Hızlan'ı sevindiren başlık
Abone olHürriyet Gazetesi yazarı Doğan Hızlan, Zaman Gazetesi'nin 'Milli Eğitim'in tavsiye ettiği 100 Temel Eser yok satıyor' adlı başlığının kendisini sevindirmesini şu nedene b
Hürriyet yazası Doğan Hızlan, Milli Eğitim'in öğrencilere
önerdiği 100 Temel Eser'in kapış kapış satılmasından duyduğu
sevinci satırlarına taşıdı. Hızlan, kendisini bu olayın bu kadar
sevindirmesini şöyle açıkladı:
Parasız teşvikin gücü
ZAMAN Gazetesi’nin birinci sayfasındaki bir başlık beni
sevindirdi:
‘Milli Eğitim’in tavsiye ettiği 100 Temel Eser yok satıyor.’
Listede yer alan eserlerin yazarları ve kitaplarının adları,
öğrencilere şunu oku demenin sakıncalı olduğu iddiaları çok
tartışıldı.
Çoğu nesnel değildi, bireysel tercihlerin, önerilen yöntemlerin
doğrultusunda yazılmışlardı.
Girişimin başarılı olduğunu okuyunca, kendi taşıdığım sorumluluğun
da irdelemesini yaptım.
Ben de bu listeyi oluşturan seçici kuruldaydım. Doğal olarak benim
bütün önerilerim bu listede yer almadı, başka üyelerinkinin de
almadığı gibi.
Ancak, bütün dünyada, eğitimcilerden öğrendiğime göre bu tür
listeler düzenleniyor, öğretim süresi boyunca da belli kitaplar
okutuluyor.
Liste girişimini, yöntemini eleştirenler ikiye ayrılıyor: Bir
bölümü çocuklara bir okuma listesi dayatılamaz, diyor, bir bölümü
de neden bu kitaplar seçildi sorusunun gerekçesini isterken, öznel
zevklerin doğrultusunda gerçeği arıyorlar.
Ben bazı kitapların, yazarların saptanarak, belli bir liste
oluşturulmasının öğrencileri okumaya teşvik konusunda önemli bir
işlev taşıdığına inanıyorum.
Yayıncılar arasında yapılan bir araştırma; MEB’in tavsiye
listesinde yer alan kitapların çok satanlar listesine girebilecek
kadar büyük satış rakamlarına ulaştığını gösteriyor.
Yayınevi yöneticileri satış patlamasından memnunlar, art arda baskı
yapıyorlarmış, öğrenciler yalnız listedeki kitapları değil, yazarın
diğer kitaplarını da alıyorlarmış.
Demek ki, yazarların bütün eserleri okuma gündemine giriyor. Bir
okuma seferberliğinin gerçekleştiğinden söz edebilirim.
* * *
RAKAMLAR bu listenin düzenlenme amacının hedefe ulaştığını
gösteriyor.
Faruk Nafiz Çamlıbel’in Han Duvarları’nın satışı iki ayda 5 bin
adet.
Orhan Veli’nin Bütün Şiirleri sadece eylül-ekim ayında 8 bin tane
satmış.
Bir yayıncı da listeye giren kitapları várislerle konuşarak yüzde
50 indirimle satmaya başlamış.
Doğrusu başka yayınevlerine de örnek olmasını dilerim.
Çok satan kitaplar listesinde yayıncıların verdiği adlar
arasında,
Halide Edip, Yakup Kadri, Názım Hikmet de bulunuyor.
Böyle bir girişim olmasaydı, eleştirilen -ki eleştirilmesi de
gerekir- liste düzenlenmeseydi, Türk edebiyatının önemli adlarının
kitapları bu kadar çok okurun eline geçmeyecekti.
Eğer bu listeler düzenlenmeseydi bu kitaplar öğrenciler tarafından
satın alınmayacaktı.
Türk edebiyatını bilen birinin bu yazarlara itiraz edeceğini
düşünemem.
Türk çocukları, öğrenciler bunları okumamalı, diyecek kadar
edebiyattan uzak biri olduğunu sanmıyorum.
Liste her yıl değişecek, ilerde belki yaşayanlardan da bir liste
yapılacak, daha uzun seçmeli listeler de hazırlanacak.
* * *
SIRF itiraz etmek için itiraz edilmesine karşıyım.
Temelde bu yöntemin doğruluğuna inandım, zaten inanmasam seçiciler
kurulunda yer almazdım.
KAYNAK:HÜRRİYETİM