Hitler'in Kavgam'ı sağlığa zararlı!

Hitler'in Kavgam kitabı, şu günlerde açık hedef haline geldi. Çoğu kişi bu kitabın insanlığa kötü örnek olduğunu düşünüyor ve kitabı yasaklanmasını istiyor. Doğan HIZLAN ise "Kitap, Kavgam da olsa yasaklanmamalı " diyerek insanlara şu uyarıda bulundu.

HİTLER ve kitabı Kavgam üzerine tartışmalar bana kalırsa uzun süre gündemden düşmeyecek.

Kitap yasaklansa bile 25 Mart’ta Hitler’in son günlerini gümüş ekrana getiren Çöküş filmi sinemalarda gösterilmeye başlanacak.

Ben, Türkiye Yayıncılar Birliği Yayınlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Ragıp Zarakolu’nun görüşüne katılıyorum:

‘Ben düşünce özgürlüğünden yana bir insan olarak dünyamızda felaketlere yol açan ve ırkçılık propagandası yapılan bir kitabın yasaklanmasına açıkça karşı değilim.’

Zekásıyla her zaman her konuda kara mizah yaratan arkadaşımın bir önerisi var.

‘Nasıl sigaraların üstüne sağlığa zararlı diye yazılıyorsa, bu kitaba da ‘İnsanlığa Zararlı’ diye bir kuşak konulmalı.’

Kitapların yasaklanması ile her zaman mücadele edilmeli, Hitler döneminde yakılan kitaplar için yapılan François Truffaut’nun belleğimize kazılan Fahrenheit 451’i insanlık unutmadı, unutturmadı.

Celál Özcan’ın ‘Kavgam’ Kavgası haberinde (Hürriyet, Cumartesi 12 Mart 2005) yazdıklarının ışığında; Almanya’nın duyarlığına hak veriyorum. Başlarına belalar açmış birinin bu korkutucu belgesinin yayınlanmasını istemiyorlar.

Ancak, yakında Türkiye’de bu kitap toplatılacağı için, önlem almaya gerek kalmayacak.

Aynı haberden öğrendiğime göre; Bavyera Maliye Bakanlığı, kitabın basımı için hiçbir yere izin vermediklerini belirtmiş. Demek ki bu sahtecilik furyasında Hitler’in Kavgam’ı da korsan basılmış. Çünkü telif hakkı ancak 2015’te serbest kalacakmış.

* * *

CAN DÜNDAR’ın Hitler’i Okudunuz mu? (Milliyet, Pazar, 13 Mart 2005) yazısının son cümlesi, aklı başında her insanın katılması gereken bir uyarı:

‘Çünkü listelere giren, bizim ‘Kavgam’ız değil...

Olmamalı...’

Kavgam’ı insanlar için yasaklamamalı, derken, yasaklanan kitapların daha çok merak uyandırmasını önlemek istediğimdendir.

Yıllarca dünya coğrafyasını kan gölüne çeviren, Can Dündar’ın yazısında yer aldığı gibi, ‘20. yüzyılın en lanetli eseri’ bir dönemin çılgınlığını anlamak, algılamak için okunabilir ancak. Yoksa onu her okuyanın Nazi, faşist eğilimli olduğunu, bunu başucu kitabı yaptığını sanmıyorum.

O muhalif zekásıyla her an beni kuşatan arkadaşım yazı konumu tartışırken bir soru sordu:

‘Peki İsrail’de satışı serbest mi?’

Halûk Oral dostum aracılığıyla Erol Güney’den öğrendik. Hayır, değil. Kitapçılarda satılmıyormuş. Hatta Erol Güney bir de espri yapmış:

‘Eğer tesadüfen bulduysanız, İsrail’de elinizde ‘Kavgam’la görünmenizi tavsiye etmem.’

Hebrew University of Israel, Kavgam’ın eleştirel bir basımını (edisyon kritik) yapmış.

Yukarda oynayacağını belirttiğim Çöküş’ün yönetmeni Deney’den tanıdığımız Oliver Hirschbiegel. Adolf Hitler’i Bruno Ganz oynuyor. Özel sekreteri Traudl Junge’nin gözünden aktarılıyormuş.

* * *

SÖZ uçar yazı kalır sözü ne kadar doğru değil mi?

Kitap kalıcı egemenliğini kimseye kaptırmıyor.

YAZI:Doğan HIZLAN
HÜRRİYET