Hükümete kumpas planı! Hanefi Avcı, operasyonu yapan grubu açıkladı
Abone olEski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı Emniyet teşkilatı içinde örgütlenen bir grubun hükümete karşı ‘kumpas’ hazırladığına ilişkin iddialarını değerlendirdi. Ankara Emniyeti tarafından çökertilen çetenin olaya siyasi boyut katarak hükümeti tahrik etmeyi ve süreci etkilemeyi amaçladığını savunan Avcı “Bütün bunlardan mafyanın bir karşı operasyon yaptığı sonucu çıkıyor” dedi.
Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne yönelik soruşturmada
bazı emniyet görevlilerinin AK Parti’ye yönelik 17-25
Aralık benzeri bir kumpas hazırlığında olduğu iddiaları gündeme
oturdu.
Dosyada “M7” kod adı verilen gizli tanık Serdar Sertçelik, yurt dışına kaçtıktan sonra kendisi üzerinden komplo kurulmaya çalışıldığını iddia ederek, Emniyet'in daha önce AK Parti’de bakanlık yapan birçok isim ile halen aktif görevde bulunan bazı bürokratların isimlerini de dosyaya sokmaya çalıştığını ileri sürdü.
Sertçelik'in soruşturmayı yürüten Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele ile ilgili iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada 3 polis müdürü görevden alındı.
Son olarak bu sabah gizli tanık Serdar Sertçelik'in yasa dışı yollarla yurt dışına kaçırılmasıyla ilgili 3 sivil ve 1 komiser gözaltına alındı.
Ankara Emniyeti’nde üç yöneticinin uzaklaştırılmasıyla boyut
kazanan skandalı Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Bi’ Karar Ver
programında yorumladı.
MAFYA SANIĞI AYAĞINDAN VURUYOR
Elif Çakır ve Yıldıray Oğur’un sorularını yanıtlayan Avcı, tanığın mafya ile irtibatta olduğu bilinen kişiler tarafından ayağından vurulduğunu söyledi ve yaşananları ‘tam manasıyla bir mafyanın karşı operasyonu’ olarak nitelendirdi. Avcı şöyle devam etti: “Söz konusu soruşturma ile ilgili başrolde konuşan Serdar Sertçelik’in ifadesini emniyet almış. Birkaç gün sürmüş, savcı ifadesini almış, bir evrak hazırlamışlar. Hiçbir bakanın adı geçmiyor, Hasan Doğan’ın adı geçmiyor, Mücahit Bey’in adı geçmiyor, hiç kimsenin adı geçmiyor. Sonra Serdar Sertçelik denen kişi gizli tanık yapılmış. Bu süreçte emniyetle irtibatlar var, böyle bir iddiadan bahsedilmemiş, yani bu isimleri monte edelim bakanların isimlerini buraya monte edelim diye bir konuşma geçmemiş kendi aralarında.
POLİS İKİNCİ DEFA İFADE ALAMAZ
Şimdi böyle bir olayda polis soruşturma sırasında ifade alabilir bir defa ama ikinci defa ifade alamaz, yasal olarak mümkün değildir. Mahkemeye intikal etmiş bir konuda savcı da ifade almaz polis de yapmaz, direk mahkemeye gitmesi gerek. Polisin bu safhada bu şahsa böyle bir ifade ver gel ifade alalım ifade monte edelim diye bir şey söz konusu olamaz. Adı geçen kişi bundan bir süre önce ayağından vuruluyor, mahkeme safhasına bakıyorsunuz; şahsın zaten tanık olduğu çok açık. İfadenin veriş biçiminden belli.
MAFYANIN KARŞI OPERASYONU
Şimdi içerde bulunan mafya mensupları bu kişileri tehdit ediyorlar, bu ifadeni değiştirmen vazgeçmen lazım diye. Kişi galiba yok diyor ve ayağından vuruluyor. Her ne kadar tesadüf dense de vuranların bu çete mensuplarıyla irtibatta oldukları herkes tarafından bilinen bir olay. Şimdi bütün bunları toparlanınca şöyle bir olay çıkıyor; mafya karşı bir operasyon yapıyor. Şu anda bütün herkes görmesine rağmen dillendirilmiyor, bu tam manasıyla bir mafyanın karşı operasyonu. Şimdi mafya operasyon yapıyor diyor ki; bu tahkikat bütün soruşturma boş tamamen polisin montajı. Bir de hükümeti tahrik ederek bu görevi yapan insanların tamamını gölgede bırakıyor.
BU, MAFYANIN GENEL YÖNTEMİDİR
Biz bunun çok örneklerini gördük. Hep böyle büyük mafya operasyonlarında mafya, tanıkları etkiler; kimine para vermeye kalkar, kimisine şantaj yapar, kimisini tehdit eder, kimisinin ailesine baskı yapar. Bütün şahitleri bertaraf eder ve kendi içindeki tanıkları mutlak süretle etkisi altına almaya çalışır. Bunun yüzlerce örneğini gördük. Bir tanık ifade verdiği zaman bu ifade öğrenilir. Hemen ondan olayın oluş biçiminden avukatlar vasıtasıyla mahkemeye intikal etmeden o kişinin ifadesi öğrenilir ve ceza evinde öyle bir sistem kurarlar ki mutlaka ifadeyi değiştirirler. Yani bu sistem mafyanın genel yöntemidir. İnsanlar mafya ile mücadeleyi çok hafife alıp, çok kolay zannediyorlar. O kişiler bu konuda yeteneklidir, yetkinlikleri vardır. Kendi içlerinde kim ifade vermişse mutlak o ifadeyi değiştirirler, buradaki olay da budur.”