Hortumlanan paralar İsviçre'de
Abone olUzan Ailesi'ne yönelik kara para soruşturmasında Mali Suçlar Araştırma Kurulu tarafından hazırlanan ilk rapor Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na ulaştı.
Mali Suçlar Araştırma Kurulu tarafından Uzan Ailesi hakkında
hazırlanan ilk rapor, Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na ulaştı. Rapor,
İmar Bankası'ndan merkezi İsviçre, Zürih'te bulunan UBC AC
Bankası'na yaklaşık 111 trilyon liranın transfer edildiğini ortaya
çıkardı. Uzan Ailesi'ne yönelik kara para soruşturmasında Mali
Suçlar Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından hazırlanan ilk rapor
savcılığa ulaştı. Rapor, İmar Bankası'ndan merkezi İsviçre,
Zürih'te bulunan UBC AC Bankası'na yaklaşık 111 trilyon liranın
transfer edildiğini ortaya çıkardı. Soruşturmayı yürüten Şişli
Cumhuriyet Başsavcılığı'na ulaşan raporda, özellikle Kemal Uzan
adına transferlerin çoğunlukta olduğu, belirli aralıklarla yaklaşık
45 milyon 700 bin dolar (67 trilyon 636 milyar lira) ve 25 milyon
177 bine euronun (43 trilyon 556 milyar lira) transfer edildiği
saptandı. Para tranferi toplamının 100 milyon doları (Yaklaşık 150
trilyon lira) geçtiğinin tahmin edildiği anlatıldı. MASAK
tarafından gönderilen ilk raporun ardından savcılık Uzanlar'ın
Türkiye'deki diğer bankalarda bulunan hesaplarından para transferi
yapılıp yapılmadığını tesbit için harekete geçti. İSVİÇRE INTERPOLÜ
DEVREDE Bu arada İmar Bankası'nın tasfiye edilmesi kararının
ardından devreye giren İsviçre Interpolü'nün Uzan Ailesi'ne yönelik
başlattığı Motorola soruşturması genişliyor. İsviçre Interpolü,
Adalet Bakanlığı'ndan Uzanlar'a yönelik soruşturma hakkında bilgi
istedi. İsviçre Interpolü tarafından Adalet Bakanlığı'na gönderilen
yazıda, 3 milyar dolarlık (yaklaşık 4,5 katrilyon lira) Motorola
davasıyla ilgili olarak Cem Uzan ve kardeşi Hakan Uzan hakkında
dolandırıcılık ve sahtecilik iddialarıyla incelemeler yapıldığı
belirtildi. Aynı konuyla ilgili olarak Türkiye'de çalışma yapılıp
yapılmadığı sorulan yazıda, aile fertlerinin tek tek kriminal
bilgilerinin istendiği detaylı sorular yer aldı. Adalet
Bakanlığı'nın Interpol'e gönderdiği cevabi yazıda, Türkiye'de
Motorola davasıyla ilgili herhangi bir soruşturma bulunmadığı
belirtilerek, aileden Kemal Uzan ve Yavuz Uzan hakkında kırmızı
bülten çıkarıldığı, Hakan Uzan hakkında da gıyabi tutuklama kararı
bulunduğu anlatıldı. Bu kişiler hakkında 4389 sayılı Bankalar
Yasası'na muhalefet, bilişim ve hizmet nedeniyle emniyeti suistimal
suçlarından dava açıldığı, kara para suçundan başlatılan
soruşturmanın ise devam ettiği bildirildi. Hesap sormayı IMF mi
engelliyor Bankalar Yasası'nda değişiklik yapılarak bankalarda
batan 50 milyar doların, hortumculardan geri alınmasına IMF'nin
itiraz ettiği haberleri soru önergesi oldu. CHP Ardahan
Milletvekili Ensar Öğüt, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması
istemiyle TBMM Başkanlığı'na bir soru önergesi verdi. Öğüt,
önergesinde hükümetin halkı işsiz ve yoksul bırakan hortumculardan
bir yıldır tahsilat yapmadığını belirterek ‘‘Bunun nedeni IMF'nin
engellemesi midir?’’ diye sordu. IMF'nin hortumculardan hesap
sorulmasına neden karşı çıktığını da soran Öğüt, hükümetin,
hortumcuların götürdükleri parayı ödeyene kadar hapiste kalmaları
yönünde bir çalışması olup olmadığını sordu. AKP'nin seçim
meydanlarında hortumculardan hesap soracağız diyerek iktidar
olduğunu söyleyen Öğüt, ‘‘ABD başta olmak üzere Rusya ve diğer
ülkelerde hortumculuk yapanlar derhal tutuklanıp hapse atılırken
bizim hortumcularımız niçin hala VİP salonlarında ağırlanmaktadır’’
dedi. Hazine bonosu sattığımızı televizyondan öğrendim Şişli
Cumhuriyet Savcısı Sait Kunt tarafından Uzanlar için 96 bin 676 yıl
hapis istemiyle hazırlanan fezlekede, Uzan Ailesi'nin yasadışı bono
satışında kendi yönetim kurulu üyelerini bile bilgilendirmedikleri
ortaya çıktı. Fezleke de ifadesine yer verilen sanıklardan bankanın
eski Yönetim Kurulu Üyesi Gürol Demirkol, bankanın açığa hazine
bonosu satıp satmadığı konusunda bir bilgisinin olmadığını ifade
etti. Yönetim kurulundan da böyle bir karar çıkmadığını sözlerine
ekleyen Demirkol, ‘‘Ancak televizyon reklamları ve gazete
ilanlarında İmar Bankası'nın hazine bonosu satacağını öğrendim.
Yaptığım araştırmada şubelerde hazine bonosu satıldığını tespit
ettim. Ancak bunun normal satış mı, açığa satış mı olduğunu
bilmiyorum. Açığa satış yapılmışsa da miktarı ve paranın ne
yapıldığını bilmiyorum’’ dedi. İmar Bankası'nda yönetim kurulu
üyesi olarak görev yaptığını belirten Birol Çilingir ise bankanın
Yönetim Kurulu Başkanı olan Kemal Uzan'ın yönetim kurulundan ayrı
olarak bir takım talimatlarla bu işlemleri gerçekleştirmiş
olabileceğini öne sürdü. Bankaca açığa hazine bonosu satılması
hususunda bilgisi olmadığını, olmuşsa da elde edilen edilen
paraların nereye kullanıldığını bilmediğini belirten Çilingir,
konuyu bankanın TMSF'ye devrinden sonra yapılan araştırmalar sonucu
basından öğrendiğini söyledi. 8 KATRİLYON FAİZ KAYBI Yönetim kurulu
üyesi ve bankanın genel müdürü olarak görev yaptığını belirten
Hilmi Başaran yönetim kurulu görüşü sonucunda açığa hazine bonosu
satışı gerçekleştirdiklerini kabul ederek bu şekilde toplanan
paraların bankanın bünyesine girdiğini belirtti. Kimsenin zimmetine
para geçirmesinin söz konusu olmayacağını ifade eden Başaran,
''Yıllar içerisinde mudi hesaplarına verilen yüksek faizler
nedeniyle banka zarara uğradı, para burada eridi. Kimsenin
zimmetine para geçirmesi söz konusu değil. Yine mevduat rakamı ile
bilanço arasındaki farktan kaynaklanan para da aynı şekilde zimmete
geçirilmedi, bankanın faiz kaybına gitti'' dedi. Genel Müdür
Yardımcısı Sadık Karagöz de bankaca Ekim 2003 tarihinde hazine
bonosu satışına başlandığını banka portföyünde bulunan hazine
bonosunu sattıktan sonra kriz döneminde müşterinin talebi
doğrultusunda açığa da satılmış olabileceğini söyledi. Hazine
bonosu satışının şubeler vasıtasıyla yapılması nedeniyle direk
sorumluluğu olmadığını öne süren Karagöz, elde edilen paraların
banka kayıtları incelendiğinde faiz zararı olarak tespit
edilebileceğini ifade etti. Kaynak: Hürriyet