İdam günü yazılan mektup eşinde
Abone olMehmet Kanbur'un idam edildiği günü yazdığı mektup 26 yıl sonra ailesine teslim edildi. Eşi çeyrek asırdır bu anı bekliyordu.
Ocak 1983’te idam edilen Mehmet Kanbur’un karısına
yazdığı son mektup ortaya çıktı. Bir daha evlenmeyen Zeynep Kanbur
35 yaşındaki oğluyla Fransa’da yaşıyor.
Devrimci 78’liler Federasyonu, 29 Ocak 1983’te İzmit’te idam edilen
ancak son mektupları ailelerine ulaştırılmayan 4 kişiden Mehmut
Kanbur’un da son mektubuna ulaştı. Milliyet'ten Gökçer
Tahincioğlu'nun haberine göre; Zeynep Kanbur bu mektubu çok
beklediğini ifade etti.
Federasyonun bildirmesi üzerine Fransa’dan gelen ve Kara Kuvvetleri
Komutanlığı’ndan mektubu alan Kanbur’un eşi Zeynep Kanbur, “Mektubu
veren memur sanki hüzünlü gibiydi. Bu mektubu çok bekledim.
Yıllarca neden verilmedi bilmiyorum” dedi.
Daha önce Ömer Yazgan ve Ramazan Yukarıgöz’ün mektuplarına ulaşan
federasyon, idam edilen 4. kişi olan Erdoğan Yazgan’ın mektubu için
de temaslarını sürdürüyor.
İşte idamdan hemen önce Kanbur'un yazdığı son
mektup
Mehmet Kanbur’un idam edildiği 29 Ocak 1983’te elyazısıyla kaleme
aldığı mektup şöyle:
“Değerli karıcığım. Biz tarihi son göre-vimizi yerine getirirken, seni görmek isterdim. Öyle sanıyorum ki hiç haber verilmedi. Veya göstermelik olarak, bilinçli, gecikeceğiniz şekilde haber gönderildi. Bu namussuzlardan farklı bir şey de beklenmez. Göremedim diye üzülmene hiç gerek yoktur. Senden bunu beklerim. Ben hayatım süresince özellikle birlikte olduğumuz zamanlarda gerçek anlamda belli şeyler anlatmaya çalıştım. Ve bu uğurda gücüm oranında üzerime düşen görevleri yerine getirmeye çalıştım. Son olarak da halkımın mutluluğu uğruna canımı severek feda ediyorum. Bu görevimi yerine getirirken size ve halkıma layık olmaya çalışacağım. Son nefesimi verirken dahi köhne düzenin celladına fırsat vermeden halkımın mutluluk sloganını haykıracağım. Bundan hiç kuşkunuz olmasın. Senin bundan sonra özel yaşamın hakkında bir şey söylemek istemiyorum. Sana güveniyorum. Tek başına yapayalnız kalsan dahi doğruluktan, dürüstlükten ayrılmayacağına, namusluca yaşamını sürdüreceğine inanıyorum. Ayrıca sana ve halkıma armağan ettiğim Murat’a da yeterli ilgi göstereceğine, halkına yararlı olacak şekilde yetiştireceğine eminim. Akyazı onurumuz. Yolumuz Akyazı’da düşenlerin yoludur. Devrimciler öldü, yaşasın devrim. Kahrolsun faşizm. Tek yol devrim.”