Huzurevine gitmeyene karne yok
Abone olYeni düzenlemeyle, öğrenciler, ‘yaşlı ve fakirlere yardım, huzurevi ziyareti, engelli ve sokakta yaşayan çocuklara destek olma gibi zorunlu ‘toplum hizmeti’
Yarıyıl tatiline erken giren öğrenciler, karnelerinin sol
tarafında yer alan Türkçe, matematik, fen bilgisi gibi ders
notlarına göre takdir ya da uyarı aldı. Karnenin sağ tarafında yer
alan davranış notları her zaman olduğu gibi veliler ve öğretmenler
tarafından dikkate alınmadı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın, ilköğretim
ve lise öğrencilerinin toplumun sorunlarına duyarlı olmalarını
sağlamak amacıyla uygulamaya koyduğu Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği
bu alışkanlığı değiştirecek. Yeni düzenlemeyle, öğrenciler, ‘yaşlı
ve fakirlere yardım, huzurevi ziyareti, engelli ve sokakta yaşayan
çocuklara destek olma ve küçük sınıflara ders çalıştırma’ gibi
zorunlu ‘toplum hizmeti’ yapacak. Bu çalışmalar karnelere de
yansıyacak. Ancak ‘sosyal etkinlik’ kapsamındaki bu çalışmalar
notla değerlendirilmeyecek. Karnelerin sağ tarafında oluşturulacak
bölüme, “tamamlandı” ya da “tamamlanmadı” diye yazılacak.
Etkinliklere katılmayan öğrenciye karnesi verilmeyecek.
Öğrencilere, ilköğretim okullarının 1, 2 ve 3. sınıflarında yılda
15 saat, 4-8’inci sınıflarında 20, liselerde ise 25 saat toplum
hizmeti yapmak zorunluluğu getiriliyor. İlk uygulama önümüzdeki
yarıyıl başlıyor. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, daha önce
eğitsel kol çalışmalarında işlenen bu tip konuların çoğunlukla
okulun içinde kaldığına dikkat çekti. Öğrencinin iyi alışkanlıkları
bizzat yapacağını kaydeden Çelik, “Hep öğretim yapılıyor, eğitim
yok deniliyordu. Bu sistemle eğitim de işin içine giriyor. Ayrıca
öğrenci, topluma faydalı bir iş yaparak kendini ispatlıyor ve
kendine güveni geliyor.” dedi. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı
Prof. Dr. Ziya Selçuk da karnenin sağ tarafında yer alan
‘davranışlar' bölümünü öğretmenlerin ve velilerin pek
önemsemediğini düşünüyor. Selçuk, sosyal etkinliğe katılacak
öğrencilerin bunu bir ev ödevi şeklinde değil bir proje olarak
yapacağını kaydediyor. Selçuk, ikinci dönemin bu uygulamalar için
bir geçiş dönemi olacağını, esas uygulamanın ise yeni öğretim
yılından itibaren başlayacağını kaydetti. Yeni sistem öğrencilerin,
‘yaş ve bilgi seviyesine uygun olarak her türlü toplum ve çevre
sorunlarının çözümüne katkı sağlamak amacıyla' en az bir ‘toplum
hizmeti' yapmasını öngörüyor. Danışman öğretmenler gözetiminde
toplum hizmeti olarak yapılabilecek çalışmalar arasında şunlar yer
alıyor: “Alt ve diğer sınıflardaki öğrencilerin ders, ödev ve proje
çalışmalarına yardımcı olmak. Kitap okuma alışkanlığını
kazandırmaya yönelik çalışmalar. Çevreyi korumak, güzelleştirmek,
parklar oluşturmak. Tarihî ve kültürel değerleri koruma ve yaşatma
faaliyetleri. Toplum kurallarına uyulması için öğrencileri ve halkı
bilinçlendirme. Okul bahçesini, çevreyi, boş arazi ve alanları
ağaçlandırmak, erozyonla mücadele etmek, yok olmaya yüz tutmuş
bitki türlerini korumak ve yetiştirmek üzere projeler geliştirmek.”
Öğrenciler ayrıca ihtiyaç sahibi insanlara yardımcı olacak;
çevrelerindeki yaşlı ve bakıma muhtaç insanlara günlük işlerinde
destek verecek. Huzurevlerinde ve çocuk yuvalarındaki insanların
hayatlarını kolaylaştırıcı, onların toplumla kaynaşmalarını
sağlayıcı çalışmalar yapacak. Kimsesiz, engelli ve sokakta yaşayan
çocuklara yardımcı olacak. Sosyal hizmet amaçlı sivil toplum
kuruluşlarının çalışmalarına destek sağlayacak. Öğrencilerin sosyal
etkinlik çalışmalarına ‘gönüllü veliler' de katılıp, öğrencilere
yardımcı olabilecek. Haber: İbrahim Asalıoğlu Kaynak: Zaman