İdris Bal’dan ihraç değerlendirmesi
Abone olAK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilmesini değerlendirdi. Bal, "Ben kimseye ne küfrettim, n...
AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, ihraç istemiyle
disiplin kuruluna sevk edilmesini değerlendirdi. Bal, "Ben kimseye
ne küfrettim, ne laf attım ne de yan baktım. Beni bu süreçte
CHP’li, MHP’li, AK Partili vatandaşlarımız da aradı; bu gösteriyor
ki ben doğruları söylüyorum" dedi.
TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, dershanelerle ilgili
yaşanan tartışmalara değinen İdris Bal, teşhisin doğru olduğunu,
çözüm yolunda farklı düşünceler olduğunun altını çizdi. Milletin
menfaati için çıkarı ile ilgili bir konuda dikkatli olunması
gerektiğini ifade eden İdris Bal, dershanelerin bir ihtiyaçtan
çıktığını, Türkiye’de fırsat eşitsizliğini tedavi etme yönünde
önemli roller yerine getirdiğini söyledi. Bal, “O zaman çözüm
nereden başlamalı. Mağduriyeti telafi eden kurumları yasaklayarak 1
gecede mi kapatmaktan geçiyor, yoksa o mağduriyetin kaynağı olan
eğitimdeki eşitsizlikleri çözmekten mi geçiyor? Bu konuda çok
dikkatli olmamız, bedel ödemememiz gerekiyor. Bence çözüm, sorunun
kaynağı olan eğitimi kaliteli hale getirmekten geçiyor. İddia
ediyorum bu yapıldığında dershaneler marjinalleşecektir. Meseleye
bilimsel açıdan bakarsak, eğitim açısından bakarsak meselenin aslı
budur. Zor olanı başarmak lazım. Bir taraftan dershaneleri
kapatırken diğer taraftan başka bir kurum altında benzeri kursların
verileceğini söylemek bir çelişki değil midir? Ülkemizin çıkarları
açısından iyi niyetli olmak gerekir, dikkatli olmak gerekir.
Kapatabilirsiniz, benim param varsa benim için dert değil ki,
tutarım özel bir hoca benim evlatlarım daha iyi bir eğitim alır. Ya
asgari ücretle çalışanlar ne yapacak. Ciddi toplumsal sorunlar
olabilir. Burada ezilen yine gariban olur, meslek liseleri olur.
Özellikle İmam Hatip Liseleri bu husustan en çok zarar gören kesim
olur” diye konuştu.
"DÜŞÜNMEDİYSEK BEDELİNİ ÖDERİZ"
Konuya terörle mücadele yönünden de bakmanın gerektiğini ifade eden
Bal, “Sağcıyı solcuyu düşman olarak görmüyorum, biz aynı gemideyiz.
Terörle mücadelede demokratikleşmenin, ekonomik teşvikin ötesinde
demokratik düşünce, etnik vizyonun demokratik vizyonla alt edilmesi
anahtardır. Örgütte en fazla oralardaki bu faaliyetlerden rahatsız,
dershanelerden, okuma evlerinden rahatsız. Terörle mücadele
kavramında bu işin etkisini düşündük mü, düşünmediysek bedelini
öderiz” şeklinde konuştu.
“Bundan sonra Türkiye’de istikrarın devamı bağlamında, gücün devamı
bağlamında bu kucak daralmamalı, geniş olmaya devam etmeli.
İnsanların küstürülmesi babında, az gelirli vatandaşların eğitim
fırsatlarının ellerinden alınması bağlamında sıkıntı olabileceğini,
siyasette karşılığı olabileceğini düşünerek dikkatli olalım
diyorum” diyen İdris Bal, meselelere bilimsel yönden bakmanın fayda
getireceğini söyledi. Konunun demokratik yöntemlerle çözülmesi
gerektiğini savunan Bal, “Teröristleri sevindirmemek lazım,
garibanları üzmemek lazım. Hukuki anlamda bir tartışmaya yol
açmamak lazım. İhtiyacı giderip kaliteyi yükseltirseniz zaten
ihtiyaç olmayacağı için yavaş yavaş marjinal seviyeye inecektir. Bu
konuya makul bakarsak hepimizin yararına olacağını düşünüyorum.
Emredici bir mantıkla bakarsak zararı olacağını düşünüyorum”
ifadelerini kullandı.
"DEMOKRASİ TAHAMMÜL REJİMİDİR"
“Hakkınızdaki ihraç talebini nasıl değerlendiriyorsunuz” şeklindeki
soruya cevap veren İdris Bal, “Bana henüz ulaşan bir şey yok. Bu
talep doğruysa bu benim dershaneler meselesinde olduğu gibi
milletimize bedel ödeteceğini düşündüğüm konularla ilgili yaptığım
yorumlar nedeniyleyse demokrasimiz adına çok üzülürüm. Siyaset
kurumu kişiler üzerine değil, liderler üzerine değil, ortak ideal
üzerine kurulmalı ki, gelen gelsin ama o kurum daim olsun.
Demokrasi tahammül rejimidir. Ben yaptıklarımın, söylediklerimin
evrensel demokrasi standartları içinde kaldığını düşünüyor ve iddia
ediyorum. Ben kimseye ne küfrettim, ne laf attım ne de yan baktım.
Rabbim benim dilimi bundan sonra dilerim sürçtürmez. Beni bu
süreçte CHP’li, MHP’li, AK Partili vatandaşlarımızda aradı, bu
gösteriyor ki, ben doğruları söylüyorum. Henüz eleme gelen resmi
bir yazı olmadığından, neyle itham edildiğimi bilmediğimden
dolayısıyla mantıklı bir şekilde düşünüp gereği neyse onu yaparım”
açıklamasını yaptı.
Bal; “Gülen Cemaati ile AK Parti arasında gerginlik yaşanıyor,
sizin üzerinden cemaate bir mesaj mı verilmek isteniyor?”
şeklindeki soruyu ise, “Amerika’da farklı lobilerin olması, onların
düşüncelerini özgürce paylaşmaları bir zenginlik olarak görülür.
Benim için aynı zenginlik neden fazla görülüyor. Kim yasaları ihlal
ederse onun hiçbir şeyine bakılmaz yargı devreye girer. İnsanları
‘şunu seviyor’, ‘bu gruptan’ diye itham etmek demokrasilerde olmaz.
Ben kendimi bir siyasetçi olarak bu kesimlerle ilişkisi iyi olması
gereken kişi olarak tanımlıyorum. Başarı tüm farklı toplumun farklı
kesimleri ile bağlantı halinde olabiliyorsanız, kanallarınız açıksa
başarı vardır. Ben bunu gerçekleştirmeye çalışan birisiyim. Mesele
hizmet harekete değil ala bu ülke lafla değil de dünyada küresel
bir güç olacaksa bu insanların yaptığı bellidir. Dünyanın her
yerine din, dil ayrımlı yapmadan gidiyorlar. Değerlerimizi,
Atatürk’ü götürüyorlar. Dünyaya Türkiye’yi açan enstrümanlardan
birisi” dedi.
TEPKİ OLDU MU?
“Genel Merkez’den yönetim bazında size gelen tepki oldu mu?”
şeklindeki soruya “Yönetimden değil ama vekil arkadaşlarımız bir
şeyler söylediler. Benim üzerimde vebal var, büyük bir topluluk
beni buraya temsil et diye yolladı, milletime zarar gelme ihtimali
olan konularla ilgili ben konuşmayacağım da kim konuşacak?”
ifadelerini kullanan İdris Bal, medyada kendisine 2-3 aydan bu yana
bir ambargo uygulandığını, bu yönde bir talimatın olduğunu
belirterek, “2-3 aydır medya anlamında ciddi anlamda medyaya
yönelik bir talimatın olduğunu duydum. Ben 13 yıldır her hafta
medya ile işbirliği yapmama rağmen bu dönem bu bıçak gibi kesildi.
Bu da bir suizan değil, arkadaşlarım var, bana böyle bir talimatın
olduğunu söylediler. Ben bunun kurumsal olmadığını ümit ediyorum”
açıklamasını yaptı.
“Ben ülkemde her 10 yılda kurulup dağılan liderlerle giden
partilerin olmasını istemiyorum. Siyaset kurumsallaşması, hazım,
tahammül kapasitesi artmalı” şeklinde konuşan Bal, “Attığınız
twitlerle ilgili uyarı aldınız mı?” şeklindeki soruya ise, “Dolaylı
olarak bunların yanlış anlaşılabileceğini dair uyarı aldım.
Toplumun farklı kesimlerinden teşvikte aldım” ifadelerini
kullandı.
Sosyal medyada tehditler aldığını da ifade eden Bal, “Fiili olarak
sosyal anlamda bir linç kampanyası başlattılar, ağır ithamlar
kullanıldı. Küfür, tehdit içeren mesajlar aldım. Bu baskılar,
tacizler devam ediyor. Bu kişilerin parti ile bağlarının olduğunu
düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
(İHA)