İğrenç detay! Kediciklerle yatmak ilk Adnan Oktar'ın hakkıydı sonra...
Abone olAdnan Oktar ve ekibine yönelik operasyonda çarpıcı bilgiler ortaya çıkıyor. Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç bugünkü köşesinde, binlerce gencin geleceğini karartan Adnan Oktar hakkında yazdı.
Dün patlak veren Adnan Oktar skandalını köşesine taşıyan Sabah
Gazetesi yazarı Hıncal Uluç, "Adnan Hoca'nın kandırdığı, anne ve
babalarından ayırdığı zengin oğlanlar ve "Bacılar" diyerek koynuna
aldığı hatta reşit olmamış genç kızlar arasında, yakın
arkadaşlarımın çocukları da vardı. Kandırılıp, guruba katılan
bacılarla ilk yatmak hakkı Adnan Hoca'nındı. Mürit delikanlılara
sıra sonra geliyordu." ifadelerini kullandı
Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç bugünkü köşesinde, binlerce gencin geleceğini karartan Adnan Oktar hakkında yazdı. Bu örgütün çoktan bitirilmesi gerektiğinin altını çizen Hıncal Uluç’un yazısının ilgili kısmı şöyle;
'BACILAR DİYE KOYNUNA ALIYORDU': Savcılığın
harekâtı başlatan iddianamesindeki suçların sadece birkaçına bakar
mısınız?.
"Suç işleme amacıyla örgüt kurma.." "Çocukların cinsel
istismarı.."
"Reşit olmayanla cinsel ilişki.." "Dini inanç ve duyguların
istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık.." "Suçtan kaynaklanan
mal varlığı.."
"Resmi belgede sahtecilik.." "Hakaret, suç uydurma, yalan
tanıklık..
"Rüşvet.." "Eziyet.."Daha neler neler.. Siyasi ve askeri casusluğa
kadar..
Ben bu gazetede başladığım yıllarda, yani 90'larda başlamıştı, Hocacılık.. Anında öğrendim. Çünkü Adnan Hoca'nın kandırdığı, anne ve babalarından ayırdığı zengin oğlanlar ve "Bacılar" diyerek koynuna aldığı hatta reşit olmamış genç kızlar arasında, yakın arkadaşlarımın çocukları da vardı.
Kandırılıp, guruba katılan bacılarla ilk yatmak hakkı Adnan
Hoca'nındı. Mürit delikanlılara sıra sonra geliyordu.
ANNE VE BABALARI SUÇLUYORLARDI: Beyinleri yıkanan çocuklar, onları geri almak isteyen anne ve babalarını en ağır şekilde suçluyorlardı. Ne aileler yıkılmış, parçalanmış ve dağılmıştı. Yazmaya başladım. Bu defa bana, gazeteme ve gazetemin sahip ve yöneticilerine yönelik, tehdit, iftira ve şantaj kampanyası başladı. Siyasi Mektup adı altında, bizler için atılmadık iftira kalmadı.
UTANMAZ ADAM: Adnan Hoca'ya savaş açan her
gazete ve gazeteci ayni akıbete uğradı. Rezil iftiralar elden ele
dolaşıyordu. Öyle teşkilat kurmuştu utanmaz adam...Tüm bunlar
bilinir, kendi televizyonu Adnan Hoca ve cariyelerinin nasıl özenti
bir hayat yaşadıklarını teşhir ederken bile kimse harekete
geçmedi.. "1999'da basıldı da ne oldu" diye mi düşünüldü,
bilemem..
Bildiğim..
ADNAN OKTAR'IN UTANÇ DÜKKANI: Salı sabahı Yeni Cumhuriyet'e, çarşamba sabahı da Adnan Hoca'nın devlet içinde devlet gibi kurduğu, kendi kuralları ile yönettiği "Utanç Dükalığı"na baskın haberi ile uyandığım.. Dedim ya!.. İyi başladık!.
Adnan Oktar'ın evinden çıkan bakan kimdi? Bomba iddia
Adnan Oktar'ın kedicikleri nereden mezunlar! Çok şaşıracaksınız