Darbenin baş rölündeki isimlerden biriydi Semih Terzi. 15 Temmuz
gecesi, yanına aldığı diğer darbecilerle birlikte ele geçirmek için
geldiği Özel Kuvvetler binasının önünde Şehit Ömer Halisdemir
tarafından başından vurularak durdurulmuştu.
Türkiye bu olaydan yaklaşık bir ay sonra, Semih Terzi'nin eşi
Nazire Terzi ile tanıştı. Ankara'da girdiği bir noterde, darbeci
eşinden kalan malları bir başkasının üzerine devretmeye çalışırken
görüldü.
Noter katibi Kerem Sağlıklı onu tanıdı ve eline geçirdiği
bıçakla kovaladı. Bu olay sonrası kaçmaya çalışan Nazire Terzi
tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Buraya kadar anlattıklarımı hepimiz biliyoruz.
Ancak bu olayın perde arkasında, bugüne kadar kimsenin dikkatini
çekmeyen ayrıntılar var. İzin verirseniz, bugün o ayrıntıları
sizinle paylaşacağım.
Nazire Terzi o gün notere tek başına gitmemişti. Yanında
Ayşegül Albayrak isimli kızkardeşi de vardı. noter katibi
durumu farketmemiş olsa, Semih Terzi'nin tüm malvarlığı Ayşegül
Albayrak'ın üzerine geçirilecekti.
Aradan aylar geçti ve bu olay unutulup gitti. Ancak unutmayan biri
vardı.
Bir kadın avukat, Semih Terzi'nin mal varlığını gizlice üzerine
geçirmeye çalışan bu kadının kim olduğunu merak edip iz sürmeye
başladı. Bir kaç aylık takibin ardından, Ayşegül Albayrak'ın
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Kültür A.Ş'de çalıştığını
ortaya çıkardı.
Elde ettiği bilgiler, dehşet vericiydi!
Darbe sonrası, Semih Terzi ismi geçtiğinde,
"O hain değil, asıl hain Ömer Halisdemir'dir. Bunlar
zamanla ortaya çıkacak" diyen, darbenin
"tiyatro" olduğunu söylemekten geri durmayan bu
Fetö'cü kadın, Kültür A.Ş Genel Müdürü'nün özel kalem müdürlüğü
görevini yürütüyordu!
|
Semih Terzi'ye "kahraman"
diyen baldızı Ayşegül Albayrak |
Kadın avukat olayın üzerine gidip, "Fetö ile bu
kadar içli dışlı olan birini burada nasıl çalıştırırsınız? Ben bunu
en yukarıdakilere ileteceğim" deyince, Ayşegül Albayrak
apar topar işten çıkarıldı.
Dikkat ederseniz, "İhraç edildi" ya da,
"Kovuldu" demiyorum.
"İşten çıkarıldı" diyorum.
Aradaki farkı size şöyle anlatayım. Ayşegül Albayrak'ın normal
şartlarda, işten çıkarılma gerekçesinin "Fetö ile
iltisak" olarak gösterilmesi gerekiyordu.
Bunun yerine, Kültür A.Ş yönetim Kurulu
tarafından, "Üstü olan amirlerle yaşadığı tartışma
sonucu iş akdi sona erdirilmiştir" diye bir gerekçe
oluşturuldu. Bu gerekçe sayesinde Ayşegül Albayrak'a 75 bin TL
ihbar ve kıdem dahil tazminat verildi.
Mesele burada kapandı sanmayın! En kayda değer bölümü sona
sakladım.
Ayşegül Albayrak bundan bir kaç gün önce eski işyerine gelip,
kendini kovanlara "Geri dönmek için
dava açtım" diye mesaj verdi.
Kültür A.Ş Yönetimi ise, dava açmaması için kendisini bazı aracılar
üzerinden ikna etmeye çalışıyor!
Neden mi?
Çünkü Ayşegül Albayrak'ın normal şartlarda 25. maddeden dolayı
işten atılması gerekiyordu. Ancak tazminat alabilmesi için
"Üstü olan amirlerle yaşadığı tartışma sonucu iş akdi
sona erdirilmiştir" gibi temeli sağlam olmayan bir
gerekçe oluşturuldu.
Fetö'cü bu hatayı affeder mi?
Şimdi daha fazla tazminat kazanabilmek için bu maddeden dolayı
işten atılmasını Kültür A.Ş yönetimine karşı bir şantaj olarak
kullanıyor! Bu aklı kendisine kim vermiş diye merak ediyorsanız,
onu da söyleyeyim.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde görev yapan bir hanım
tarafından...
Bu hanımın kim olduğunu soracağınızdan emin olduğum için cevabını
vereyim.
Kendileri Semih Terzi'nin diğer baldızı olurlar!
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın bu olaylardan
haberdar olduğunu sanmıyorum.
En azından şimdiye kadar.
Artık meseleyi kendisi de biliyor ve bakalım bu kepazeliğe imza
atanlarla ilgili nasıl yaptırım uygulayacak.
İzleyip göreceğiz!
Dipnot: Aslında bugün Bahçelievler Belediye
Başkanı Osman Develioğlu'nu da anlatacaktım lakin yazı fazla uzadı.
Bir sonraki yazıda, hem Osman Develioğlu ile ekibinin 15 Temmuz
haftasında nerede olduğunu yazacağım, hem de Bursa Büyükşehir
Belediyesi'nde yaşanan Fetö
rezaletini anlatacağım.
SOSYAL MEDYADA TAKİP
İÇİN: