İHD'den Genelkurmay'a ağır suçlama
Abone olİnsan Hakları Derneği (İHD), Mersin'deki bayrak yakma girişimiyle ilgili Genelkurmay'ın açıklamasına sert tepki gösterdi. Dernek, askerin halkı terörize ettiğini savundu.
İnsan Hakları Derneği (İHD), Mersin`de Nevruz törenleri
sonrasında yaşanan bayrak krizi açıklamalarının ardından devletin
üst kademelerinden yapılan açıklamalara tepki göstererek, özellikle
Genelkurmay açıklamasında kullanılan ``sözde vatandaş`` terimini
``halkı terörize etmeye çalışmak`` olarak değerlendirdi. İHD Genel
Başkanı Yusuf Alataş, Dernek genel merkezinde düzenlenen basın
toplantısında, Nevruz törenleri sonrasında ara mahallelerde yaşları
12 ile 17 arasında değişen birkaç çocuğun ellerindeki bayrağı yerde
sürüklemesi sonrasındaki yaşanan olayları ``ibretle`` izlediklerini
söyledi. Alataş, devletin en üst kademelerinden yapılan
açıklamalara ve daha sonra gelişen olaylara bakıldığında bunun
önceden planlanmış bir senaryo olduğunun akıllara geldiğini ifade
etti. Bayrağa yönelik saldırıların kabul edilemeyeceğini ifade eden
Alataş, bu olaylar sonrasında özellikle Genellkurmay Başkanlığı`nın
açıklamalarının ``ırkçı`` bir dalga yaratmaya çalışanların ekmeğine
yağ sürdüğünü savundu. Bazı kişilerin kışkırtıcı gösteriler
organize etmekte gecikmediğini anlatan Alataş, bir hukuk devletinde
suç olan eylemler ve bunların karşılığı olan cezaların yasalarla
belirlendiğini, ancak gözaltına alınan çocukların yasaya aykırı
olarak gözaltında tutulduğunu dile getirdi. Özellikle ``sözde
vatandaş`` deyiminin kullanılmasının durumu daha da
vahimleştirdiğini söyleyen Alataş, şiddete başvurma şeklindeki
pratiklerin sorgulanması yerine yurttaşlara yönelik geçmişten
dersler çıkarması gerektiği şeklinde tehdit içeren ifadeler
kullanılmasının düşündürücü olduğunu kaydetti. Alataş, tutuklanan 6
çocuğa gözaltı sırasında nasıl bir muamele yapıldığının
bilinmediğini söylerken, çocukların ifadelerinin sadece Savcılık
makamınca alınması, yargılanmalarının ise çocuk mahkemelerinde
yapılması gerektiğini anımsattı. Medyada da çocukların
fotoğraflarının kimlikleri anlaşılacak şekilde yayımlanmasının
kişilik haklarını hiçe saymak anlamına geldiğini dile getiren
Alataş, çatışma ortamının sadece vatandaşa zarar verdiğini söyledi.
Alataş, İHD olarak herkesi sağduyulu olmaya davet etti. Son
günlerde yaşanan olayların AB sürecine de olumsuz katkı sağladığını
söyleyen Alataş, Türkiye`de milliyetçi bir dalga yaratılmaya
çalışılmasının bazı kişilerin demokrasiye yönelik atılan adımlardan
rahatsızlık duyması anlamına geldiğini belirtti. ``MERSİN HEDEF
SEÇİLMİŞTİ`` Alataş, yaşanan kötü olayların kutlamalar sonrasında
olmasının daha önce kendilerinin de tespit ettiği gibi Mersin`in
hedef seçildiğini gösterdiğini anlattı. Türk Ceza Yasası`nda
yapılan değişikliğe asıl direnç gösterenlerin güvenlik güçleri
olduğunu belirten Alataş, Emniyet`in suçların artışını da henüz
yürürlüğe girmeyen yasalara bağladığını dile getirdi. Suç işleyen
insanların da Türk vatandaşı olduğunu dile getiren Alataş,
tutuklanan çocuklar açısından bundan sonraki sürecin adil
yürüyeceğine karşı da herhangi bir işaret bulunmadığını kaydetti.
``BAYRAK İYİ GİYİMLİ KİŞİLER TARAFINDAN VERİLMİŞ`` Alataş, bayrağın
çocuklara iyi giyimli kişiler tarafından verilmiş olmasının da
düşündürücü olduğuna işaret ederek, ``Bu olay rastgele bir olay
değildir`` dedi. Alataş, çocukların ifadelerine de değinirken,
bazılarının bayrağı almak istemediğini, bazılarının yere attığını,
bazılarının ise çiğneyip geçtiğini söylemesinin de düşündürücü
olduğunu dile getirdi. İHD Genel Başkan Yardımcısı Kiraz Biçici ise
bayramdan bir hafta önce Mersin`de yaşanan gözaltılar sonucunda bu
bölgeyi hedef olarak seçtiklerini ve oraya bayram sırasında iki
kişiyle gözlemci olarak katıldıklarını anlattı. Halktan yana bir
gerginlik olmadığını, gerginliği güvenlik güçlerinin çıkardığını
söyleyen Biçici, bayramın yapıldığı yere girişlerdeki aramaların
taciz niteliği taşıdığını söyledi. 50 yaşında bir kadın olmasına
rağmen kendisine de bu tarz girişimlerin olduğunu ifade eden
Biçici, ``Benim boynumdaki fuların rengini bile sorun ettiler. Ben
de onlara İHD`den geldiğimi, bana bunu yaptıktan sonra normal
vatandaşa neler yapılacağını düşünmek bile istemediğimi söyledim``
dedi. Mersin`deki törenlere Gündem Gazetesi`nin alınmadığını bir
süre sonra da olanların yok edildiğini söyleyen Biçici, kendisinin
bir emniyet müdürüne ``Geçmiş olsun, bir sorun olmadan atlattık``
demesi üzerine müdürün kendisine, ``Durun daha sokak aralarında
neler olacağını göreceksiniz`` demesinin çok manidar olduğunu
belirtti. Bayrak açıklamaları yapan üst düzey devlet yönetimi
arasında Genelkurmay`ın ``sözde vatandaş`` sözüyle halkı
``terörize`` etmeye kalkıştığını savunan Biçici, ``Şunu unutmamak
gerekir; hepimiz çocuktuk. 12 yaşındaki bir çocuğun eline ateaş
verirseniz yakar, su verirseniz atar. Her koşulda barışı ve
sağduyuyu öne çıkarmak zorundayız`` diye konuştu.