Hükümetin kararına işgalle yanıt verdiler!
Abone olBirleşik Metal İş Sendikası'na üye işçilerin dün başlattığı grev Bakanlar Kurulu kararıyla 60 gün süreyle ertelendi. Grevin sürdüğü bazı noktalarda işçilerin fabrika binalarını işgal etmeye başladığı belirtiliyor.
DİSK'e bağlı Birleşik Metal İş Sendikası'na
üye işçilerin, dün 22 işyerinde başlattığı grev Bakanlar Kurulu
kararıyla durduruldu. Bakanlar Kurulu'nun kararına gerekçe olarak
'milli güvenlik ' gösterildi.
Birleşik Metal İş Sendikası karara büyük tepki göstererek, MESS İle
asla toplu sözleşme imzalamayacağını açıkladı. Bu arada bazı
işyerlerindeki işçilerin kendilerini fabrika binalarına kapatarak
direnişe geçtikleri belirtiliyor. Metal işkolunda örgütlü
Birleşik Metal İş Sendikası'na üye işçilerin dün 10 merkezdeki 22
işyerinde başlattığı greve 19 Şubat'ta diğer işyerlerinin de
katılmasıyla toplam 15 bin işçinin katılması bekleniyordu.
Metal işkolundaki grevin ertelenmesiyle ilgili olarak
Resmi Gazete 'de yayınlanan kararda "Birleşik Metal
İşçileri tarafından uygulanmakta olan grevin, milli güvenliği
bozucu nitelikte olduğu görüldüğünden altmış gün süreyle
ertelenmesi; 18.10.2012 tarihli ve 6356 sayılı Kanunun 63'üncü
maddesine göre, Bakanlar Kurulu'nca 29.1.2015
tarihinde kararlaştırılmıştır" denildi.
'GEREKEN CEVAP VERİLECEK'
Erteleme kararını, "Hükümet sermayeyle el ele vererek işçilere
darbe yaptı" sözleriyle değerlendiren Birleşik Metal İş
Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, grev ertelemenin
yıllardır uygulanan bir grev yasaklama yöntemi olduğunu
söyleyerek, "Lastik, cam, pek çok işkolunda yaptılar. Ama
metal işçileri bu yasakçılığa gereken cevabı verecektir. Bu yasak
iş barışının bozulmasına yol açacaktır. Verimli ortamı ortadan
kaldıran bir süreci kendi elleriyle yarattılar. İşçilerin en temel
demokratik haklarını, grev hakkını kullanmasına engel olan ve
işverenin istekleri doğrultusunda grev yasaklayan hükümet,
işçilerin anayasal haklarını gasp etmiştir" dedi.
İşveren sendikası MESS'le asla sözleşme imzalamayacaklarını
söyleyen Serdaroğlu, "İşçilerin grev hakkına karşı yapılmış bu
darbeye karşı demokratik haklarımızı hukuksal zeminde
arayacağız" diye konuştu.
İŞÇİLER FABRİKALARI İŞGAL Mİ EDİYOR?
Akşam saatlerinde ise bazı fabrikalardan 'işgal' haberleri gelmeye
başladı. Bilecik Demisaş A.Ş'de greve çıkan yaklaşık 400 işçi,
erteleme kararının ardından fabrika binasına girerek kapıları
kapattı. Fabrika kapısında jandarmanın beklediği belirtiliyor.
Paksan, Ejot, Mahle Piston gibi bir çok fabrika ve işyerinde de
işçiler, grev erteleme kararını tanımayacaklarını açıkladılar.
Akşam saatlerinde bazı işyerlerinden gelen 'işgal' haberlerini
sorduğumuz Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu,"Anayasal bir hak olan
grev hakları anayasa çiğnenerek elinden alınmış metal işçileri
demokratik tepkilerini her yolla gösteriyor. Sendika olarak hukuki
yollarla mücadelemizi vereceğiz. Ama karara büyük tepki duyan
işçileri de artık kontrol edemiyoruz" dedi.
'BEDELİ NE OLURSA OLSUN...'
Grev erteleme kararı üzerine bir değerlendirme yapan Birleşik Metal
İş Sendikası'nın yazılı açıklamasında ise "Grev hakkımızı gasp
edenlerle aynı masaya oturmayacağız" denildi.
Erteleme kararının "milli güvenlik denilen şeyin gerçekte
sermayenin güvenliğinden başka bir şey olmadığını açığa çıkardığı"
belirtilen açıklamada, "Kendilerine dayatılan ücret zamlarını
ve çalışma koşullarını kabul etmeyen on binlerce metal işçisinin
grev yolu ile hak arayışı ertelenmemiş ortadan
kaldırılmıştır" denildi.
Açıklamada Bakanlar Kurulu kararı, Danıştay tarafından iptal
edilmedikçe grevin yeniden başlayamayacağı
belirtilerek, "Birleşik Metal-İş Sendikası ve üyeleri grev
kararı aldıkları zaman bir şeyin altını kalın çizgilerle
çizmişlerdir: Bedeli ne olursa olsun onu ödemeye
hazırız" denildi ve şöyle devam edildi:
"Açık ve net söylüyoruz: Grev hakkını gasp eden bir hükümetin
belirleyeceği hiçbir arabulucuyla ve işçilerin hak mücadelesine
saygı göstermeyi öğrenemeyen sermaye örgütüyle bu süreçte aynı
masaya oturmayacağız. Grevin durdurulması kararının işçilerin
mücadelesini engelleyerek işyerlerine barış getireceğini sananlar
yanılıyorlar. Aksine bu karar mücadele azmimizi bilemiştir. Bir kez
daha söylüyoruz. Arabulucu değil hakkımızı istiyoruz. Alıncaya
kadar üretimden gelen gücümüz de dahil meşru mücadele yöntemlerini
kullanmaya devam edeceğiz."