İddianameler tamam sıra keşifte
Abone olManisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, 301 işçinin hayatını kaybettiği maden faciası soruşturmasında müşteki ve tanık ifadelerinin hepsinin al...
Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, 301 işçinin hayatını
kaybettiği maden faciası soruşturmasında müşteki ve tanık
ifadelerinin hepsinin alındığını, iddianamenin hazırlanması için
madende keşif yapılmasının beklendiğini söyledi.
Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs tarihinde meydana gelen maden
kazası soruşturması kapsamında tüm müşteki ve tanık ifadeleri
alındı. Faciayla ilgili adli soruşturmada 8 kişi tutuklanırken,
şehit madencilerin yakınları şirkete manevi tazminat davaları
açmayı sürdürdü.
Öte yandan, kazanın meydana geldiği gün el konulan güvenlik
kamerası görüntüleri facianın göz göre göre geldiğini ispatlar
nitelikte. Kazanın bir iki gün öncesine ait görüntülerde yoğun bir
duman tabakasının madeni kapladığı ve işçilerin yorgun ve bitkin
şekilde ocaktan çıkmaya çalıştığı görülüyor.
İDDİANAME HAZIRLANMASI İÇİN MADENE İNİLMESİ GEREKİYOR
Manisa Barosu Başkanı Zeynel Balkız, Soma maden kazası soruşturması
kapsamındaki adli süreç hakkında son bilgileri şöyle aktardı:
"Cumhuriyet savcıları hazırlık dosyasında müşteki ve tanık
ifadeleri bakımından alınması gereken ifadelerin hepsini almış
durumdalar. Bu bakımdan gerek şüpheli gerek olayın görgü tanığı
anlamında aşağı-yukarı ifadesi alınacak kimse kalmamış durumda.
Bundan sonra ‘ben bu olayla ilgili bilgi sahibiyim veya görgüm var’
diye herhangi bir taraftan tanık gösterilen veya kendiliğinden
çıkan tanıklar elbette dava sürecinde dinlenebilir. Bugün
itibariyle ifade alımı bitmiştir. Burada görevli Akhisarlı
savcılarımız da kendi yerlerine dönmüşlerdir. Peki bu dava neden
bekliyor, neden hâla iddianame düzenlenemedi diye soracak olursak
bunun en önemli sebebi, olayı asıl aydınlatmaya yönelik işe
yarayacak delil madenin içerisinde bizzat yapılacak keşiftir.
Bilirkişilerce yapılacaktır bu keşif." Madenin kapılarının örülü
olduğu, içeriye girilemeyeceği konusunda genel bir bilirkişi
kanaati olduğunu anlatan Balkız, şöyle konuştu: "Yapılan toplantı
sonrasında madenin açılması için biraz daha beklenmesi, elde edilen
olumlu gaz sonuçlarından sonra keşfin yapılacağı kanaatine
varılmıştır. Aynı zamanda toplantıda içeriye girilebilmesi için
hazırlanması gereken maddi, fiziki koşullarda tespit edilmiştir. Bu
keşif yapılamadığı zaman delillerin bütününün toplandığından
bahsedemeyiz.”
GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLERİ
Kazanın meydana geldiği gün el konulan güvenlik kamerası
görüntüleri hakkında da konuşan Balkız, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şuan itibariyle elimizde önemli delil sayılabilecek kamera
görüntülerinin açılışı ve okunuşuyla ilgili kriminal rapor
Cumhuriyet savcılığı dosyasındadır. Burada iki farklı kamera kaydı
tespit edilmiştir. Bunlar 16 noktadan çekilmiştir. 16 farklı
noktadaki kamera kayıtlarının incelenmesinde Mayıs’ın 11’inden
itibaren ciddi anlamda bir anormallik olduğu ve bandın yönü
itibariyle yoğunlaşan bir karbonmonoksit gazının, dumanın bütün
madeni kapladığı ve hatta fotoğraflarda da görüldüğü gibi bitkin,
yorgun düşen işçilerimizin bantları tutunarak çıkmaya çalıştıkları
görülmüştür. Kamera kayıtlarının 7-8 adedinde no-video yazılı
görüntü alınamayan noktalar tespit edilmiştir. Kriminal
bilirkişiler bunların sebeplerini araştırdıklarında, bunların
elektrik kesintisi veya elle müdahaleden kaynaklanmış olabileceğini
söylemişlerdir. Bu alanlar ve saatlerle ilgili kamera kayıtlarımız
elimizde yoktur. Mevcut kamera kayıtlarına göre hareket edilecek
olursa ayın 11’inden itibaren ciddi bir anormalliğin olduğunu
görüyoruz.”
“ADIM ADIM ‘TEHLİKE GELİYORUM’ DİYOR”
Gaz ölçüm değerleri hakkında hazırlanan raporlarda maden ocağındaki
karbonmonoksit gazının 50 PPM üzerinde olması halinde çalışmaların
durması gerekirken oranın 300 PPM’e kadar çıktığı ve çalışmaların
devam ettiği tespit edildi. Konu hakkında bilgi veren Zeynel
Balkız, şöyle konuştu: “Üzerinde durulması gereken başka bir konu
madendeki yaşam koşullarını şiddetle etkileyen ve sensörle sürekli
ölçülmesi gereken karbonmonoksit gazı değerleridir. Önbilirkişi
raporunda da çok açık şekilde ifade edildiği gibi 50 PPM üzerindeki
karbonomoksit gazının bulunduğu alanlarda hayatın durması ve
çalışmanın iptal edilmesi lazım. Oysa 30-31 Mart tarihi itibariyle
elimizdeki 470 nolu sensörde karbonmonoksit gazının 178 PPM
ortalama değere ulaştığı görülüyor. Ortalama değer nedir, altındaki
ve üstündeki rakamların ortalamasıdır. Nitekim burada 300 PPM’i
aşan ölçümler tespit edilmiştir. Yine 12 Mayıs, olaydan bir gün
önceki gaz ölçümlerinde 250 PPM’i geçen ölçümler tespit edilmiş,
ortalaması 71 PPM’dir. Bu ölçülerde burada çalışmak mümkün
değildir. Maalesef 12 Mayıs günü madende faaliyetin olduğu
çalışıldığı gayet açık ve net herkesin gözü önündedir. Adım adım
‘tehlike geliyorum’ diyor. Adım adım ‘infial geliyorum’ diyor ama
buna karşılık gerekli tedbir alınmıyor. Şimdi biz bu keşfin biran
önce yapılabilmesi için şartların oluşmasını bekliyoruz. Elbette bu
gözlemle olacaktır. Kimsenin etkisiyle olabilecek bir şey
değildir.”
DENETLEME MÜFETTİŞLERİ HAKKINDA SORUŞTURMA İZNİ GELMEDİ
Soma’daki madeni denetleyip ‘olumlu’ raporu veren iki müfettiş
hakkındaki idarî soruşturma iznine ait cevap yazısının ilgili
bakanlıklardan gelmediğini belirten Balkız, şunları söyledi:
“Buradaki şirketin sorumluluğu kadar burayı denetlemeyle sorumlu
denetim elemanlarının hem Sosyal Güvenlik Bakanlığı hem Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın denetim elemanlarının soruşturma izni
verilmesiyle ilgili cevap yazısıdır. Maalesef bu yazıyı Cumhuriyet
savcılarımız ilgili idari birimlere Mayıs ayı içerisinde yazdı.
Mayıs ayından beri bu müfettişlerle ilgili henüz soruşturma izni
verildiğine ilişkin bir bilgi ve cevap yazısı yok. Buradan
ilgililere çağrıda bulunuyorum. Soma unutturulmayacaktır. Soma’yı
bütün Türkiye izliyor ama Manisa Barosu daha dikkatli izliyor. Bu
soruşturmanın biran evvel tamamlanması için ve şehitlerimizin
hakkının, hukukunun ortaya çıkması için idari makamların bu
soruşturma izinlerini biran evvel vermeleri gerekir.”
TAZMİNAT DAVALARI AÇILIYOR
Madende hayatını kaybeden işçilerin yakınlarının davaları hakkında
da açıklama yapan Balkız, sözlerini şöyle tamamladı: “153
görevlendirme yaptık. Eşler için 200-250 bin civarı manevi
tazminat, çocuklar için 100-150 bin manevi tazminat, kardeşler ve
anne-babalar için 50-100 bin arası manevi tazminat aşağı-yukarı
çocuklu, eşli bir aile için 400-500 bin lira arası davalar
açılıyor.”
(İHA)