Hükümetten Anayasa Mahkemesi'nin tahliye kararına sert tepki
Abone olBaşbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Anayasa Mahkemesi'nin FETÖ tutuklusu Mehmet Altan ve Şahin Alpay için tahliye kararı vermesine tepki gösterdi. Bozdağ, "Anayasa Mahkemesi yasaların çizdiği sınırı aşmıştır" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Anayasa Mahkemesinin kapatılan
Zaman gazetesi eski yazarlarından Şahin Alpay ile gazeteci Mehmet
Altan hakkında verdiği hak ihlali kararını Twitter hesabından
yaptığı paylaşımla değerlendirdi.
Bozdağ, anayasa ve yasada belirtilen konularla sınırlı bireysel başvuruları incelemenin ve karara bağlamanın, Anayasa Mahkemesinin yetkisi ve görevi dahilinde olduğunu anımsattı.
Bireysel başvurunun, Anayasa Mahkemesini güçlendirdiği gibi kişisel hak ve özgürlükler bakımından da önemli bir yargısal güvence olduğunu belirten Bozdağ, şunları kaydetti:
AYM YASALARIN ÇİZDİĞİ SINIRI AŞTI
NE OLMUŞTU?
ANAYASA Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu, dün FETÖ üyeliğinden hukuksuz
şekilde tutuklu olduklarını savunan gazeteciler Mehmet Altan ve
Şahin Alpay’ın, “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı” ve “ifade ve
basın özgürlüklerinin” ihlal edildiğine 6’ya karşı 11 oyla karar
verdi. AYM, Altan’a ayrıca 20 bin lira manevi tazminat ödenmesine
de karar verdi. AYM, 9 ay tutukluluktan sonra tahliye edilen
gazeteci Turhan Günay’ın ise “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının”
ihlal edildiğine karar verdi. Eski AYM üyesi Alparslan Altan’ın
FETÖ üyeliğinden tutukluluğuna ilişkin bireysel başvurusunu ise
“açıkça dayanaksız” gerekçesiyle oybirliği ile reddetti.
MAHKEMELER TAHLİYE TALEPLERİNİ REDDETTİ
AYM’nin ihlal kararının ardından Altan ve Alpay’ın avukatı Veysel
Ok akşam İstanbul 13. ve 26. Ağır Ceza Mahkemelerine başvurup
tahliye talep etti. Ok’un başvurusunu dosya üzerinden görüşen iki
mahkeme, tahliye taleplerini reddetti.
AYM KARARI NEYDİ?
AYM ihlal kararlarında, gazetecilere dönük Adalet Bakanlığı’nın
“Salt gazetecilik faaliyetinden tutuklu değiller” savunmasını
yerinde bulmadı. AYM gazetecilere tutuklamayı “hukuksuz”, basın
özgürlüğüne ölçüsüz müdahale şeklinde değerlendirdi. OHAL’in basın
özgürlüğüne müdahaleyi meşru kılmadığı savunulan AYM kararında,
“Olağanüstü hâl döneminde temel hak ve özgürlüklerin kullanımının
durdurulmasını ve sınırlandırılmasını düzenleyen Anayasa’nın 15.
maddesinin kişi hürriyeti ve güvenliği hakkına yönelik Anayasa’nın
19. maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen güvencelere aykırı bu
müdahaleyi (tutuklama) meşru kılmadığı değerlendirilmiştir”
denildi.