İhsanoğlu Diyarbakır’dan sitem etti: Devlet bize yardım etmiyor
Abone olSeçim çalışmaları kapsamında Diyarbakır’a gelen Cumhurbaşkanı adayı Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Dicle Toplum Araştırma Merkezi’nin (DİTA...
Seçim çalışmaları kapsamında Diyarbakır’a gelen Cumhurbaşkanı
adayı Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Dicle Toplum Araştırma
Merkezi’nin (DİTAM) düzenlediği Tigris Diyalogları toplantısına
katıldı.
Bir otelde düzenlenen toplantıya, sivil toplum kuruluşları (STK)
temsilcileri, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, parti
yöneticileri ve davetliler katıldı.
Toplantıda konuşan çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Diyarbakır’da
olmanın tarihin ve medeniyetin en kadim bölgesiyle bir arada olmak
anlamına geldiğini söyledi. İhsanoğlu, "İslam tarihinin ilk
örneklerini burada görüyoruz. Bugün Ulu Cami’de namaz kıldık orada
muhteşem mimariyi gördük. O ihtişam o günden beri devam ediyor.
Asırlar boyu burada kurulan devletler bugüne kadar bu camiye
bakmışlardır. Bu bölge ülkemizin en önemli bölgelerinden birisidir
zenginlikleriyle. Bu bölgenin tekrar huzur bölgesi olmasını
istiyoruz. Bu ancak istikrarla olacaktır. Burada en çok büyük
işsizlik oranı var. Neden istikrar yok, burada 92’de OSB kuruldu
fakat gereken gelişme olmadı. Çünkü istikrar yok. Burada ekonomi
son senelerde değişmeye başladı ancak sınırlardaki sınırlar
güvensizliği artırdı. Bu istikrarı sağlamak için problemleri
çözmemiz lazım. Bunun için Türkiye’nin doğru karar alması
gerekiyor. Esnaf kredi, kredi kartı ve sigorta borçları ile
bataktadır. Her ay borçlanıyor. Vergiler faizler birike birike
kısır bir döngü haline dönerek insanları ezmektedir" dedi.
"KÜRTLER TÜRKLER OLARAK BİZ BİN SENE BİRLİKTE YAŞADIK"
Türklerin ve Kürtlerin beraber bin sene beraber yaşadığını
belirten, İhsanoğlu, “Giyim kuşam müziklerimiz sevinç ve kederimiz
hepsi müşterek. Et ve tırnak gibi ayırmak mümkün değildir. Bu
coğrafya bu şekilde kristalleşti. Bunu ayırmak mümkün değil ve
doğru da değildir. Bunu yaparsanız büyük acı çekersiniz. Bu
tarihten gelen mirası kullanmamız lazım. Bu beraberlik çok nadide
bir tecrübedir. Özellikle yakın tarihimizde sıkıntılar doğdu. Bu
devletin ve hükümetlerin yanlış politikalarından doğdu. Türkiye
bunların acı faturaların ödedi. Bunun yerine geniş şekilde hak ve
hürriyetlere demokrasiye daha geniş katılımlı daha çağdaş uygun
şekilde yürütmemiz gerekiyor. Bunu yapmazsa ne Türkler ne de
Kürtler daha müreffeh yaşamayacaktır. Hatalarımızı kabul etmemiz
lazım. Çünkü insanlara baktığımız zaman bu insanların kaderi
söyleyemeyiz. Diyarbakır, Edirne, Konya ve Yozgat saç renkleri ten
renkleri aynıdır. Bu kumaş aynı kumaş. Diyarbakır’da kestiğim
kumaşla Yozgat’ta kestiğim kumaş aynı. Bin senedir aynı tezgahta.
Hatalar sırf Kürtlere mi yapıldı hayır herkese yapıldı. Hataları
düzelterek ilerlememiz gerekiyor. Hataları düzeltirken daha büyük
hatalar yapmamamız gerekiyor. Yoksa biz kazanmayacağız,
kaybedeceğiz" diye konuştu.
"BEN VE DEMİRTAŞ MAHRUMUZ"
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın devlet imkanlarını kullandığını öne
süren İhsanoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Ben ve Selahattin Demirtaş mahrum kaldık her konuda. Devlet bize
yardım etmiyor ve vatandaşın yapacağı katkıyı da 9 bin lira ile
sınırlamış. Böyle bir şey olur mu? Televizyon Erdoğan’a 500 dakika
veriyor diğerlerine verilen ortada. Bu millet bu biçilmiş kaftanın
hesabını soracaktır. Mağduriyet, haksızlık ve ihanet ediliyor. Bu
millet uyandı. Ya bendensin ya da değilsin olmaz. Türkiye’de
kuvvetler ayrılığına, parlamenter rejimine inanmıyorum diye
konuşuyor. Başkanlık sistemi istiyor. İkinci meşrutiyetten beri
icra gücü başvekildedir. Bu sistemde bozukluklar var mı, evet var.
Ama bu sistemi kendi arzularınıza göre değiştirme hakkına sahip
değilsiniz. Halkta mecliste mutabakat yok. Devletin tepesinde,
siyasi parti programına sahip taraf tutan sorun oluşturan birisine
değil sorun çözen birine ihtiyaç var."
Toplantı daha sonra soru cevap şeklinde devam etti.
(İHA)