Hürriyet'in AK Parti konsolosu!

Abone ol

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, bu kez Vatan yazarı Ruhat Mengi'yi kızdırdı. Mengi'ye göre, Ahmet Hakan'ın gazetecilik geçmişi yok! Peki Mengi'yi ne kızdırdı?

Ruhat Mengi'nin tepesini attıran, Ahmet Hakan'ın "AKP'nin gizli dostları" yazısından başka bir şey değildi. O yazıda Mengi'nin ismi de geçmiyordu. Ahmet Hakan'ın yazısında Güngör Mengi'nin adı geçiyordu.

Güngör Mengi, "AKP'nin gizli dostu" olarak suçlanıyorda Ahmet Hakan'ın yazısında. Hal böyle olunca, iş Ruhat Hanım'a düştü ve geçti bilgisayarın başına, parmaklarını konuşturdu:

"Hürriyet yazarlarını unutmuş!"

Yazı: Ruhat Mengi
Kaynak: www.vatanim.com.tr

"Hürriyet gazetesindeki "AKP konsolosu" dün yine AKP'nin ne kadar güçlü olduğundan söz ediyordu. Gerçi kendisinin, daha önce çalıştığı TV kanalı nedeniyle de bu partinin sözcüsü gibi konuşmasına ahalinin alışkanlığı vardı ama, konuşurken belli olmayan çelişkiler yazıda ortaya çıkıveriyor (yazmak "sanıldığı kadar" kolay değildir, çok dikkatli bir "beyin" gerektirir).

Bir kötü alışkanlık geldi bazı medyacılara bizde, 'kendilerini akıllı, okuyucuyu aptal sanma alışkanlığı' bu. Oysa Türkiye'de bir kısım yazardan daha akıllı ve dikkatli bir okur kitlesi var, bu tür yanılgılardan sakınmak lâzım.

AKP'nin "konsolosu", kendi gazetesinde her gün bu partinin karşıtlığını, -hem de bazıları ideolojik boyutta- yapan yazarlar olduğunu bilmiyor gibi davranarak, aralarında, çalıştığı gazeteye ciddi rakip gördüğü isimler olan başka yazarların "AKP'ye karşı" yaz dıklarını iddia ediyor (ki adı geçenlerin hepsi tamamen objektif olarak, bugüne kadar her iktidarın hatalarını yazdıkları gibi bunu da yaza, aynı zamanda olumlu gelişmeleri de unutmayan çok saygın gazeteciler ve gazetecinin görevinin de partilere yalakalık olmadığını iyi bilirler). Sonra da kendi lkonsolosluğunu'(!) unutup tarafsız görünmeye çalışarak "Onlar böyle yaptıkça AKP daha da güçlenecektir" diyor.

"O zaman rahatsızlığınız nedir beyefendi" diye sorarlar adama. Sizin istediğiniz de bu değil mi zaten; Her ne kadar ilacından, enerjisine, rakısından, arazisine soygun, yolsuzluk boğaza kadar çıkmışsa, milletin can güvenliği sıfıra inmiş, yuva çocuklarına kadar tecavüz, taciz, intihar almış başını gitmişse ve bu korkunç şartlarda Hükümet'in başı eşiyle birlikte dünya gezisindeyse, kendi milletvekilleri, bakanları dahi dayanamayıp istifa ediyorsa bile "AKP daha da güçlensin"!!

Bu durumda, eğer iddianızda haklı olduğunuza inanıyorsanız memnun olmanız ve susarak bu yazarların "gidişini bozmamanız" gerekir değil mi?

Yaptığınız, rasyonellikle çelişki içinde. Aynı zamanda okurun rasyonalitesini de küçümsemekte...

Gazeteciliğe yıllarını vermeden, bir şekilde basamakları 5'er, 10'ar atlayarak yükselenler işte önünü boş bulunca böyle kendi kendileriyle de, mantıkla da ters düşüveriyorlar.

İşin içine bir de "gazete yönetimine yaranmak, rakiplere de çaktırmadan kazık atmak" kurnazlığı girince sonuç bu oluyor işte!"

Günün Önemli Haberleri