Hükumet Sözcüsünden, akil açıklaması
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, çözüm sürecine herkesin destek vermesi gerektiğini ifade ederek, “Bunun adı...
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik,
çözüm sürecine herkesin destek vermesi gerektiğini ifade ederek,
“Bunun adı çözüm süreci. Bu boyacı küpü yöntemiyle, hokus pokus
yöntemiyle bitmez. Sihirbaz gibi kimse şapkadan tavşan çıkartarak
bu işi bitiremez” dedi.
Hüseyin Çelik, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Akil İnsanlar
Heyeti ile yaptığı toplantı devam ederken Başbakanlık Çalışma Ofisi
önünde gazetecilere açıklama yaptı. Akil İnsanlar Heyeti’nin ilk
toplantısının 4 Nisan’da yapıldığını, 9 Mayıs’ta ise bir ara
değerlendirme toplantısı gerçekleştirildiğini anlatan Çelik, bugün
ise Akil İnsanlar Heyeti’nin son toplantısının yapıldığını söyledi.
Toplantıda 7 bölgenin heyet başkanlarının birer sunum yaptıklarını
belirten Çelik, “Raporlarda tespitler var. Çözüm sürecinin konusu
olan problem nedir, ne değildir bununla ilgili tespitler var.
Vatandaşın ağzında bulundukları bölgelerdeki insanlarla yaptıkları
temaslarda bu tespit edilen problemlerle ilgili ortaya konmuş olan
teşhisler var. Her bölge heyeti bazı tedavi yöntemleri öneriyor.
Vatandaş bunun nasıl çözülebileceğini, çözümle ilgili olarak ne
olması gerektiğini ve olmaması gerektiğini ifade ediyor. İnsanların
talepleri, temennileri, endişeleri, korkuları, hayalleri, ümitleri
var. Bütün raporlarda bunlar ifade edilmiş durumdadır. Anayasa
sürecinden dil meselesine kadar, siyasi sistem tartışmalarından,
Alevilik meselesine kadar, cemevi problemine varıncaya kadar bu
raporlarda birçok mesele tespit edilmiştir” diye konuştu.
“7 BÖLGENİN HAZIRLADIĞI RAPOR BİRLEŞTİRİLİP NİHAİ RAPOR HALİNE
GETİRİLECEK”
7 bölgeden gelen raporların teslim alındığını ve bu raporların en
ince detayına kadar inceleneceğini belirten Çelik, “7 bölgenin
hazırladığı rapor birleştirilip nihai rapor haline getirilecek.
Çünkü her bölgeden getirilen raporlarda bazı tekrarlar var. Bu
tekrarlardan arındırılarak belki rafine bir rapor hazırlanacaktır.
Bu rapor kamuoyuyla paylaşılacaktır” şeklinde konuştu.
“Türkiye neyse Akil İnsanlar Heyeti onu böyle bir kompozisyon
oluşturuyordu” diyen Çelik, heyetin çok önemli bir çalışma
yaptığını söyledi. Çelik, heyetin medyanın tavrını da eleştirdiğini
belirterek, “Genellikle medyanın özellikle Akil İnsanlar Heyeti’nin
çalışmaları esnasında daha çok küçük grupların protestolarını ön
plana çıkartarak esas yapılan işi geri plana ittiklerinden hemen
hemen birçoğu şikayet etti” dedi.
Çelik, Akil İnsanlar Heyeti’nin çalışmaları sırasında Türkiye’de
hür ve serbest bir tartışma ortamı oluştuğunu ifade ederek,
“Salonlarda sağdan soldan, İslamcı’dan sosyalistten, liberalden
bütün ideolojik gruplar gelebildiler, problemlerini
dillendirebildiler. Bu süreçte mağdur gruplar var. Şehit aileleri
ve gazilerimizin büyük çapta süreci desteklediklerini ifade
ettiler. Bu aslında 7 bölgede ortak bir tespittir” şeklinde
konuştu.
Genel olarak Türkiye çapında çözüm sürecine çok büyük bir destek
bulunduğunu belirten Çelik, "Aslında desteklemeyen insanların
çoğunluğunun ya hükümet karşıtı tavır ortaya koyduklarını veya
ideolojik bir takım gerekçe ve kaygılarla buna karşı çıktıklarını
ifade ettiler. Türkiye’de çözüm sürecini kayıtsız şartsız
destekleyenler var, kayıtsız şartsız buna karşı olanlar var. Bu
grup azınlıktır. Ben destekliyorum ama endişelerim var diyenler
var” dedi.
“BU BOYACI KÜPÜ YÖNTEMİYLE, HOKUS POKUS YÖNTEMİYLE BİTMEZ”
Çelik, insanların aslında çözüm sürecinin ne olduğunu öğrendikten
sonra tavır değiştirebildiklerini de ifade ederek, “Akil insanlar,
bu süreci sürdürmemiz gerektiğini ve mutlak surette Türkiye’de
kanın durması, evlatlarımızın geri dönmesi, ocaklara ateş düşmemesi
için 76 milyonun sorumlu olduğunu ifade ettiler. Sadece hükümetin
değil, muhalefetin de mutlak surette bu sürecin içinde olması
gerektiğini ifade ettiler. Bunun adı çözüm süreci. Bu boyacı küpü
yöntemiyle, hokus pokus yöntemiyle bitmez. Sihirbaz gibi kimse
şapkadan tavşan çıkartarak bu işi bitiremez. 30 yıldır yapılan bir
tahribat var. Eğer gönül yapacaksak, ülkemizin yıllarını çalan,
kaynaklarını çalan, çocuklarını heba eden, hayatının baharında
çocuklarımızın toprağa düşmesine yol açan bu dertten, problemden
kurtulmak istiyorsak bu meseleyi sadece hükümetin meselesi olarak
görmememiz gerekiyor. Biz bu gemide hep birlikteyiz. Gemi battığı
takdirde hepimiz helak olursak, eğer yurtseverlik, memleketseverlik
diye bir şey varsa herkesin sorumluluğu var. Son derece faydalı,
son derece güzel ve sevecen bir ortamda toplantı
gerçekleştirilmiştir. Ben çıkarken toplantı sona ermek üzereydi”
diye konuştu.