Hrant hala Agos'un önünde yatmaktadır!
Abone olCHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Gelinen noktada Hrant Dink hala vurulduğu Agos Gazetesi'nin önünde yatmaktadır" dedi.
Tanrıkulu, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in
öldürülmesine ilişkin yeniden görülen davanın üçüncü duruşması
öncesi yazılı bir açıklama yaptı. Tanrukulu, Hrant Dink'in 19 Ocak
2007 tarihinde Agos Gazetesi önünde, devletin çeşitli kurumlarında
alt ve üst kademede görev yapan kişilerin dahil olduğu bir örgüt
tarafından katledildiğini ve açılan davada gerçek faillerin hala
yargılanmadığını ifade etti.
ESAS FAİLLER
GİZLENDİ
Yargıtay'ın tam bir yıl önce İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararı bozması üzerine yeniden görülen davada da kayda değer bir gelişme sağlanmadığını belirten Tanrıkulu, "Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Dink cinayetinde esas faillerin gizlenmesi, AKP eliyle ödüllendirilmesi, vicdanları bir kez daha yaralamış, adalete olan inancı yok etmiştir" dedi.
Şimdilerde yargıdaki "cemaat örgütlenmesinden" dem vuran Başbakan Erdoğan'ın, Dink cinayetinde ihmali veya dahli bulunan kişileri terfi ettirerek ödüllendirdiğini ifade eden Tanrıkulu şöyle devam etti:
"AKP hükümeti, cinayet sırasında İstanbul Valisi olan Muammer
Güler'i İçişleri Bakanı, dönemin Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ı
Osmaniye Valisi, dönemin Trabzon Emniyet Müdürü olan Ramazan
Akyürek'i Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanı, Dink'i
hedef gösteren Yargıtay kararında imzası bulunan Mehmet Nihat
Ömeroğlu'nu Türkiye'nin ilk ombudsmanı yapmıştır. Keza dönemin
İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ikinci
sınıf emniyet müdürlüğünden birinci sınıf emniyet müdürlüğüne terfi
ettirilmiş, Trabzon'da İstihbarat Şubesi Müdürlüğü Engin Dinç
İstihbarat Daire Başkanlığı'na yükseltilmiştir. Cinayeti bir yıl
öncesinden bilen memur Muhittin Zenit de İstihbarat Daire
Başkanlığı'na özel kalem yapılmıştır.
ER YADA GEÇ HESAP
VERECEKLER
Gelinen noktada Hrant Dink hala vurulduğu Agos Gazetesi'nin
önünde yatmaktadır. Hiç kimse Dink'in "karanlık odaklar' tarafından
katledildiğini iddia edemez. Çünkü Dink'i ölüme sürükleyen sürecin
failleri ve o failleri ödüllendiren irade gün gibi ortadadır. Tüm
dünyada yankı uyandırmış olan bu cinayetin sorumlularının adalet
önüne çıkarılmaması organize bir siyasi iradenin gayretleri sonucu
gerçekleşebilmiştir. Bilinmelidir ki, er ya da geç, Hrant Dink'i
aramızdan ayıran irade bu hunharca cinayetin hesabını
verecektir."