Hulusi Akar: İstiyoruz, vermiyorlar bunları biz yapmak zorundayız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’nın Tank-Palet Fabrikasındaki incelemelerinin ardından konuşma yapan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacı olan tüm araç, silah ve gereç ne varsa onları biz sağlayacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir dizi ziyaretler kapsamında Sakarya’ya geldi. Program ve ziyaretler kapsamında Erdoğan ilk olarak Arifiye ilçesi Hanlıköy Mahallesi’nde 1 milyon 804 bin metrekare alan kurulu olan Tank-Palet fabrikasını oldu. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı bölgede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan fabrikanın içerisinde helikopter ile giriş yaptı. Milli prodüktivite merkezinin son 10 yılda 3 kez tescil ettiği, dünyada ilk 5 arasında yer alan ve yüzde 100 milli kaynaklarla üretilen fırtına obüsünün fabrikasında incelemelerde bulunduktan sonra işçilerle bir araya geldi. Programda söz alan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türkiye'de savunma sanayinde yüzde 70'lere varan milliliği yakaladıklarını belirtti.

“Harp araç ve gereçlerini yerli ve milli yapmak mecburiyetimiz var”

Fabrika hakkında bilgiler veren Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Buradaki bu fabrika ile alakalı herkes bir şey söylüyor. Peşinen şunu söyleyeceğim. Burası ‘Tank ve Palet’ değil, ‘Tank Paleti Fabrikası’. Burası tank paleti fabrikası olarak kuruldu. Daha sonra OBÜS’ler yapıldı. Şimdi de büyük bir azim ve kararlılıkla tank yapmak için çalışıyoruz. Şu an bile müttefik bildiklerimizden örtülü, açık ambargolar var. İstediğimiz malzemeleri alamıyoruz. Dolayısıyla bizim ordumuzun ihtiyacı olan harp araç ve gereçlerini yerli ve milli yapmak mecburiyetimiz var” dedi.

“TSK’nın ihtiyacı olan tüm araç, silah ve gereç ne varsa onları biz sağlayacağız”

Türkiye savunma sanayisinde yüzde 70’lere varan millilik oranını yakaladıklarını belirten Bakan Akar, “Hepinizin bildiği gibi, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, teşvikiyle, sizlerin de alın teriyle, bugüne kadar yapılan çalışmalarla çok şükür Allah’a, bugüne kadar Türkiye’de savunma sanayisinde yüzde 70’lere varan bir millilik ve yerliliği yakaladık. Bundan sonra da hep birlikte çalışmak suretiyle bunu çok daha yukarılara çıkartacağız. İnşallah Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacı olan tüm araç, silah ve gereç ne varsa onları biz sağlayacağız, siz sağlayacaksınız. Türk Silahlı Kuvvetleri bugüne kadar Cumhuriyet tarihimizdeki en yoğun günlerini yaşıyor” diye konuştu.

Mehmetçiğin başarısı, fedakarlığı hiçbir ülkede yok

3 kıta ve 7 iklimde Türkiye’nin hak ve menfaatleri doğrultusunda başarılı bir şekilde görev yaptıklarını dile getiren Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yerli savunma sistemlerinin birçok alana katkı sunduğunu belirten Bakan Akar, “Sadece ülkemizin hak ve menfaatlerini değil, aynı zamanda dost ve kardeş ülkelerin de hakkını ve hukukunu savunmak için gece ve gündüz demeden çalışmalarını sürdürüyor. Bir taraftan personelin eğitimini, öğretimini, tatbikatı yapılırken, diğer taraftan da kahraman Mehmetçiğin ileri teknoloji ürünü harp silah ve gereçlerine ihtiyacı var. Onları da siz sağlayacaksınız. Buradaki çalışmalarla bunlar sağlanacak. Bizler bugüne kadar binlerce yıllık tarihimizden gelen milli ve manevi mesleki değerlerimizle, ülkemiz ve milletimiz için egemenlik ve bağımsızlığımız için ne yapmamız gerekiyorsa yaptık, yapmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla Mehmetçiğin silaha ve araca, gerece ihtiyacı var. Buradaki dedikoduları biz hiç dinlemiyoruz. Bunlara hiç bakmıyoruz. Biz elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. 3 kıtada, 7 iklimde hak koşturan, adaleti, barışı, huzuru, güvenliği sağlayan atalarımıza layık bir şekilde, onların izinde bizler de 3 kıtada hak ve menfaatlerimizi, kardeşlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak üzere çalışmalarımızı başarılı bir şekilde sürdürüyoruz. Mehmetçiğin başarısı, fedakarlığı hiçbir ülkede yok. Fakat, aynı zamanda onun kullandığı İHA’lar, SİHA’lar, toplar, tanklar da çok önemli. Bunları biz yapmak zorundayız. İstiyoruz, vermiyorlar. ‘Vermiyoruz’ da demiyorlar. Bunu görmemiz lazım. Elimizden gelen ne varsa yapmamız lazım. Burada yapılmak istenen, askeri fabrikalara istinaden özel sektörümüzün, üniversitelerimizin sahip olduğu bilgiden ve tecrübeden faydalanmak.”