İddia fevkalade ciddidir

Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, 19 Aralıkta iki askeri personelin yakalanıp serbest bırakılması ile ilgili, ''İddia fevkalade ciddidir, bu iddia karşısında devlet bütün ciddiyetiyle sonuna kadar gitmelidir'' dedi.

Kurtulmuş, partisinin, Yenimahalle'de Afitab Kültür Merkezi'nde yapılan İl Başkanları ve İl Müfettişleri toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin ''Sayın Arınç ile ilgili olarak suikast planı iddiaları ortaya atıldı. Daha sonra Genelkurmay'ın bir açıklaması oldu. Bu açıklama da eleştiri aldı. Siyasilerin yaptığı açıklamayı acele bulanlar da oldu. Bu konudaki genel değerlendirmeniz nedir?'' sorusu üzerine Kurtulmuş, ''İddia, fevkalade ciddidir, bu iddia karşısında devlet bütün ciddiyetiyle sonuna kadar gitmelidir'' dedi. Kurtulmuş, bu olayın, kurumlar arası polemik meselesi yapılacak ya da siyasetin tartışma zeminine çekilebilecek bir konu olmadığını belirtti.

Güvenlik güçlerinin soruşturmaları derinleştirmesi ve meselenin gerçekten ne olduğunu bütün millete açık bir şekilde ifade etmesi gerektiğini belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:

''Buradan bir tartışma konusu çıkarmak da ancak herhalde Türkiye gibi bir ülkede olur. Siyasetin buradan nasıl tartışma çıkardığı, nasıl buradan kendilerine bir polemik zemini hazırladıklarını anlayamıyorum. Evet bu çok vahim bir iddiadır. Bu iddia doğruysa sonuna kadar arkasında ne varsa bunların ortaya çıkartılması Türkiye'de öncelikli olarak devlet yönetiminin, kamu yönetiminin ödevidir.''

Bir ülkenin huzur ve güvenliğinin sağlanabilmesinin en temel göstergelerinden birisinin siyasetin çok rahat bir zeminde, tam bir özgürlük alanı içerisinde yapılması olduğuna işaret eden Kurtulmuş, bu anlamda siyaset ve siyasetçinin üzerinde herhangi bir gölgenin bulunmasının asla kabul edilemeyeceğini söyledi.

''SİYASETİN GERGİNLEŞTİĞİ ORTAMLAR...''

Olayın bir an önce aydınlatılmasını temenni ettiklerini dile getiren Kurtulmuş, şunları kaydetti:

''Hakikaten yanlış bir durumsa o zaman da devletin yetkililerinin 'Ey millet, kusura bakmayın, bu bir yanlış alarmmış' diyerek milleti aydınlatmaları gerekir. Her halükarda buradan bir polemik, tartışma, kurumlar arası diyalogsuzluk, hatta çatışma ortamı oluşturulamaz. Siyasi partiler, iktidar ve muhalefet partileri buralardan birbirlerine polemik yapacak bir zemin oluşturamazlar.

Öyle görülüyor ki bu tür iddialar özellikle siyasetin Türkiye'de gerginleştiği ortamlarda devam edecek. Bu amaçla da varsa eğer bir suikast planı, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde bir takım çevrelerle, odaklarla bir ilgisi varsa bunun zaten temizlenmesi başta öncelikli olarak Türk Silahlı Kuvvetlerini ibra eder. Türk Silahlı Kuvvetlerinin herhangi bir şaibe altında kalmasını önlemek için de bu olayın bütünüyle aydınlatılması şarttır. Büyük bir sorumluluktur.''

Bir gazetecinin ''Bugün, gazetelerde, 28 Şubat sürecinde Seferberlik Tetkik Kurulu'nun Meral Akşener'i de takip ettirdiği yönünde haberler yer aldı. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz?'' sorusu üzerine Kurtulmuş, ''Şöyle geriye doğru bakarsanız bu tür olağan dışı siyasete müdahalelerin Türkiye'yi işgal etmeye başladığı dönem 28 Şubat'ın o koyu antidemokratik ortamıdır. 28 Şubatta daha kim bilir neler oldu? Bunları bilmiyoruz, bugün yavaş yavaş dökülüyor. Anılarını anlatanların, anılarında birçok şeyler ortaya çıkıyor'' diye konuştu.

28 Şubat'ın ''Parlamento'yu açık tutarak ihtilali çok şiddetli şekilde gerçekleştirmiş bir süreç olduğunu'' savunan Kurtulmuş, TBMM'de bu dönemden itibaren yaşanan bütün antidemokratik gelişmeleri inceleyecek araştırma komisyonu kurulması gerektiğini belirtti.

BAYDEMİR'İN SÖZLERİ

Kapatılan Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'in tartışma yaratan sözlerinin hatırlatılması üzerine de Kurtulmuş, hangi yöntemlerle, hangi üslupla siyaset yapıldığının önemli olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:

''Siyasetçilerin kalkıp ortalığı geren, bu memlekette insanlar arasına fitneyi, tartışmayı, gerilimi sokan böylesine anlamsız sözler söylemesini büyük bir ayıp olarak kabul ediyorum. Aslında hiçbir amaca hizmet etmeyen, bu ülkede barışa, sulh ve selamete hizmet etmeyen, sanki sadece 'Ortalık gerginleşsin, buradan kaos ve kriz çıksın' anlamına gelen cümlelerdir.''

Herkesi üslubunu ayarlamaya davet ettiğini belirten Kurtulmuş, bunun Baydemir ve arkadaşları açısından da temsil ettikleri kitlenin hakkını korumak bakımından da sorumluluk olduğunu söyledi.

Daha sonra İl Başkanları ve İl Müfettişleri Toplantısı'na katılan Kurtulmuş'a Edirne ve Van gençlik kolları başkanları tarafından çiçek takdim edildi.

Edirne ve Van gençlik kolları başkanlarının yaptıkları jeste teşekkür eden Kurtulmuş, bunun sembolik bir anlamı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

''Türkiye'de 'Demokratik Açılım' diye başlayan ve arkasından millet için bir ayırım süreci haline getirilmeye çalışılan bu süreçte, bu ülkede bin küsur senedir birlikte barış içinde, kardeşlik içinde yaşamış olan, aynı medeniyetin mensubu, aynı dinin, aynı inancın insanları, aynı vatanın insanları olarak yaşamış olan bu halkın arasına sokulmaya çalışılan fitneye karşı da herhalde verilecek en güzel cevap budur.''