Hükümetten vatandaşa benzin kazığı

Petrol ürünlerinden alınan Özel Tüketim Vergisi'nin sürekli artırılması artık rutinleşti ve gazetelerde haber bile olmaz oldu. Son olarak önceki gün petrol ürünlerinden alınan ÖTV, benzin çeşitleri, motorin, marine diesel, LPG, otogaz, bütan, propan ve iki çeşidi dışında fuel-oil'de artırıldı Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararına göre, kurşunsuz süper benzinin (oktanı 95 veya daha fazla ancak 98'den az olanlar) litresi 1 milyon 251 bin liradan 1 milyon 362 bin 500 liraya yükseldi. Kurşunlu süper benzinin (Oktanı 98'den az olanlar) litresi ise 1 milyon 269 bin liradan 1 milyon 376 bin 500 liraya yükseldi. Yeni düzenlemeye göre motorinin (kükürt oranı yüzde 0.05'i geçmeyenler) litresi 933 bin lira olurken, LPG'nin litresi ise 443 bin 500 liradan 509 bin 500 liraya çıkarıldı. Bu sadece önceki günkü arüşın haberiydi. Aralık ayında ÖTV ile tam dört kez yukarı doğru oynandı. Bu oynamalarla birlikte kurşunsuz benzinin ÖTV'si 1 milyon 30 bin liradan 1 milyon 362 bin liraya çıktı. Yani her bir litre benzinden 1 doların bile üzerinde sadece ÖTV alınmaya başlandı. KDV ile birlikte 1 litre benzinden alınan vergi 1.27 doları buldu. 1 depo benzinde 16.6 milyon az ödenirdi 9 Eylül 2004 tarihinde kurşunsuz süper benzinden alınan ÖTV 1 milyon 30 bin lira seviyesinde bulunuyordu. O dönemde petrol fiyatları tüm dünyada almış başını gitmiş, rafineri çıkış fiyatı da 598 bin lirayı geçmişti. Ancak daha sonra dünya petrol fiyatları gerilemeye başladı. Serbest fiyat mekanizmasına göre rafineri fiyatı düştükçe ya da arttıkça fiyatın değişmesi gerekiyordu. Ancak nedense hükümet her yukarı gelişmeyi zam olarak yansıtırken, aşağı doğru gelişmeleri ise ÖTV artışı ile dengeleme yoluna gitti. Bu dengelemeler neticesinde Türkiye en pahalı benzini tüketir hale geldi. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, 2005 yılı bütçesinde akaryakıt Özel Tüketim Vergisi'nden 20 katrilyon 750 trilyon lira gelir beklerken, bu ÖTV artışları ile gelirini de katlama firsatı buldu. Oysa söz verildiği gibi aşağı doğru hareketler de birebir pompa fiyatına yansıtılmış olsaydı, bugün 1 litre benzine 2 milyon 294 bin lira değil, 1 milyon 962 bin lira ödeyecektik. Yani bir arabanın 50 litrelik deposu 114 milyon 700 bin liraya dolacağına 98 milyon 100 bin liraya dolacak, otomobil sahibinin 16 milyon 600 bin lira kârı olacaktı. AKP Hükümeti ile benzinin pompa fiyatı Türkiye tarihinde ilk kez 1 doların üzerine çıkarken, 1.5 doların üzeri de görülmüş oldu. Böylece Türkiye dünyanın dolar bazında en pahalı benzinini tüketen ülkesi unvanını elde etti. Petrol 52 dolardı en son 39.4 dolardan işlem gördü Dünya petrol fiyatları geçtiğimiz yılın son çeyreğinde çok dalgalı bir seyir izledi. Brent petrolün fiyati Ekim ayı sonunda 52 doları görerek rekor kırdı. Bu arada Türkiye'de dolar 1 milyon 480 bin liradan işlem görüyordu. Yani 1 varil Brent türü hampetrolün Türkiye'deki karşılığı 76 milyon 960 bin liraydı. O tarihten bu yana hem petrolün fiyatı düştü hem de dolar geriledi. Dün itibarıyla Brent türü hampetrolün varil fiyatı 39 dolar 48 cent'e geriledi. Dolar ise en son 1 milyon 350 bin liradan işlem gördü. Yani bir varil Brent petrolünün karşılığı 53 milyon 298 bin liraya geriledi. Üstelik Türkiye'de tek rafineri olan Tüpraş'ın Brent petrolünden ortalama 3 dolar daha aşağıdan petrol satın alabildiğini de hatırlatalım. Tüm bu hesaba rağmen Türkiye'de pompa fiyatında aşağıya doğru herhangi bir değişikliğe gidilmedi. Kaynak: Vatan Gazetesi