Başbakan yardımcısı Bekir Bozdağ, Avrupa’da çeşitli nedenlerle
Türk ailelerin yanından alınan çocukların kiliseye verilip
Hristiyanlaştırılmasını ’’çok sert’’ bulup, orada
yaşayan Türk ailelere atıfta bulunmuş. Demiş ki; ’’Bizden
kaynaklanan ciddi eksikliğimiz var, çocuğu önce Türk ailelere
vermek istiyorlar ama Türk aileler çocukları almıyorlar. En büyük
sıkıntımız bu, Onun için biz diyoruz ki Türk ailelere; lütfen
ailesinden alınan çocukları siz sahiplenin’’.
Sayın Bozdağ’ın çok iyi niyetli bir yaklaşım da olduğuna hiç
tereddütüm yok. Şöyle bir yaklaşım kendisinin ki ;
’’Avrupa’da bir avuç Türk yaşıyorsunuz.Birbirinize
göz/kulak olun, Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur.Bakınız,
ailesinden alınan sahipsiz çocuklarımız varmış, onları sizler
sahiplenin, zinhar Hristiyan olmasınlar’’.
Buraya kadar tamam. Sayın Bozdağ, tüm iyi niyetiyle açıklamasını
yapmış, zira Türk çocukların Hristiyanlaşmasını önlemek için bir
’’çalıştay’’ kurulmuş, çalışmalara başlanmış.
Sayın Bozdağ soruyorum size; Avrupa’da, aile bakamayacak durumda
olduğunda çocuklar ailelerden alınıyor. Çoğunlukla da ailenin
rızasıyla oluyor. Bu çocukların sokaklarda kalmayıp sahip
çıkılmasına, eğitim görmesine gözlerimizi kapayıp
Hristiyanlaştırılmasına mı üzülelim yoksa nasıl bakılamadıklarına
mı?
’’Göz göre göre bir nesli kaybediyoruz’’
diyorsunuz. Eğer buna bu kadar hayıflanıyorsanız, ailerinden alınan
çocukları tespit için zaman harcayacağınıza, orada ki Türk
vatandaşların insan gibi yaşaması için doğru girişimlerin yollarını
arayın.
Bırakın Hristiyan olsunlar da sokakta kalmasın çocuklar, hepimiz
aynı Tanrı’ya inanmıyor muyuz?
Yabancı düşmanlığına endeksli siyaseti sorgulayın!
Nazi çetesinin verdiği/vereceği zararları sorgulayın!
Siz Türk çocuklarına/gençlerine sahip çıkın, dinimizden öte…
Avrupa’da sahipsiz çocuklar dışında, gerçekten iyi eğitim gören
yüksek tahsil yapan Türk gençleri asimile olmak zorunda, istediği
hayat şartlarını yakalamak için.
Hala ismi yabancı olduğu için istediği okula tercih edilmeyen Türk
çocukları var. Bunlarla savaşın mesela…
Batı’da kartopu gibi büyüyen ciddi bir İslamofobi var. Dini İslam
olduğu için ikinci sınıf vatandaş görülen, korkulan, tepki koyulan
insanlarımız var.
Bir şeyler yapın! Dinimizi en iyi şekilde tanıtmanın yollarını
arayın. Bunun için ’’çalıştay’’ kurun, arka
plandaki Hristiyanlaşan üç beş çocuk için değil.
Dinimizin korkulacak bir din olmadığını Batı’ya anlatın!
Ama diyorsanız ki, illa ben ailelerinden alınan çocukların yabancı
ellerde olmasını istemiyorum, onların Hristiyanlaştırılmasını hiç
istemiyorum, o halde yaparsınız Almanya’ya bir kimsesizler yurdu,
sorun çözülmüş olur.
Hem bakarsınız, kimsesiz Hristiyan çocuklarını da bünyemize alıp
onları Müslüman yapıp büyük büyük sevaplar alırız (!)