Hülya Koçyiğit, 2015 İyi Niyet Elçisi oldu

Süleyman Şah Üniversitesi tarafından düzenlenen ve Birleşmiş Milletlerin (BM) modellemesi olan "Model United Nations Universities" programı kapsamında verilen ödüller, Crown Plaza Hotel Asia'da gerçekleştirilen törende takdim edildi.

Törene katılan Koçyiğit, AA muhabirine yaptığı açıklamada, verilen ödülün çok anlamlı ve çok kıymetli olduğunu söyleyerek "Ben bütün varlığımla, kendimi bildim bileli, insanların sevgisini aradım, sevgi talep ettim. Ülkemdeki barış için biraz katkıda bulunabildimse ne mutlu bana. Umudum hiç bitmiyor ki. Bir gün barışa hep beraber kavuşacağız" dedi.

Bugüne kadar ilk kez bir hükümetin barış yoluyla terörü çözebilmek için adım attığına dikkati çeken ünlü sanatçı, "Ülkemde 30 küsur yıldır terör ve savaş var. Bugüne kadar alınan tedbirler hep askeri oldu. İlk kez bir hükümet, barış yoluyla bu konuyu çözebileceğini düşündü, inandı ve kararlı bir şekilde harekete geçti. 'Çözüm süreci' adı altında çalışmalara başladı. Bu çalışmalara davet edildim. Buradaki amaç devletle halkın arasında bir köprü, barış yollarını birlikte oluşturabilmekti" diye konuştu.

"BARIŞIN SAVAŞ KADAR KOLAY KURULAMADIĞINI GÖRDÜM"

Hülya Koçyiğit, çözüm sürecinde yaşadıklarına değindiği konuşmasında şunları kaydetti:

"Ulu Önder Atatürk'ün sözleri iliklerime kadar işlemiştir: 'Yurtta sulh, cihanda sulh'. İlginç bir heyecanla görevi kabul ettim. Seve seve sahaya indim. Ama benim içimdeki o heyecan ve heves, 'herkes barışı isteyecek', 'hep beraber barışa yürüyoruz' heyecanı, çalışmaların devam etme süreci içerisinde giderek zayıfladı. Çünkü insanların birbirlerine güven duygularını kaybettiklerini farkettim. Bu nedenle barışın savaş kadar kolay kurulamadığını gördüm."

Gençlere çeşitli önerilerde de bulunan sanatçı, "Bireysel hak ve özgürlüklere saygılı olalım. Bizi insan yapan en önemli duygularımızı tekrar hatırlayalım. Merhamet, vicdan ve hoşgörü gibi. Ben bu duyguları tekrar hatırlatma gereği duyuyorum, her vesileyle, her yerde. Bana layık görülen bu plaketi terörde ve savaşta en mağdur olan kadınlar ve evlatlarını kaybetmiş anneler adına alıyorum" ifadelerini kullandı.

"DÜNYANIN EN ÖNEMLİ ŞEYİ DEĞİLİZ AMA..."

"2015 Barış Elçisi" ödülüne layık görülen oyuncu Tuba Büyüküstün ise verilen ödülün, hayatındaki en özel ödüllerden biri olduğunu dile getirerek, "Umarım biraz olsun layık olabilmişimdir. Umarım bundan sonra biraz olsun layık olabilirim" dedi.

Büyüküstün, barışın önemine değinerek, şöyle konuştu:

"Dünyanın en önemli şeyi değiliz ama dünyanın en önemli yaratıklarıyız. Küçücüğüz ama çok büyüğüz. Sürekli bir şeyler yapmaya, sürekli eyleme geçmeye çalışıyoruz. Ben artık belki de eyleme geçmek yerine, daha eylemsiz kalmak, önce kendinle barış içinde olmak, kendinle, en yakınındakiyle ve en uzağındakiyle barışmak, saygı duymak gerektiğine inanıyorum ve ancak böyle, o hep özlemini çektiğimiz barışa ulaşabileceğimize inanıyorum."

Etkinlikte, Doğa İçin Çal isimli müzik grubu,  "2015 Farkındalık" ödülü, Paris patlamasında eşini kaybetmesine karşın, sosyal medyada yayımladığı sağduyu mesajlarıyla dikkat çeken Antoine Leiris'e de "2015 Hoşgörü" ödülü takdim edildi.

Birleşmiş Milletler bünyesinde önemli çalışmalarda bulunan ve akil insanlar arasında yer alan Cem Vakfı Genel Başkanı İzzettin Doğan'a "2015 BM Onursal" ödülü, yine akil insanlar heyeti arasında yer alan akademisyen Doğu Ergil'e ise "2015 Demokrasi" ödülü verildi.

Törende ayrıca, Hülya Koçyiğit için sürpriz doğum günü kutlaması yapıldı.