İhracaatçıda 2004 paniği başladı
Abone olAB'deki süpermarketler 2004'ten itibaren gıdada Eurepgap standartlarına uygun üretilmeyen ürünleri almayacak.
Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerdeki süpermarket zincirleri
2004 yılından itibaren sebze ve meyvelerin ekiminden, ilaçlama
safhasına kadar incelenmesini öngören 'Eurepgap' sistemine geçecek.
Süpermarketler Eurepgap standartlarına uymayan şirketlerden mal
almayacak. Sisteme tam hazır olmayan Türkiye, Eurepgap standardına
uygun üretim yapamazsa sebze ve meyve ihracatında büyük darbe
yiyecek. Avrupa Gıda Perakendecileri Birliği tarafından oluşturulan
Eurepgap, tarımsal kimyasalların azaltılarak, insan sağlığı
açısından temiz ürünler üretilmesini sağlamak ve bu ürünleri üreten
çiftçilerin yaşan seviyelerini yükseltmek amacıyla bir protokol
yayımladı. Avrupa'daki süpermarket zincirleri Eurepgap sertifikası
almış şirketlerden mal alacak. Antalya Yaş Sebze Meyve
İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafı Satıcı,Türkiye'de sebze-meyve
ihracatının 1 milyar dolar olduğunu belirterek, 'Türkiye'de
Eurepgap sisteminin oturması halinde ihracat 3-4 yıl içinde 5
milyar dolara çıkabilir. Ancak oturmazsa 5 yıl içinde ihracat
biter' dedi. Satıcı, Türkiye'de AB'ye bağlı çalışan SCAL ve BCS
adlı kuruluşların sertifikalandırma yaptığını belirterek, 'Firmalar
talep ederse bu kuruluşlar onları denetliyor' dedi. Yasayı
bekliyorlar Üretici Birlikleri Yasası'nın yıl sonuna kadar çıkması
gerektiğini belirten Satıcı, bu sayede sisteme adaptasyonun
sağlanabileceğini söyledi. İstanbul, İzmir, Mersin, Antalya, Bursa
ve Trabzon'da birlikler olduğunu kaydeden Satıcı, 'Birlikler 3-4
yıldır konunun önemini anlatıyor. Ancak mevcut yasa henüz müsait
değil. Çalışmalarımız sürüyor' dedi. Satıcı: Deneme üretimi
yapılacak Mustafa Satıcı, Eurepgap'a hazırlık için Organize Tarım
Bölgesi Projesi hazırladıklarını söyledi. Tarlalar
kiralayacaklarını ve modern üretim alanları kuracaklarını kaydeden
Satıcı şöyle konuştu: 'Yetiştirilen ürünler yetkili ziraat
mühendisi tarafından denetlenecek ve raporlar verilecek. Ürünler
sertifika alacak. Kısa vadede çiftçi bu sisteme uyum sağlamakta
zorlanmayacak. Çünkü, çiftçinin Avrupa'daki hallere mal satışı
sürecek. Ama zamanla diğer gruplar da bu sisteme dahil olacak.
Yurtiçinde yurtdışında kademe kademe geçiş sürecek. Buna hazırlıklı
olmaz ve sisteme tam olarak geçemezsek 5 yıl sonra ihracat
bitebilir.' Uygulama için çok geç kaldık Ege Bölgesi Sanayi Odası
Meclis Üyesi Enver Olgunsoy da EBSO'nun 8 yıl önce 'Yeşil nokta'
ismiyle benzer bir çalışma gerçekleştirdiğini ancak yasal
engellerle karşılaştığını söyledi. Ege bölgesinde ürünlerin
analizinin yapılacağı laboratuvarın bulunmadığına dikkat çeken
Olgunsoy, 'Bizim 8 yıl önce yaptığımız ancak kabul görmeyen
uygulama, şimdi ekonomik sopayla kafamıza vurularak yaptırılıyor.
Biz bu uygulamada çok geç kaldık. Antalya dışında çalışmalar
başlamadı. Ege'nin ve diğer bölgelerin konudan haberi bile yok'
dedi. Gıdamızın yarısı standart dışı Ağırlıklı olarak
hipermarketlerde satılan et ve süt ürünleri üzerinde
gerçekleştirilen bir araştırma bu ürünlerin yüzde 49.6 gibi önemli
bir kısmının standartlara aykırı olduğunu ortaya koydu. Araştırma
sonucunda bu ürünlerinde yüksek oranlarda sağlık açısından risk
taşıyan E.coli ve küf-maya da tespit edildi. Tüm Tüketicileri
Koruma Derneği tarafından (TTKD) Temmuz 2001-Temmuz 2003 tarihleri
arasında ağırlıklı olarak hipermarketlerde gerçekleştirilen
araştırma kapsamında bin 434 gıda numunesi incelendi. Bin 434
numuneden 724'ünün yani yüzde 50.4'ünün standartlara uygun olduğu
belirlendi. Ürünlerin yüzde 49.6 gibi neredeyse yarısının
standartlara aykırı olduğu tespit edildi. TTKD uzmanları,
aralarında zehirli ishalinde bulunduğu bağırsak enfeksiyonlarına
yol açan E.coli'nin dışkı kökenli olduğunu belirterek, gıdalarda
hiçbir şekilde bulunmaması gerektiğini vurguladı. TTKD Genel
Başkanı Mehmet Barak, 560 sayılı Gıdaların Üretilmesi Denetlenmesi
ve Tüketilmesi'ne dair Kanun Hükmünde Kararnamenin 1995 yılında
yayınlandığını, bununla ilgili yönetmeliklerin de 1998 yılında
yayınlandığını kaydetti. Barak, bu düzenlemelerle birlikte
üretilen, tüketilen gıdaların Avrupa standardına uygun hale
getirilmesinin amaçlandığını kaydetti. Ancak bunun başarılamadığını
belirten Barak, 'Maalesef Türkiye, AB kapısını çalarken bu kanun ve
yönetmeliği süs için çıkardığını kanıtlıyor' dedi. (ANKA)