İGİAD'ın asgari geçim ücreti
Abone olİki çocuklu bir ailenin asgari ücret seviyesi, İGİAD Asgarî Geçim Ücreti tespit komisyonu tarafından yapılan araştırma sonucu 950 YTL olarak belirlendi.
İki çocuklu bir ailenin, İstanbul’da asgarî olarak geçimi
sağlayabilmesi için gerekli olan ücret seviyesi, İGİAD Asgarî Geçim
Ücreti (AGÜ) tespit komisyonu tarafından yapılan araştırma sonucu
2006 yılı için 950 YTL olarak belirlendi. İGİAD bünyesinde faaliyet
gösteren Asgarî Geçim Ücreti (AGÜ) tespit komisyonu, her yıl,
Aralık ayında yaptı bir araştırma ile İstanbul şartlarında iki
çocuklu bir ailenin geçinebilmesi için gerekli olan ücret
seviyesini tespit etmektedir. Araştırma, bir ailenin; gıda
(kahvaltılık, sebze ve meyve, et ürünleri, bakliyat, ekmek,
çay/şeker/yağ), kira, elektrik, su, yakıt, mutfak tüpü, haberleşme,
ulaım, eğitim, giyim, ilaç, ev eşyası ve temizlik harcamalarını
içeren bir ortalama toplam gideri tespit etmektedir. 2006 yılı için
iş görenlerle yapılan anket çalşmasına göre İstanbul’da iki çocuklu
bir ailenin asgari olarak geçinebilmesi için iş görenin yol, ğle
yemeği, prim, ikramiye, yardım vb. yan ödemeler dâhil olmak üzere
toplam 950 YTL kazanması gerekmektedir. Bu rakam, evli ve iki
çocuklu bir iş görene verilmesi gereken asgarî geçim ücreti tutarı
olarak İGİAD tarafından işverenlere tavsiye edilmektedir. İş
görenlere ödenen asgarî ücreti, toplumsal dayanşma ve refah
seviyesi aısından önemli bir gösterge olarak kabul eden ve
kurucularının da işverenlerden oluştuğu İGİAD, yürürlükte olan
asgarî ücret seviyesinin daha da yukarılara çekilmesi gerektiğini
dünmektedir. Bu konuda işverenlerin daha duyarl olmalarını savunan
İGİAD, çalşanların ücretlerinin sürekli iyileştirilmesi yönünde
toplum olarak elimizden gelenin yapılması gerektiğini
vurgulamaktadır. İGİAD, asgarî ücrete bir alternatif olarak sunulan
ve reel rakamlarla hesaplanan AGÜ’yü bu anlamda uygulamaları ya da
uygulama yönünde gayret göstermeleri için tüm işverenlere tavsiye
etmektedir. Ayrıca işverenlerin bu ücret seviyesini işletmelerinde
uygulayabilmeleri için de hükümetin iş gören maliyetini işveren
lehine çevirecek düzenlemelerde bulunması gerekmektedir. ASGAR GEİM
ÜCRETİ (AGÜ) NEDİR? “Helal Kazancın Adil Bölümü” Günümüz çalşma
hayatı, iş görenlerin kabiliyeti ve imkânları ölüsünde çalşmaları
ve bunun karılında piyasa şartlarına göre ücret almaları esası
üzerine kurulmuştur. Adil uygulamalara rastlamakla birlikte genelde
kapitalist mantıkla azâmi kâr elde etme arzusu ücret düzeyinin
belirlenmesinde etkili olmaktadır. Bu mekanizma ve zihniyet
sebebiyle – pazarlık gücünün zayıf olmasından dolayı– iş gören,
marjinal üretkenliğinin çok altında bir ücret almaktadır. Bu durum
ise tarafların birbirlerini anlamayan ya da anlamak istemeyen
tutumlarına, dolayısıyla sosyal barş, paylaım, diğerkâmlık gibi
toplumu var eden değerlerin zayıflamasına yol açmaktadır. “Helal
Kazancın Adil Bölümü” ilkesini benimseyen İGİAD, piyasa şartları
uygulaması yerine alternatif Asgarî Geçim Ücreti (AGÜ) politikası
kavramın geliştirmiştir. Bu aslında bütün işverenler tarafından
uygulanması gereken bir standarttır. ünkü İGİAD’a göre insan
onuruna yaraır bir ücret ayrıcalık değil, tersine temel bir haktır.
İGİAD, iş hayatında sağlıklı ve insanî ilişkilerin kurulabilmesi
için emek-sermaye uzlaşmasının ön şart olduğunu dünmektedir. Bu
politikanın temeli, alt gelir grubundaki i görenlerin insanca yaşam
standardına erişmesine yardımcı olmaktır. şveren aısından da
yanında çalştırdı işgörenleri yoksunluğa ve yoksulluğa mahkum
etmemesi, üretilen artı değerin adil bir şekilde paylaılması ve
böylece iş ortamının motivasyonunun arttırılmas gereğini ortaya
koymaktır. Ayrıca İGİAD, bu uygulamanın sosyal barşa katk
sağlayacaını da dünmektedir. Asgarî Geçim Ücreti (AGÜ) iki çocuklu
bir ailenin İstanbul şartlarında insanca geçimini sağlayacaı taban
ücret seviyesidir. şverenin kazancına bağlı olarak bu ücreti
minimum kabul edip daha fazla vermesi tavsiye edilmektedir.
hayatında bir ticârî faaliyetin işveren ve işgören gibi ana
unsurlarının kazanca katkıları oranında ve oluşan kârı hakkaniyet
çerçevesinde paylaşması, adil ve hak eksenli bir iş hayatının
gerçekleşmesi için asgarî şarttır. Bu prensip hem inanç hem de
işletme veriminin artırılması aılarından çok önemlidir. Böylece
toplumsal barın ve kalkınmanın tohumları atılm olacaktır. Burada
piyasa şartları değil hakkaniyet, yardımlaşma ve ücretin
yeterliliği esas alınmaktadır. Özellikle emek arzının yoğun olduğu
ülkemizde piyasa mekanizmasının çalşanların aleyhine bir durum
oluşturduğu aıktır ve bu çok yoğun bir şekilde istismar
edilmektedir. Burada istismar, tek tarafl olmamakla birlikte
işveren tarafı uygulayıcı taraf olarak daha önemlidir.