Hükemet fişlenmeye noktayı koyuyor
Abone olAK Parti hükümeti AB'ne üyelik sürecinde Başbakanlık Takip Kurulu'nun yer almadığını düşünüyor.
Hükümet Başbakanlık Takip Kurulu'nun dağıtılması için düğmeye bastı. 28 Şubat döneminde "kamudaki irticai faaliyetlerinden şüphelenen kişileri tespit etmek" üzere oluşturulan kurulun dağıtılması için hükümet bir çalışma başlattı. AK Parti hükümetinin AB'ne üyelik sürecinde Başbakanlık Takip ve Koordinasyon kurulu şeklinde bir yapılanmanın Türkiye'ye zarar vereceği görüşünden hareketle kurulu lağvetmeyi istediği öğrenildi. ÇALIŞMALARA BAŞLANDI Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı ile harekete geçen Adalet Bakanı Cemil Çiçek, kurulun lağvedilebilmesi için neler yapılabileceği konusunda çalışmalara başladı. 28 Şubat sürecinde TSK içerisinde kurulan Batı Çalışma Grubu'nun, görevini üstlenen Başbakanlık Takip ve Koordinasyon Kurulu, "İrticai faaliyetlere karıştığı" iddia edilen kamu görevlileri ile ilgili işlemler yapmakla görevlendirilmişti. KURUL'DA KİMLER VAR? Başbakanlık Müsteşarı'nın Başkanlığında ayda bir kez toplanan Başbakanlık Takip ve Koordinasyon Kurulu'na; Adalet, İçişleri, Dışişleri Bakanlıkları Müsteşarları ile MİT Müsteşarı daimi üye olarak katılıyordu. Başbakanlık Takip ve Koordinasyon Kurulu'na, Diyanet İşleri Başkanı, Emniyet Genel Müdürü ve Vakıflar Genel Müdürü de kendileri ile ilgili konular için toplanıyordu. Başbakanlık Takip ve Koordinasyon Kurulu, kendilerine gelen ihbar mektupları ile başvuruları inceliyor, suçlanan kişilerle ilgili kovuşturma başlatıyordu. Kurul "İrtica ile mücadele" konularında yapılacak yasal çalışmalara da ön ayak oluyordu. MÜSTEŞARIN TALİMATI AK Parti Hükûmeti kurulur kurulmaz ilk tepki, TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı, AK Parti Milletvekili Mehmet Elkatmış'tan geldi. Elkatmış, aynen şunları söyledi: "Başbakanlık Takip Kurulu'nun sicili bozuktur. Sadece varlığı bile insanları rahatsız ediyor ve Türkiye'de demokrasinin bulunmadığı şeklinde değerlendiriliyor. Ülkede yolsuzluk var, soygun var. Siz, sanki tek tehlike mevcutmuş gibi, sadece irtica ile mücadele amaçlı bir kurul oluşturuyorsunuz. Demek bu kurulu kuranları yolsuzluk ve soygun rahatsız etmiyormuş." Elkatmış'ın ve çok sayıda AK Parti milletvekilinin karşı çıkmasına rağmen, Başbakanlık Takip Kurulu, insanları fişlemeye devam etti. Son haftalarda ortaya çıkan bir gelişme bardağı taşıran damla oldu. Başbakanlık Takip Kurulu Başkanlığı'nı yürüten, Başbakanlık Müsteşarı Fikret Üçcan "İrticaî Unsurların Yurtdışı Faaliyetlerinin Önlenmesine Dair" 6 sayfalık bir talimat hazırladı. Bu talimatta, irticaî örgütlerin isimleri "Millî Görüş, Fethullah Gülen Cemaati, Kaplancılar, İBDC ve Süleymancılar" şeklinde tek tek sıralanıyor, irticaî yapılanmada, Millî Görüş, Süleymancı kesim ve Fethullah Grubu'nun diğerlerine göre daha yaygın ve etkin faaliyet gösterdiği iddia ediliyordu. Ayrıca, aralarında Jet-Pa, Kombasan, Endüstri Holding gibi kuruluşların bulunduğu "yeşil sermaye"nin yakın takibe alınması isteniyordu. Başbakanlık Müsteşarı'nın bu talimat yazısından birkaç gün sonra Abdullah Gül, Milli Görüş ve Fethullah Gülen cemaatine ilişkin, tamamen ters mahiyetteki genelgeyi hazırladı. Ve bütün bu gelişmelerden sonra, hükûmet Başbakanlık Takip Kurulu'nu sona erdirecek düğmeye bastı. BAŞBAKANLIK TAKİP KURULU (BTK) NEDİR ? İlk önceleri Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde oluşturulan ve sadece TSK içinde değil, diğer kamu kurumlarında da "irticai faaliyetlere" katıldıkları iddia edilenler hakkında işlem yapan Batı Çalışma Grubu, 28 Şubat sürecinin ardından 54. Necmettin Erbakan hükümetinin yıkılması, 55. Mesut Yılmaz hükümetinin kurulması ile birlikte Başbakanlık İrtica Takip ve Koordinasyon Kurulu haline geldi. Başbakanlık Müsteşarı'nın başkanlık ettiği Kurul'a MİT Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Adalet, İçişleri ve Milli Eğitim Bakanlıkları, Diyanet İşleri Başkanlığı, Genelkurmay ve MGK'dan temsilciler katılıyor. Kurul ayda bir defa toplanarak, yapılan çalışmaları gözden geçiriyor. Yılmaz hükümetinde Başbakanlık Müsteşarlığı görevinden bulunan Yaşar Yazıcıoğlu bu kurulun oluşturulmasında başrolü oynadı. Aynı Yazıcıoğlu, 3 Kasım seçimlerinden önce AK Parti'den milletvekili adayı oldu. Ancak gelen tepkiler adaylığını engelledi. Başbakanlık Takip Kurulu tarafından hazırlanan raporlar sonucu, 1997'de 2 bin 956 kişi, 1998'de ise 4 bin 420 kişiyi "irticai faaliyetlere katıldıkları" gerekçesiyle gözaltına alındı. Başbakanlık Takip Kurulu tarafından hazırlanan raporlar sadece kamu görevlilerini değil, üniversitelerdeki öğretim görevlilerini de etkiledi. Dünden Bugüne TERCÜMAN