Malum Ramazan ve Kurban Bayramlarımız Anadolu insanı için sılayı
rahm ve selamlaşmak için bir fırsattır. Hele biri 3 gün, diğeri 4
günlük tatileri olması memurlar için ciddi bir nefes alışına neden
oluyor.
İki de milli bayram da bize yeter, biri 23 Nisan TBMM bayramı,
diğeri de 15 Temmuz Şehitleri anma ve zafer bayramı olsun.
23 Nisanı siyaset-meclis-vekil ekseninde bir haftalık bir
kutlamayla parlamenter sistemimiz daha nitelikli vekillerle daha da
saygın hale getirelim,
15 Temmuz'la da milli iradenin değerini ortaya koyan ve canlı
bir tarih olan halk mücadelesini anlatan “şehitleri anma ve
zafer bayramı” olsun, şehitlerimizin manevi huzurunda
ayağa kalkabiliriz, ama onların ruhuna birer Fatiha ikram etmeyi de
ihmal etmeyelim. İstiklal Marşımızın da bu törende şehitlerin
şanına uyan diğer dörtlükler de yararlanalım kanaatimce.
“Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fada
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şuheda
Canı cananı bütün varımı alsın da Hüda
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada
cüda”
“Ruhumun senden ilahi şudur ancak emeli
Değmesin mabedimin görğsüne na-mahrem eli
Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli”
30 Ağustos Zafer Bayramı, 19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramı, 29 Ekim
Cumhuriyet'in ilani hiç de halkın katılımıyla şanına yakışır
kutlanmadı, halkın sahiplenmedi, bayramlara milli deseniz ne yazar,
bazı şeyler kağıt üzerinde olmuyor.
Hele 1 Mayıs ve 1 Ocak zaten tamamen gereksiz tatiller olduğuna
inananlardanım. İkisi de ithal bayramlar, içinde kültürümüz
yok, alıntı aldığımız toplumlara benzemekten de bıktık artık.
30 Ağustos'ta asker sivile hava atarcasına, gelişmiş zırhlı
silahlarını çıkarıyordu, vatandaş bayramda ikinci sınıf olarak
kalıyordu.
19 Mayıs'ta her seferinde kızlarımızı bir tarafını açmaya
çalışıyorlardı, bir ay okullarda eğitim öğretim olmuyordu ve tuhaf
tuhaf hareketlerle öğrencilerimiz rahatsız ediliyordu.
29 Ekim'de de Cumhuriyet Bayramı olarak halka sevgiremedik
demekki tutmadı.
Her fırsatta bu bayramlar böyle sönük geçmemeli dediğimiz halde
bir türlü aktif hale getirip halka mal edemedik.
Şimdi 23 nisan Bayramıyla meclisimizin önemini anlatırsak, 15
Temmuzla da halkın iradesinin karşısında hiçbir gücün
dayanamayacağını rahatlıkla anlatabiliriz.
Şimdiye kadar bir derin akıl Kürtleri öldürerek kimi Türk
milliyetçilerini arkasına aldılar, dindar insanlarımızı ezerek,
laik vatandaşlarımızı yanına almaya çalıştılar ama 15 Temuzda
halkımız bu oyuna “dur” dedi.
Sizden istirhamım bana soyut kavramlarla hücum etmeyin. Ama
varsa bir eleştiriniz de esirgemeyin.
Saygılarımla.