Hükmetten demiryolu atağı
Abone olUlaştırma Bakanı Binali Yıldırım, son 40 yılda demiryoluna yapılmayan yatırımı yaptıklarını söyledi.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ''Hükümetin demir yollarının
kalkınmasını ana politika olarak benimsemesi sonucu 3 yıl içinde
demir yolu yatırımlarına ayırdığımız kaynak son 40 yılda ayrılan
paydan fazla, yani 6 milyar YTL'dir'' dedi.
Bakan Yıldırım, Eskişehir'de kurulu Türkiye Lokomotif ve Motor
Sanayii AŞ (TÜLOMSAŞ) tarafından düzenlenen ''Türkiye'de Demir Yolu
Çeken Araçları Üretim Teknolojileri'' konulu sempozyumda yaptığı
konuşmada, ulaştırma ve haberleşmenin bir ülkenin olmazsa olmazı,
kalkınmanın lokomotifi olduğunu söyledi. ''Eğer insanımıza
bulunduğu yerde ulaşamıyorsak, onun ayağına gidemiyorsak, insanları
orda tutamayız'' diyen Bakan Yıldırım, şöyle konuştu:
''Bunu da (niye göç ediyorsun?) diye kınayamayız. Yurdun her
tarafında, hemen hemen aynı seviyede haberleşme ve alt yapıyı
sağlamak zorundayız. Bunu sağlarsak vatandaşın Doğu'dan Batı'ya
göçünü engellemiş oluruz. Zenginlik merkezlerini Türkiye'nin her
tarafına yaymak mecburiyetindeyiz. Bu da gelişmiş ulaşım alt
yapısıyla olur. Ulaştırma sektörünün GSMH'deki payı yüzde 15'tir.
Yani 100 trilyon civarında katma değer üreten bir sektörden
bahsediyoruz.''
Bakan Yıldırım, yıllardır herkesin ''ulaşım türleri arasındaki
dengenin bozulduğunu'' söylediğini ifade ederek, ''Nasıl bozuluş?
Kara yolu taşımacılığı yüzde 90'ların üzerine çıkmış. Oysa çok az
ülkeye nasip olan bir coğrafyamız var. Türkiye'de kara sınırlar 2
bin 700 kilometre, deniz sahilleri 8 bin 400 kilometredir. Böyle
bir coğrafyaya sahip bir ülkenin ulaşım türlerinde, bu dengesiz
yapıya varmasının izahı mümkün değildir'' dedi.
''2003 YILI TAŞIMACILIKTA BİR MİLATTIR''
Deniz taşımacılığının 1950'lerde yüzde 30, demir yolunun yüzde
40'larda bulunduğunu, 2000'li yıllarda demir yolu, deniz ve hava
yolunun yüzde 8'e sıkıştığını ifade eden Bakan Yıldırım, bunun
olumsuz sonuçlarının yaşandığını, binlerce vatandaşın hayatını
kaybettiğini, milli ekonomiye her yıl maliyet yüklendiğini
bildirdi. Yapılan otoyolların ''25 yıl ömrü olduğunun''
söylendiğini, ancak yolun 2.5 yılda bittiğini anlatan Yıldırım,
şöyle devam etti:
''Yeniden yapmak zorunda kalıyorsunuz. Neden? Çünkü, yollar istiap
haddini aşmış. Atatürk, Cumhuriyetin ilk yıllarında ülkenin gerçek
ihtiyacanı gördü ve demir yolları hamlesini başlattı. 1946 yılına
kadar 8 bin kilometre yol yaptık. Demir yolu yapmak sabır, çalışma
ister. Demir yolu ömür tüketir ama bir yaptın mı ondan sonra refahı
yaşanır. Asırlarca o ülkenin lokomotifi olmaya devam eder.
Avrupa'nın bugün gördüğünü, o gün Sultan Abdülhamit ve büyük
Atatürk gördü. 1950'den sonra bir çöküş başlıyor. Bir aymazlık,
ihmal başlıyor ve taşımalar tek moda düşüyor. Taki 2003'e kadar.
2003 yılı taşımacılıkta bir milattır. Dengelerin tekrar normale
dönüştürülme sürecinin başladığı bir tarihtir.''
Yıldırım, Ulaştırma Ana Planı çerçevesinde raylı sistemlere gereken
önemi verdiklerini belirterek, ''Hükümetin demir yollarının
kalkınmasını ana politika olarak benimsemesi sonucu 3 yıl içinde
demir yolu yatırımlarına ayırdıkları kaynağın son 40 yılda ayrılan
paydan fazla, yani 6 milyar YTL olduğunu'' ifade etti. Türkiye'de
2003 yılında toplam kamu yatırımlarının sadece 8 milyar YTL
olduğunu anlatan Yıldırım, şunları söyledi: ''Bu Hükümet, neredeyse
toplam kamu yatırımlarının yüzde 70-80'ini kadar bir kaynağı bunca
ekonomik sıkıntıya rağmen demir yollarına ayırmıştır. Bu da demir
yollarına verdiğimiz önemin en açık göstergesidir. Onlarca yıl
dillerden düşmeyen hızlı tren hikayesi Hükümetimiz döneminde
gerçekleşme aşamasına gelmiştir. Eskişehir, İstanbul-Ankara
arasında uçağın bile alternatif olmayacağı bir kent haline geliyor.
Herkes Eskişehir'e gelmeye çalışacaktır. Eskişehir'i cazibe merkezi
haline getirdik.''
''PERSONEL AZALMASINA KARŞIN VERİMLİLİK ARTTI''
Bakan Yıldırım, son 3 yılda personel sayısının yüzde 11 azalmasına
karşın verimliliğin yüzde 58 arttığını belirterek, şöyle devam
etti:
''Genellikle kamu tesisleri (yük) diye algılanır. Peki TÜLOMSAŞ'ta
ne değişti? Tesisler, makineler, teknoloji aynı. Değişen
heyecandır. Heyecansızlık gitti, heyecan geldi. TÜLOMSAŞ'ın
ihracatı yüzde 300 artmış, hala çok mütevazı rakamlar. Ama bir
başlangıç var. Dünyada neler oluyor görmeye başlamış. Bu
imkanların, bu fabrikaların üçte birine sahip olmayan tesisler
başka ülkelerde dünyanın bu sektörde yüzde 60-70 paya sahipler.
Kore'de Rothen dediğiniz fabrika bu kadar işte. Ama dünyanın yüzde
30-40 pazarına hakim. Peki TÜLOMSAŞ ve TÜVASAŞ niye yapamasın bunu?
Neyi eksik? Hiçbir şeyi eksik değil. Yapacağını da son iki yılda
ortaya koymuştur.'' TÜLOMSAŞ'ın randımanının gittikçe arttığını,
ancak yeterli olmadığını anlatan Bakan Yıldırım, ''Bununla
kendinizi teselli etmeyin. Demir yolları çok süründü, ayağa kalkma
zamanı gelmiştir. Artık demir yolları ayağa da kalkmıştır. Çünkü
demir yolcular demir yollarına sahip çıkmıştır. Sayın Başbakan
demir yolları için yapılacak her şeye açık çek verdi. Önemli olan
budur. Bizim desteğimiz artarak devam edecektir. Geçici işçilerin
sorunlarını çözmek için de girişimleri başlattık'' dedi.
TCDD GENEL MÜDÜRÜ KARAMAN
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) Genel Müdürü
Süleyman Karaman da TCDD'nin demir yollarını yeniden ayağa
kaldırmak için hızlı tren hattı inşa etmek, mevcut sistemi
iyileştirmek, demir yollarını yeniden yapılandırmak, özel sektörün
katılımını sağlamak üzere 4 ana hedefinin bulunduğunu söyledi.
TCDD'nin hedeflerinin kağıt üzerinde kalmadan kısa sürede hayata
geçirildiğini ifade eden Karaman, şöyle konuştu: ''Kısa sürede 2006
yılı sonunda, Türkiye'nin ilk hızlı tren hattı Ankara-İstanbul
Hızlı Tren Projesi'nin 1. etabı olan Ankara-Eskişehir kesimi
tamamlanmış olacak. Diğer taraftan bu yıl yapımına başlanılan
Ankara-Konya ve yapımına başlayacağımız Eskişehir-İstanbul Hızlı
Tren Projesi ile uygulama projeleri yapılmış olan Afyonkarahisar
üzerinden Ankara, Sivas, Kars, Kapıkule-İstanbul rehabilitasyon
projeleri ile Türkiye tam anlamıyla hızlı tren çağına girmiş
olacak. Çok yakında TÜLOMSAŞ'ı daha sık ziyaret etme fırsatımız
olacaktır. 2006 yılı sonunda Ankara-Eskişehir hızlı tren hattı ile
Eskişehir-Ankara adeta birbirinin banliyösü haline gelecek, seyahat
süresi 1 saat 5 dakikaya inecek.'' Karaman, Türkiye'de ilk defa bir
trenin şehri ikiye bölmeden kenttin altından geçeceğini anlatarak,
''Dünyada çok az örneği bulunan bu yenilik Türkiye'de ilk olarak
Eskişehir'e nasip olmuştur. Diğer hızlı tren projeleri
tamamlandığında, çok değil iki yıl sonra İstanbul, Sivas, Konya,
İzmir, Bursa gibi önemli kentlerimiz birbirine kapı komşusu
olacak'' dedi.