Hollande'ın yüzüne açıkça söyledi
Abone olTürkiye ile Fransa arasında yeni bir dönem mi başlıyor. Cumhurbaşkanı Gül'ün Fransa'nın yeni liderine söyledikleri çarpıcıydı.
Sarkozy ile bozulan ilişkilere sünger çekmek isteyen
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fransa Cumhurbaşkanı François
Hollande'ın yüzüne açık açık söyledi:
"Sizin ne derdiniz var Türkiye ile' dedim. 'Hangi konuda çıkar çatışmamız var, şu konuda sizin ve bizim çıkarımız çatışır, düşman gibi davranırız birbirimize, var mı böyle bir şey? Yok. Dolayısıyla, yeni bir sayfa açmak, yeni bir dönemi başlatmak yerinde."
Gül, NATO zirvesi kapsamındaki bulunduğu Chicago'da Türk basın mensuplarına yönelik toplantı düzenledi.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, Fransa'nın yeni Cumhurbaşkanı François Hollande ile görüşmesinde ''Fransa'nın Türkiye'ye yönelik tavrında yumuşama görüp görmediğine'' dair soru üzerine, şunları söyledi:
"SİZİN NE DERDİNİZ VAR TÜRKİYE İLE" DEDİM
''Ben kendisine çok açık söyledim, 'Sizin ne derdiniz var Türkiye
ile' dedim. 'Hangi konuda çıkar çatışmamız var, yani şu konuda
sizin ve bizim çıkarımız çatışır, düşman gibi davranırız
birbirimize, ne var' dedim, 'Var mı böyle bir şey? Yok.
Dolayısıyla, yeni bir sayfayı açmak, yeni bir dönemi başlatmak
yerinde. Ama eğer bizim bilmediğimiz bir şey varsa, söyle. Yani
senden önceki başkan Sarkozy'nin kendi tavırları vardı. Ne demek,
20 yıl geçmiş, Fransa'dan Türkiye'ye daha bir devlet ziyareti
yapılmıyor, yani düşman mı Türkiye. Ne oluyor, eğer varsa
bilmediğimiz bir şey, söyle' dedim.
Doğrusu Sarkozy'nin tersine bir durum var ortada. Bunların hep
farkında olduğunu gördüm. O da gayet açık seçik, gayet samimi bir
şekilde konuştu. Sarkozy'i çok iyi bildiğim için bu mukayeseyi
yapabiliyorum, kendi çıkarlarına doğrusu, ekonomik olarak
çıkarlarına, siyasetçi olarak çıkarlarına.
TÜRK EKONOMİSİNİ TAKİP EDİYOR
Bir de şunu gördüm ki Hollande, Türkiye'nin Asya'da,
Afrika'da, mağrip ülkelerinde, başka yerlerde ne kadar çok referans
verilen bir ülke haline geldiğini kendisini görmüş vaziyette,
kendisi söyledi bana. Türk ekonomisini takip ediyor.
Dolayısıyla, eminim ki doğru dürüst bir değerlendirme yapacaklardır
kendileri ve süratli bir şekilde ilişkilerimiz değişebilir. Yani,
bir sebebi olması lazım, öyle değil mi? Sınır meselesi mi var? Bir
yerde bir şey mi var veyahutta aramızda çözülmemiş bir problem mi
var? Bir şey yok ki, yani bunları böylece söyledim kendine''.
Hollande'nin seçim öncesinde belirttiği ''Türkiye'nin AB üyeliği
karşı olmadığı'' yönündeki sözlerini tekrarlayıp tekrarlamadığına
ilişkin soru üzerine de Gül, ''Tabi, tabi, o konularda rahat bir
adam'' dedi.
KIBRIS KONUSU
Görüşmelerinde Kıbrıs konusunun gündeme gelip gelmediğine yönelik
soru üzerine Gül, şöyle konuştu:
''Kıbrıs konusunu birkaç platformda konuştuk, daha doğrusu ikili
görüşmeler çerçevesinde konuştuk. En çok tabi BM Genel sekreteriyle
konuştuk, kendisinin biraz daha artık bu işte çekimser davranmaması
gerektiğini, Türklerin elinden gelen her şeyi yaptığını. İşte
sonunda (Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Dimitris) Hristofyas 'aday
olmayacağım' dedi. Yani bu kadar çalışma, bu kadar toplantı boşuna
mı gitti.
Bu işin bir son tarihi olmadan ve sonunda da bir şey çıkmazsa
sorumlusuna karşı neticesi olmadan, bu işlerin, görüşmelerin
tamamen israf olduğunu söyledim ve şunu da açıkça söyledim: 'Artık
belli ki bu işler yürümeyecekse, o zaman başka alternatifleri,
başka şeyleri münakaşa ederek, konuşarak devreye sokarız, buna da
hazır olun'. Dolayısıyla yapacağımız başka ne var ki.
Amerikalılarla da biraz konuştuk ama biliyorsunuz bu seçim
döneminin içerisinde olunca, ikinci döneme Başkan Obama seçilirse,
bunlar herhalde çok daha rahat şekilde ele alınacak konular
olacak.
Tüm bu süre içerisinde bunlar ama boşa geçen zaman değil. Dünya
vicdanını, bütün dünya liderlerinin vicdanını önce kazanmak, bu
önemli bir şey. Haklılığımızın herkesin vicdanında, Türklerin,
Kıbrıs Türklerinin haklılığının yer etmesi önemli bir şey. Bu
çabalar boşa değil, onu söylemek isterim. Belki geciktiği için bizi
üzüyor ama eminim ki sonunda bunların hepsinin karşılığını
alacağız.''