Hitap saygılı ithamlar ağır
Abone ol"Milliyetçilik tekelimizde değil" diyen Bahçeli, Ağar ve Erdoğan'a ağır ithamlarda bulundu.
Fatma Sibel Yüksek /İnternethaber / MHP Kongresi, Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin 2 saat süren konuşması ile devam etti. Konuşmasında, MHP'nin siyasetteki konumunu tanımlayan Bahçeli, merkez partisi olduklarını ve 'milliyetçiliğin kimsenin tekelinde bulunmadığını' söyledi. Geçmişte MHP'den uzaklaşanlara da 'yuvaya' dön çağrısı yapan Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ve 'düzovada siyaset' çıkışı ile gündem yaratan DYP lideri Mehmet Ağar'a yüklendi..
Bahçeli'nin konuşması, zaman zaman heyecan dozu yükselse de, genelde
'sakin' dinlendi. Kürsüye, 'bozkurt işareti' yaparak çıkan Bahçeli,
uzun süre 'Devletin başına Devlet gelecek" sloganlarının dinmesini
bekledi. Bahçeli'nin eski MHP'lilere yaptığı 'yuvaya dön' çağrısı da
salondan büyük destek aldı..Konuşmanın ardından Divan Başkanı Mümin
Ünal, delegelere 'belirli isimler geçtiğinde yuhalamadıkları için'
teşekkür etti..
İTHAMLAR AĞIR...
Bahçeli, konuşmasının ilk bölümünde ağırlıklı olarak hükümeti, AK
Parti'yi ve Başbakan Erdoğan'ı eleştirdi. Erdoğan'a 'Sayın Başbakan'
şeklinde hitap eden Bahçeli, bu ifadeye karşın, 'bölücülüğe destek,
PKK ile aynı ağızı kullanmak, vatana ihanet ve küresel güçlerin
içerideki müritleri' olmak gibi ağır eleştiriler yöneltti...
AĞAR DA HEDEFTE..
Bahçeli'nin eleştirilerinden DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar da ismi
zikredilmeden nasibini aldı. "Düzova'da siyaset' açılımına sert tepki
gösteren Bahçeli, Erdoğan ve Ağar'ı 'hamaset ve gaflet yarışına
girmekle' suçladı..AB'ye 'Kopenhag kriterlerini al da git! diye
seslenen Bahçeli, ülkücüleri 'sokaktan uzak durmak konusunda' bir kez
daha uyardı..
''Türkmen Beyi geliyor" sloganı ile salona giren Devlet Bahçeli,
konuşmasında şu mesajarı verdi:
KÜRESEL GÜÇLERİN MÜRİTLERİ: Bu devlette beraber yaşamanın asgari kuralları 1923'te belirlenmiştir. Bu ilkeleri benimsemekte
zorlananlar, her defasında büyük Türk milletinden hak ettikler
karşılığı gördüler. Ancak bugün durum çok farklı. Yeni yöntem ve
manevralar var. Uluslararası himayeyi de kullanılarak Cumhuriyet'in
temel değerleri tehdit ediliyor.. Milli birlik ve beraberlik ağır
yaraalmıştır. Anayasanan değişmez kuralları sinsilikle değiştirilmek
isteniyor. Tenditin bir kolu küreselleşme, diğeri gayrı milli
ikitadardır.Yönetici elitler, bütün sorunlara okyanus ötesi
perspektifle bakmaktadır. Bu, inanç dünyamıza kadar sızan küresel
güçlerin içimize sızmış müritlerinin tahribatıdır. Gizi servislerin
örtülü operasyonu ile karşı karşıyayız. Başka başkentlerden kurtuluş
reçeteleri sunuluyor. Bunun tek çözümü, Türkiye cephesinden ve
milliyetçilikten bakmaktır...
AKP'YE SUÇLAMALAR: AKP iktidarı bir kara dönemdir ve çok ağır
tahribatı vardır..Umut sömürüsu, hayal tacirliği yaptılar. AKP
boğazına kadar yolsuzluk ve hırsızlık çamuruna batmıştır. Borsa
simsarlaır ve belediye mafyasının iktidarı olmuş, kandırdığığ millete
sırtını dönmüştür. AKP' devletle rejimle ve milletle kavgalıdır. Türklük değerlerinin ışağılanması kampanyaları ve Ermeni iddialarını himaye eden AKP'dir..301'de ince ayar için uygun zaman kollanıyor..Türkiye Cumhuriyeti'nin 'nin kurucu kimliği AKP tarafından tartışmaya açılmıştır. Başbakan kimlik arayışına girerek bölücüyüğa en büyük desteği vermiştir. Sayın Başbakan, PKK'nın parçalı millet anlayışını dile getirmiş, PKK'nın amaçları ile aynı çizgide bulunmuştur. Etnik bölücülğün cüret kazanmasının en büyük sorumlusu Sayın Başbakan'dır..
SAHTE KAHRAMAN: AKP'nin bir dış poltika vizyonu yoktur. Ver kurtul'cu ve taşeron ruhludur bu hükümet...Başbakan AB'ye sahte kahramanlık yaparken Kıbrıs'ı değil, yaklaşan seçimleri düşünüyor..AKP
siyasetinden cesaret alan peşmerge Kerkük'ü ele geçirmek üzeredir.
Kürt devleti kapıdadır. Barzani ve Talabani hayasız meydanlar okurken
vatandaşa diklenen Başbakan'ın sesi çıkmamaktadır...
AB'YE: KOPENHAG KRİTERLERİNİ AL GİT!Başbakan, Ermeni liderlerin peşinde koşmaktadır. Gecekondu siyasetinin sonuçları AB'de
görüldü.Yolun sonuna gelindi, bu sanal proje bitkisel hayattadır.. AKP'nin AB treni raydan çıkmıştır..Türk milliyetçiliği söylemlerine sığınmak, kendisin kurtarmayacaktır...AB komiserlerine ihtiyacımız yok. Mecbur ve muhtaç değiliz. AB'ye üye olmamak, dünyanın sonu değildir. Bu dayatmacılık sürerse, herkes kendi yoluna gider. Onurumuzun zedelendiği yerde, 'Al Kopenhag kriterlerini git" diyebiliriz..
DÜZOVADA SİYASET: Bu yakmaşım, endişe ve esef vericidir. Patenti
PKK'ya ait siyasi senaryolara AKP'den sonra bazı muhalefet liderleri
de sahip çıkıyor. Kandil'e gitmek yerine, Kandil'i Ankara'ya getirmek
için hamaset ve gaflet yarışına girilmiştir. Hainler için tekyol ise cezaevidir. Kimse ham hayallere kapılmasın. Dağdan indirip siyasete salmak yerine F tipine gidecekler...
İDAMDAN F TİPİNE...
Devlet Bahçeli konuşmasında, 'İmralı canisi' diye sözettiği Öcalan'ın
olası bir MHP iktidarında kaderinin ne olacağını da söyledi. Yıllarca,
'Öcalan'ı idam edememekle' suçlanan Bahçeli, "O cani, ömrünün kalan
kısmını F tipi cezaevinde geçirecek" dedi.
GÜNEYDOĞU'YA: Herkes Türk milletinin eşit ve onurlu evlatlarıdır.
Ortak bir geleceğa inanan bütün Türk vatandaşları etnik kimliğe
bakılmaksızın Türk milli kimliği etrafında buluşmuştur. TC'nin temel
harcı budur...Bu,etnik kimliklerin tanınmaması anlamına gelmemektedir
. Alt kimlik- üst kimlik tartışması abesle iştigaldir..Sayın Başbakan,
buraya dikkat et! Bir Türkiye cumhuriyeti varsa, bir Türk kimliği de
vardır..Türkiye'nin bir kardeş kavgasına sürüklenmesini
engelleyeceğiz.
ÜLKÜCÜ TABANA: Terör ve bölücülükle mücadele, siyasi iktidarın
sorunudur. Bu mücadeleyi TSK yapacaktır: Hiç bir güç, ülkücü gençliği
sokak savaşlarının tarafı haline getiremeyecektir. Sokakta değil,
Ankara'da iktidar olacağız..
GENİŞ YELPAZEYE ÇAĞRI: Sağa da bakın, sola da bakın. Herkesi
kucaklayın. Milliyetçilik kimsenin tekelinde değildir, ancak bu
kavramı bir siyaset olarak benimseyen tek parti MHP'dir...Kırgın ve
küskünlere de kapılarımız açık. Ortak hatıralarımız ve acılarımız
var.Davaya olan heyecanın kaybetmemiş bütün kardeşlerimizi yuvalarına
dönmeye davet ediyorum..
Bahçeli, konuşmasının sonunda, 'tek başına iktidar' kampanyası
başlattığını duyurdu ve "Benimle yola çıkmaya hazır mısınız?" diye
sordu. Delegeler, bu soruya ayağa kalkarak "Hazırız" karşılığını
verdiler..
Bahçeli'nin konuşması, zaman zaman heyecan dozu yükselse de, genelde
'sakin' dinlendi. Kürsüye, 'bozkurt işareti' yaparak çıkan Bahçeli,
uzun süre 'Devletin başına Devlet gelecek" sloganlarının dinmesini
bekledi. Bahçeli'nin eski MHP'lilere yaptığı 'yuvaya dön' çağrısı da
salondan büyük destek aldı..Konuşmanın ardından Divan Başkanı Mümin
Ünal, delegelere 'belirli isimler geçtiğinde yuhalamadıkları için'
teşekkür etti..
İTHAMLAR AĞIR...
Bahçeli, konuşmasının ilk bölümünde ağırlıklı olarak hükümeti, AK
Parti'yi ve Başbakan Erdoğan'ı eleştirdi. Erdoğan'a 'Sayın Başbakan'
şeklinde hitap eden Bahçeli, bu ifadeye karşın, 'bölücülüğe destek,
PKK ile aynı ağızı kullanmak, vatana ihanet ve küresel güçlerin
içerideki müritleri' olmak gibi ağır eleştiriler yöneltti...
AĞAR DA HEDEFTE..
Bahçeli'nin eleştirilerinden DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar da ismi
zikredilmeden nasibini aldı. "Düzova'da siyaset' açılımına sert tepki
gösteren Bahçeli, Erdoğan ve Ağar'ı 'hamaset ve gaflet yarışına
girmekle' suçladı..AB'ye 'Kopenhag kriterlerini al da git! diye
seslenen Bahçeli, ülkücüleri 'sokaktan uzak durmak konusunda' bir kez
daha uyardı..
''Türkmen Beyi geliyor" sloganı ile salona giren Devlet Bahçeli,
konuşmasında şu mesajarı verdi:
KÜRESEL GÜÇLERİN MÜRİTLERİ: Bu devlette beraber yaşamanın asgari kuralları 1923'te belirlenmiştir. Bu ilkeleri benimsemekte
zorlananlar, her defasında büyük Türk milletinden hak ettikler
karşılığı gördüler. Ancak bugün durum çok farklı. Yeni yöntem ve
manevralar var. Uluslararası himayeyi de kullanılarak Cumhuriyet'in
temel değerleri tehdit ediliyor.. Milli birlik ve beraberlik ağır
yaraalmıştır. Anayasanan değişmez kuralları sinsilikle değiştirilmek
isteniyor. Tenditin bir kolu küreselleşme, diğeri gayrı milli
ikitadardır.Yönetici elitler, bütün sorunlara okyanus ötesi
perspektifle bakmaktadır. Bu, inanç dünyamıza kadar sızan küresel
güçlerin içimize sızmış müritlerinin tahribatıdır. Gizi servislerin
örtülü operasyonu ile karşı karşıyayız. Başka başkentlerden kurtuluş
reçeteleri sunuluyor. Bunun tek çözümü, Türkiye cephesinden ve
milliyetçilikten bakmaktır...
AKP'YE SUÇLAMALAR: AKP iktidarı bir kara dönemdir ve çok ağır
tahribatı vardır..Umut sömürüsu, hayal tacirliği yaptılar. AKP
boğazına kadar yolsuzluk ve hırsızlık çamuruna batmıştır. Borsa
simsarlaır ve belediye mafyasının iktidarı olmuş, kandırdığığ millete
sırtını dönmüştür. AKP' devletle rejimle ve milletle kavgalıdır. Türklük değerlerinin ışağılanması kampanyaları ve Ermeni iddialarını himaye eden AKP'dir..301'de ince ayar için uygun zaman kollanıyor..Türkiye Cumhuriyeti'nin 'nin kurucu kimliği AKP tarafından tartışmaya açılmıştır. Başbakan kimlik arayışına girerek bölücüyüğa en büyük desteği vermiştir. Sayın Başbakan, PKK'nın parçalı millet anlayışını dile getirmiş, PKK'nın amaçları ile aynı çizgide bulunmuştur. Etnik bölücülğün cüret kazanmasının en büyük sorumlusu Sayın Başbakan'dır..
SAHTE KAHRAMAN: AKP'nin bir dış poltika vizyonu yoktur. Ver kurtul'cu ve taşeron ruhludur bu hükümet...Başbakan AB'ye sahte kahramanlık yaparken Kıbrıs'ı değil, yaklaşan seçimleri düşünüyor..AKP
siyasetinden cesaret alan peşmerge Kerkük'ü ele geçirmek üzeredir.
Kürt devleti kapıdadır. Barzani ve Talabani hayasız meydanlar okurken
vatandaşa diklenen Başbakan'ın sesi çıkmamaktadır...
AB'YE: KOPENHAG KRİTERLERİNİ AL GİT!Başbakan, Ermeni liderlerin peşinde koşmaktadır. Gecekondu siyasetinin sonuçları AB'de
görüldü.Yolun sonuna gelindi, bu sanal proje bitkisel hayattadır.. AKP'nin AB treni raydan çıkmıştır..Türk milliyetçiliği söylemlerine sığınmak, kendisin kurtarmayacaktır...AB komiserlerine ihtiyacımız yok. Mecbur ve muhtaç değiliz. AB'ye üye olmamak, dünyanın sonu değildir. Bu dayatmacılık sürerse, herkes kendi yoluna gider. Onurumuzun zedelendiği yerde, 'Al Kopenhag kriterlerini git" diyebiliriz..
DÜZOVADA SİYASET: Bu yakmaşım, endişe ve esef vericidir. Patenti
PKK'ya ait siyasi senaryolara AKP'den sonra bazı muhalefet liderleri
de sahip çıkıyor. Kandil'e gitmek yerine, Kandil'i Ankara'ya getirmek
için hamaset ve gaflet yarışına girilmiştir. Hainler için tekyol ise cezaevidir. Kimse ham hayallere kapılmasın. Dağdan indirip siyasete salmak yerine F tipine gidecekler...
İDAMDAN F TİPİNE...
Devlet Bahçeli konuşmasında, 'İmralı canisi' diye sözettiği Öcalan'ın
olası bir MHP iktidarında kaderinin ne olacağını da söyledi. Yıllarca,
'Öcalan'ı idam edememekle' suçlanan Bahçeli, "O cani, ömrünün kalan
kısmını F tipi cezaevinde geçirecek" dedi.
GÜNEYDOĞU'YA: Herkes Türk milletinin eşit ve onurlu evlatlarıdır.
Ortak bir geleceğa inanan bütün Türk vatandaşları etnik kimliğe
bakılmaksızın Türk milli kimliği etrafında buluşmuştur. TC'nin temel
harcı budur...Bu,etnik kimliklerin tanınmaması anlamına gelmemektedir
. Alt kimlik- üst kimlik tartışması abesle iştigaldir..Sayın Başbakan,
buraya dikkat et! Bir Türkiye cumhuriyeti varsa, bir Türk kimliği de
vardır..Türkiye'nin bir kardeş kavgasına sürüklenmesini
engelleyeceğiz.
ÜLKÜCÜ TABANA: Terör ve bölücülükle mücadele, siyasi iktidarın
sorunudur. Bu mücadeleyi TSK yapacaktır: Hiç bir güç, ülkücü gençliği
sokak savaşlarının tarafı haline getiremeyecektir. Sokakta değil,
Ankara'da iktidar olacağız..
GENİŞ YELPAZEYE ÇAĞRI: Sağa da bakın, sola da bakın. Herkesi
kucaklayın. Milliyetçilik kimsenin tekelinde değildir, ancak bu
kavramı bir siyaset olarak benimseyen tek parti MHP'dir...Kırgın ve
küskünlere de kapılarımız açık. Ortak hatıralarımız ve acılarımız
var.Davaya olan heyecanın kaybetmemiş bütün kardeşlerimizi yuvalarına
dönmeye davet ediyorum..
Bahçeli, konuşmasının sonunda, 'tek başına iktidar' kampanyası
başlattığını duyurdu ve "Benimle yola çıkmaya hazır mısınız?" diye
sordu. Delegeler, bu soruya ayağa kalkarak "Hazırız" karşılığını
verdiler..