Hyundai Tucson’a müthiş kombinasyon 'Dizel Hibrit'

Piyasaya çıktığı 2004 yılında bu yana C-SUV segmentinin en önemli modellerinden biri olmayı başaran Hyundai Tucson, 2015 yılında da ikinci jenerasyonuyla özellikle Avrupa pazarında markanın satışlarını ve imajını yukarı çekmişti. Çok kısa bir süre içerisinde Avrupa’da satışa sunulacak makyajlı Tucson ise serüvene kaldığı yerden devam ederek satışlara ivme sağlayacak. Özellikle iç mekanındaki geliştirmeler ve seriye eklenen ekonomik motorlarla elini güçlendirecek olan Tucson, tüm dünyada geleceği çok fazla konuşulan dizeller açısından da önemli yeniliklere imza atıyor.

Yeni Tucson’un dizel versiyonunda 48 V'luk elektrik motorunun desteklediği, hafif hibrit güç aktarma sistemi kullanılarak yakıt ekonomisinde ve emisyon oranlarında yüzde 7’ye yakın azalma sağlanacak. Hafif hibrit aktarma organları teknolojisi, markanın yakıt verimliliğini iyileştirme çabalarına katkıda bulurken aynı zamanda performanslı sürüş keyfine de yardımcı olacak.

Haziran ayından itibaren, yeni teknolojiyi ilk etapta 186 beygirlik 2.0 litrelik dizel ünitede kullanacak olan Hyundai, 2019 yılının bahar aylarında da 1.6 litre dizel motora entegre edecek.

MARKA VE SEGMENTİNİN İLK MODELİ: Hyundai Tucson 48V Mild Hybrid, markanın daha temiz bir geleceğe olan bağlılığına katkıda bulunan ilk dizel hibrit modeli ve aynı zamanda segmentinde de bir ilk. Ayrıca, en yüksek kalite standartlarını karşılaması için Avrupa'da tasarlanarak Çekya’da üretilen Tucson’un tüm motorları yeni emisyon standartlarını da karşılıyor.

MAKSİMUM SÜRÜŞ KEYFİ İLE YAKIT TASARRUFU BİR ARADA: Hyundai'de ilk kez, elektrifikasyon için tasarlanan 0.44 kW / h 48 volt lityum-iyon pil teknolojisi, Hafif Hibrit Başlangıç Motoru (MHSG), LDC dönüştürücü (Alçak Gerilim DC / DC) ve bir de invertör birarada kullanılıyor. Yakıtın en fazla tüketildiği hızlanma esnasında, MHSG, dizel motoru 12 kW'a kadar destekleyerek böylelikle yakıt tüketimini azaltmış oluyor. Sistem, motorun mekanik kullanımı ve enerji geri kazanımı arasında otomatik olarak geçiş yapıyor. Klasik hibrit çalışma prensibinde olduğu gibi, vites küçültme ve frenleme esnasında, aküyü şarj etmek için enerji kazanımı elde ediliyor. Bu şekilde, sistem maksimum sürüş keyfinden ödün vermeden motorun yakıt ekonomisini sağlarken aynı zamanda CO2 emisyonlarını da önemli ölçüde düşürmüş oluyor.