üstü
kişilerde oluşan hastalık, yıllar içinde yavaş ilerler ve çoğu
kişide hastalığa ait herhangi bir belirti görülmez. Glokom, ancak
ileri dönemde ve belirgin görme kaybı ortaya çıktığında fark
edilir. Glokomu olan kişilerin görüş açısı daralır. Glokomda görme
kaybı olduktan sonra geri dönüş yoktur. Onun için;erken tanı; çok
önemlidir. Teşhis için dikkatli bir göz muayenesi gereklidir.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ Hastalık göz içi basıncını düşüren göz
damlalarıyla tedavi edilir. Glokom tedavilerinde göz içi basıncının
düşürülmesi olmazsa olmaz kabul edilir. Ancak son yapılan
çalışmalarda glokom tedavisinde sadece göz içi basıncını düşürmenin
yeterli olmadığı ortaya çıktı. Bunun için göze giden kan
damarlarının da beslenmesi gerekiyor. Artık bu işlevi yapan ilaçlar
var. Bu ilaçlar göz içi basıncını etkili bir şekilde düşürüp, göze
giden kan akımını artırarak gözün beslenmesini sağlıyorlar. Bu yeni
tedavi metodu Türkiye'de de mevcut. Koregülasyon glokom tedavisinde
yeni bir yaklaşım. Bunların dışında gerekirse cerrahi ve lazer
tedavileri de uygulanabilir. Kaynak: Birgün Gazetesi