Hürriyet-Akşam polemiği yaşanıyor
Abone olAkşam yazarı Burhan Ayeri'nin Hürriyet'in Okur Temsilcisi Doğan Satmış'a yönelttiği eleştiriler, kabına sığmadı. İkili arasındaki diyalog kurumlar arası polemiğe dönüştü..
Burhan Ayeri'nin başlıklı yazısında Doğan Satmış'a yöneltiği
eleştiriler oludukça geniş bir boyuta dönüştü...
Pazartesi günü Hürriyet'te yer alan "Okur Temsilcisi'ne Mektuplar"
köşesini -Aslında çok geniş alan kaplıyor, sayfa bile diyebiliriz-
okurken gülümsedik. Bu işin sorumluluğuna yakın zamanda atanan
Doğan Satmış, dolaylı yoldan bizim haftalarca önce yazdığımız
'Uluslararası rezil olmak' başlıklı yazımıza cevap veriyor.
Gerekçesinde 'Bazı internet siteleri ve köşe yazarları Hürriyet'i
eleştirdiler' dendi. Oysa, bu konuyu sadece biz yazdık. İnternet
siteleri de adımızı vererek, alıntı yaptı. İşte o 'Bazı köşe
yazarları'ndan biri olarak, Sayın Satmış'ın eksik ve yanlış
savunmasına değinmek istiyoruz. 'Birkaç bin baskıdaki başlık' sözü
tamamen yalan. Gazetenin İstanbul merkezli olduğu düşünülürse,
bıraktık Büyükçekmece, Küçükçekmece ve Avcılar'ı, Merter, Güngören
ve Topkapı'da satılan Hürriyet'lerde bile 'İlk işaretler Kerry
diyor' yer almaktaydı. Bu gazetenin okurları, sözlerimizin
doğruluğunu onaylayacaktır. Demek ki Okur Temsilcisi'nin birkaç bin
dediği, birkaç yüzbin. Gerekli sağlamayı matbaalardaki 'Ara kalıp
raporları'ndan öğrenmek mümkün. Bir şeyden kesin eminiz. Sayın
Aydın Doğan ve yakınlarının önüne düzeltilmiş baskı konulmuştur.
Seçim gecesi Sorumlu Müdür olan Necdet Tatlıcan'ın savunmasını ise
çok sevdik. "Genel Yayın Yönetmenimiz Ertuğrul Özkök'e danışarak
başlığı" attık diyor. Burada gerçek suçlu ortaya konmakta.
* * *
Sayın Doğan Satmış, Jim Clancy'i devamlı Glancy -Belki de ilk defa
duydu- yapmakta. Sanırız, biraz isim hafızasını doldurmasında yarar
var. Clancy'nin havaya kaldırdığı mail yahut modem değil
Hürriyet'in ta kendisiydi. Bu konuda lafı çarpıtmaya gerek yok.
Şimdi aynı grubun yazarı ve Arena'nın yapımcısı Uğur Dündar'a
geçeceğiz. Programlarının sonuncusunu da
Beylikdüzü-Kavaklı-Belediyesi merkezli arsa yağmasına ayırdı.
Sanırız, bu seriyi şimdilik tamamladı. Önce CNN TÜRK, ardından
Kanal-D'de yayınlanan programın en önemli cümleleri finalde Akşam'a
ve gazetemiz çalışanı Şaban Arslan'a teşekkür etmesiydi. İki yıl
önce bu yayınların ilk defa kimin tarafından yapıldığının üstünü
örtmedi. Dündar'a bu yakışırdı. Bu tutumundan dolayı onu
kutluyoruz. Unutmadan bir girme daha yapmak istiyoruz. Süper
Poligon'un dünkü alıntısına teşekkürler. Ancak Dündar bizim
kendisiyle ilgili serzenişlerimizi erken bulmuş ve 'Acele ettin.
Sonunda teşekkür edeceğini' belirtmişti. Aynı grupla ilgili konuyu
kapatmadan önce Cengiz Semercioğlu'nun 'Alıntısını' atlamadığımızı
ifade etmek istiyoruz. TeleVole'de Umut Akyürek'in O'Henry
hikayesini mucize diye anlatmasını dile getirmemiz, Cengiz'in
köşesinde 4 gün sonra, küçük taklalarla tekrarlandı. Sanırız bu
kardeşimizin, 'Ekrandan ekran eleştirisi' yaparken aynada ara sıra
kendini seyretmesinde yarar var!
YAZI: Burhan AYERİ