HÜDAPAR'dan flaş açıklama 'Tehlike devam ediyor'
Abone olHÜDAPAr Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, DBP ile aralarındaki gerginliğin henüz bitmediğine ve daha da tehlikeli bir hal alabileceğine vurgu yaptı.
Hür Dava Partisi (HÜDAPAR) ve DBP arasında 6-7 Ekim
olaylarının ardından yaşanan gerginlikte son durumu HÜDAPAR Genel
Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu flaş bir açıklamayla özetledi.
Yapıcıoğlu, olumsuz açıklamasıyla gerginliğin henüz bitmediğinin ve
daha da şiddetlenebilme ihtimali olduğunun altını
çizdi.
6-7 Ekim olaylarından sonra DBP ile HÜDAPAR arasında yaşanan
gerginliğin sona ermediğini belirten Yapıcıoğlu, “Tehlike
halen devam ediyor” dedi.
Diyarbakır’da bugün bir basın toplantısı düzenleyen Zekeriya Yapıcıoğlu, 6-7 Ekim ve sonrasında gelişen olaylarda 16 üyelerinin öldürüldüğünü belirterek, cinayetleri “soykırım” olarak nitelendirdi.
"SALDIRIYI ÖNGÖREMEDİK"
Rudaw'ın yer verdiği habere göre, HDP yetkililerinin
olaylardan sonra “HÜDA-PAR’a saldırı olabileceğini öngörememiştik”
açıklamalarının inandırıcı olmadığını söyleyen Yapıcıoğlu, benzer
olayların yaşanması tehlikesinin halen devam ettiğini savundu.
HÜDAPAR'IN ÇÖZÜM SÜRECİNE BAKIŞI
Yapıcıoğlu, “çözüm süreci” ile ilgili görüşlerini de paylaştı.
HÜDAPAR’ın Kürt meselesinin çözümü ve PKK’nin silah bırakmasını
desteklediğine dikkat çeken Yapıcıoğlu, şunları söyledi:
"KERVAN YOLDA DİZİLİR" MANTIĞI...
“Süreç boyunca yaşananlar hükümetin Kürt meselesini çözmek için bir
stratejisinin ve yol haritasının olmadığını göstermiştir. Kervan
yolda dizilir mantığıyla hareket edilmektedir. Bu nedenle yaşanan
her gelişmeden etkilenmeye açıktır.”
Kürtler’in temel hak ve hürriyetlerinin pazarlık konusu yapılamayacağını ifade eden Yapıcıoğlu, şöyle devam etti:
"SİLAH BIRAKILSA DA BIRAKILMASA DA..."
“PKK’nin silah bırakması veya silahlı unsurların ülke dışına
çıkması şartına bağlanması yanlıştır. Silah bırakılsa da,
bırakılmasa da gasp edilmiş haklar derhal iade edilmelidir.
Kürtler’in talepleri bellidir. Hükümet derhal bu taleplerden
hangilerini makul gördüğünü, hangilerini karşılamayacağını, haklı
bulduğu talepleri de nasıl bir takvime bağlayacağını ilan
etmelidir.”