İdamı bekleyen mahkum gibiler

Abone ol

Kot taşlama işçileri arasında çok yaygın görülen ve doktorların "tedavisi yok" dediği Silikosiz hastalığı bir can daha aldı.

Bingöl'ün Karlıova İlçesi'ne bağlı Taşlıçay Köyünden 8 yıl önce İstanbul'a giderek kot taşlama atölyelerinde çalışan 28 yaşındaki İdris Oral, yakalandığı Silikozis hastalığına yenik düştü.

İdris Oral, yaklaşık 50 Silikosiz hastasının bulunduğu Taşlıçay köyünde bu hastalıktan yaşamını yitiren 7'nci kişi oldu.

Bingöl'ün Karlıova İlçesine bağlı Taşlıçay köyünden 8 yıl önce gittiği İstanbul'da kot taşlama atölyesinde çalışan 28 yaşındaki İdris Oral, 3 yıl önce ölümcül Silikosiz hastalığına yakalandı. İstanbul Süreyya Paşa Meslek Hastanesinde 2 ay tedavi gördükten sonra memleketi olan Bingöl'ün Karlıova ilçesine Taşlıçay köyüne gelen İdris Oral, bir süre sonra tekrar rahatsızlandığı için Erzurum Devlet Hastanesi'ne giderek burada tedavi olmaya başladı.

Doktorların "bu hastalığın tedavisi yok" dediği İdris Oral'ı yakınları tekrar köyüne geri getirdi. Karlıova Kaymakamlığı ve bazı iş adamlarının verdiği oksijen cihazlarıyla köydeki evinde tedavi olmaya çalışan İdris Oral, durumu daha da kötüleşince bu kez Bingöl Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaklaşık 40 gündür Bingöl Devlet Hastanesi'nde tedavi gören Oral, dün öğle saatlerinde hayatını kaybetti. İdris Oral'ın cenazesi Bingöl belediyesi'ne ait cenaze aracıyla Karlıova İlçesine getirildikten sonra diğer Silikozis hastası olan arkadaşları ve yakınları tarafından defnedildi.

SON İKİ YILDA ÖLEN 7'NCİ KİŞİ

Karlıova ilçe genelinde bulunan 150 Silikosiz hastasından 50'sinin Taşlıçay köyünde oturduğu belirlendi. Taşlıçay köyünde oturan Silikosiz hastaları adına konuşan Seredin Yörük, arkadaşları İdris Oral'ın köyde ölen 7'nci Silikosiz hastası olduğunu belirterek, "Bizler de yarın İdris Oral gibi öleceğiz. Bunun bilincindeyiz. Bizler her gün ölümü bekliyoruz. İdris Oral köyümüzde ölen 7'nci arkadaşımız. Doktorlar bu hastalığın umudu yok diyorlar. İdamı bekleyen mahkum gibiyiz. Her an bir diğer arkadaşımız daha ölebilir. Yıllar önce devletimizin göz yumduğu bu kot atölyelerinde ekmek parası için çalışmaya başladık. Bu atölyelerde nasıl bir tehlike var olduğunu nerden bilebilirdik ki. Şimdi devletimizin bizlere sahip çıkmasını bekliyoruz. Artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Ölmek istemiyoruz dedi. Karlıova ilçesinde toplam 150'ye yakın slikozis hastası bulunmaktadır. Şu anda ilçe merkezi ve Taşlıçay köyünde 4 hasta daha yatalak durumda" dediler.

SiLİKOSİZ HASTALIĞI NEDİR?

Silikozis, taş ocağı, tünel ve diğer maden işçilerinin silisyum tozlarını uzunca bir süre solumaları sonucu gelişen bir pnömokon-yozdur. Silisyum akciğerler için çok tahriş edici bir maddedir. Bunun sonucu akciğerlerde yaygın iltihaplar ve bunu izleyen fibroz odakları ortaya çıkar. Hastalığın solunum sistemini bozup klinik belirtileri ortaya çıkarması 20–30 yıl gibi uzun bir çalışma süresini gerektirmektedir.

Fakat bu tozlara yoğun bir biçimde hedef olan işçilerde hastalığın ortaya çıkması için 10 yıl yetmektedir. Hastalık uzun süre belirti vermeksizin sinsice ilerler. Akciğer dokusundaki değişiklikler zamanla amfizem, bronşektazi, kronik bronşit veya kor pulmonale tablolarına neden olabilir ve hastada bunlarla ilgili belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Nefes darlığı, hızlı solunum, öksürük, halsizlik, göğüs ağrısı, ses kısıklığı, morarma, kan öksürme gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bütün bu belirtiler genellikle ilerlemiş vakalarda ortaya çıkar. Bu da hastalığın teşhisinde gecikmeye neden olmaktadır. Silikozisli hastaların tüberküloz hastalığına yakalanma riskleri diğer insanlara oranla daha yüksektir. Silikozis vakalarının da özel bir tedavisi yoktur.

Günün Önemli Haberleri