'Hükmünüzü sandıkta verin'
Abone olBaykal, "Sahtekar Erdoğan" sloganı atan vatandaşları uyararak, ''Hükmünüzü sandıkta verin" diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal,
Erdoğan'ın "bereketsiz" benzetmesine karşılık "CHP'nin kökü
Atatürk, Kuvay-i Milliye, dünyanın en güçlü devletlerine meydan
okuyan efelerdir. Her zaman başı sıkışan ya Atatürk'e ya da CHP'ye
saldırır" dedi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Aydın'da
düzenlediği mitingde Başbakan Erdoğan'a yüklendi. Aydın İstasyon
Meydanı'nda yaklaşık 10 bin kişiye hitap eden Baykal, "Şu anda
kimse hayatından memnun değil. Türkiye Yunanistan'dan pamuk ithal
ediyor. Türkiye'nin yüzde 40'ı çiftçidir. Üretici ne yetiştirirse
yetiştirsin iki yakası bir araya gelmiyor. 2003 yılına ait doğrudan
gelir destekleri henüz ödenmedi. Bir ülkenin yüzde 40'ı yoksul
olursa esnaf güler mi?" şeklinde konuştu. Baykal, Erdoğan'ın
"bereketsiz" benzetmesine karşılık "CHP'nin kökü Atatürk, Kuvay-i
Milliye, dünyanın en güçlü devletlerine meydan okuyan efelerdir.
Her zaman başı sıkışan ya Atatürk'e ya da CHP'ye saldırır" dedi.
Baykal, miting alanında bulunan "İmarzedelerin durumu ne olacak?"
yazılı pankartla ilgili olarak, bankaların batacağını 5 sene önce
söylediklerini ama kimsenin dinlemediğini kaydederek, "O zaman
dinleselerdi Türkiye'nin zararı 3.6 milyar dolar olacaktı.
Uyarılarıma rağmen tedbir almadılar. Sen karışma dediler. Daha
sonra 21 banka battı. Bir tek kişi bir tek kuruş kaybetmedi. AK
Parti iktidarı öyle bir banka batırdı ki 400 bin kişinin parasını
bitirdi. Batan bankalardan ise ülke 76 milyar dolar zarara uğradı.
Bu nedenle siz İmarzede değil, AKP zedesiniz" dedi. Baykal,
"Sahtekar Erdoğan" sloganı atan vatandaşları da uyararak, "Kötü söz
söylemeyin. Hükmünüzü sandıkta verin" diye konuştu. Erdoğan'ın
iktidar olduktan sonra çok değiştiğini belirten Baykal, "Başbakan
bir zamanlar çok saygılıydı. Şimdi herkesi azarlıyor. İktidar
olmadan önce çay simit hesabı yaparak asgari ücreti eleştirirdi.
Şimdi işçinin ücretini unuttu. Kendi maaşını düşünür hale geldi.
Maaşı yetmiyorsa gelsin onu namerde muhtaç etmeyiz. Başbakanımızı
şirket kapılarında diz çöker görmek istemiyoruz. Alman Başbakana
maaşını soracağına Almanya'daki asgari ücreti sorsun" şeklinde
konuştu. "NE OLDUM DEĞİL, NE OLACAĞIM DİYECEKSİN" Erdoğan'ın son
zamanlarda normal olmadığını da iddia eden Baykal, "İnsan bazen çok
büyük servete kavuşur, ancak taşımasını bilmez. Piyangodan halim
selim bir kişiye para çıkar. Eğer bu kişinin görgüsü ve alt yapısı
sağlam değilse kimseyle bağdaşamaz. Çok büyük iktidarı taşımak da
kolay değildir. Bir bakıyorsun bütün basın, tüm işadamları emrinde.
Kendini büyük bir güç zannedip, küçük büyük bütün dağları ben
yarattım zannedersin. Bunun da tedavisi seçimdir. Sandıkta gerekeni
yapacaksınız. Senin gibi kimler geldi, kimler geçti. Dün bir, bugün
iki. Ne oldum değil, ne olacağım diyeceksin" dedi. Hükümetin
çıkardığı yasaları kendi yolsuzluklarını ört bas etmek için
çıkardığını ileri süren Baykal, "Biz vatandaşları affediyorlar
zannediyorduk. Meğerse onlar kendilerini affetmek için kanun
çıkarmışlar. Vergi affı kanunundan en çok yararlanan Maliye Bakanı
ve Başbakan oldu. Bunların yolsuzluklarını da kimse yazamadı.
Bunları yazmak hiçbir babayiğidin harcı değildir" ifadelerini
kullandı. Baykal, Türkiye'yi uçurumun eşiğinden CHP'nin
kurtardığını savunarak sözlerine şöyle devam etti: "01 Mart 2003
tarihinde eğer tezkere geçmiş olsaydı bugün Güneydoğu Anadolu'da 70
bin yabancı asker topuyla tüfeğiyle, bayrağıyla konuşlanacak ve
ABD'nin talimatıyla bir oraya bir buraya saldıracaktı. Bunu CHP
önledi. İki gün önce İspanya'da bombalar patladı. İspanya Irak'a
asker göndermişti. Bombayı koyanlar belli oldu. Eğer teskere
geçseydi. Aynı durum Türkiye'de de yaşanabilirdi." Pişmanlık
yasasının Amerikanın isteğiyle çıkarıldığını öne süren Baykal,
"Yasa çıktı. Hapisteki bütün PKK'lı ve Hizbullahçılar dışarı çıktı.
Ama dağdan bir kişi bile inmedi" dedi. Baykal, miting sonunda
belediye başkan adaylarını tanıtıp destek istedi.